Ekonomist Dr. Oğuz Demir'in yazısını okuyunca Cumhurbaşkanı'nın eski sözleri aklıma geldi. Biri çıkıp o günlerde söylediklerini hatırlatıp ne düşündüğünü sorsa acaba ne yanıt verir?
Demir yazısında kamu bankalarının görev zararını ele almış, çok hızla arttığına dikkat çekmiş.
Geçen yıl 8 milyar lira ile rekor kırılırken bu yılın ilk beş ayında 4 milyarı bulmuş.
Yazıyı okuduktan sonra şöyle geriye dönüp baktım; saptadığım kadarıyla kamu bankalarının görev zararları 2014 yılından sonra katlanarak büyümüş.
Oysa, Cumhurbaşkanı uzun yıllar kamu bankalarını kâr ettirmekle övünmüştü. İş bilenen kılıç kuşananın diye böbürlenmişti. 2002 öncesi yönetimde olanları ağır dille suçlamıştı.
Mesela 2006 yılında Balçova'da partililerine seslenirken şöyle demiş:
"Kamu bankalarının zararını görev zararı diye anlatıyorlar. Medya bunları iyi kaydedin. Bu dönemde görev zararı yok."
Medya iyi kaydetmiş ki o sözleri arşivlerde duruyor.
Bir başkası... Tarih 24 Haziran 2014. Partisinin grup toplantısında konuşurken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi hedef tahtasına koymuş:
"Görev zararı adı altında bu ülkede sıkıntıların en önemli sebebi siz oldunuz. Ziraat Bankası'nı batırdınız, Halk Bankası'nı batırdınız, Vakıfbank'ı kapatılır hâle getirdiniz."
İki küçük hatırlatma. Birincisi; Bahçeli Türkiye'yi büyük krize götüren üçlü koalisyonun ortağıydı. Erdoğan'ın suçlama nedeni bu. İkincisi; Erdoğan ile Bahçeli o tarihte bugünkü gibi can ciğer kuzu sarması değillerdi. Resmen rakiptiler.
Biraz daha yakın tarihe gelelim, 2019 yılının son günlerine. Ziraat Bankası "kıyak olsun" diye olacak 500 milyon dolar borcu olan Simit Sarayı'nın yüzde 51'ini satın almaya kalktı.
Cumhurbaşkanı "duyar duymaz Ziraat Bankası'nın genel müdürünü aradım" diye söze başladı:.
Ve, "Benim bunu tasvip etmem mümkün değil. Geçmişte kamu bankalarının görev zararı olayları sebebiyle nasıl battığını hatırlayın; bütün kamu bankaları görev zararı adı altında çökertilmişti. Biz geldik, önce kamu bankalarımızın tamamını görev zararlarından kurtardık" dedi.
Gerçi Cumhurbaşkanı bu sözleri söylediği günlerde kamu bankaları zarar rekoru kırmıştı ama kimse üzerinde durmadı.
Kimse böyle söylüyorsunuz ama bu yıl (2019) görev zararı rekoru kırıldı demedi.
Veya demek akıllarına gelmedi!
O halde, yeri gelmişken, geç olmadan Cumhurbaşkanı'nın dediği gibi kamu bankaları görev zararı adı altında çökertilmeden, bu ülkenin sıkıntılarının en büyük nedeni olmadan bari biz soralım.
Çünkü biliyorum, çevresindeki gazetecilerden hiçbiri sormaz/soramaz.
Hadi onlar adına uzaktan bu köşeden ben sorayım.
Kamu bankalarının görev zararı rekoru kırmasını nasıl karşılıyorsunuz, hani kamu bankaları görev zararından kurtarmıştınız?
Yoksa dün dündür, bugün bugündür mü?