Cumhurbaşkanı'nın CHP Genel Başkanı'nı hedef tahtasına koyması yeni değil. CHP'nin adını anmadığı konuşmasını hatırlamıyorum.

Hiçbir şey bulamazsa 1930'lara, 1940'lara gidip o günle bugünü karşılaştırarak CHP'yi dilinden eksik etmediği herkesin malumu.

Cumhurbaşkanı bu kez çıtayı yükseltti. CHP Genel Başkanı'na yönelik dava kampanyası başlattı. Hem de devletin yetkili makamlarını devreye sokarak.

Nedir mesele?

Önce kısaca bunu izah edeyim.

Eski CHP milletvekili Berhan Şimşek bir tartışma programında; "Vali militan, kaymakam militan alınan kararları görüyoruz" dedi.

İktidar kanadı sert tepki gösterdi, Kılıçdaroğlu sahip çıktı.

CHP lideri "Al sana militan" diyerek vali ve kaymakamların çeşitli uygulamalarından örnekler verdi.

Cumhurbaşkanı'nın dün yaptığı grup konuşmasının başat konusu buydu.

Şöyle dedi:

"Bu devletin hiçbir memuru, hiçbir evladı CHP'nin hastalıklı zihniyetinin şamar oğlanı değildir. Bence bu ülkenin yargısı var, kendilerine 'militan' diyen bu zatın hakaretine muhatap olanların dava açma zamanı gelmiştir, geçiyor bile. Herkes davasını açmalı. Bu memleket öyle sahipsiz değil ya, gereği yapılmalıdır."

Bu bir çağrı mı yoksa talimat mı? 

AKP Genel Başkanı şapkasıyla AKP Meclis grubunda konuşan Erdoğan aynı zamanda devletin başı.

(Ama maalesef ne zaman Cumhurbaşkanı şapkasıyla ne zaman AKP Genel Başkanı kimliğiyle konuştuğunu artık kimse ayırt edemiyor.)

Valilerin, kaymakamların amiri.

O halde "herkes dava açmalı" derken çağrı yapmıyor, talimat veriyor. İddia ediyorum bugün itibariyle dava açma yarışı başlayacak. İktidara yakın medya da tabela tutacak.

Kampanyayı uzatacaklar. Günlere hatta haftalara yayacaklar.

İsim isim yayımlayacaklar.

Şu vali dava açtı, bu kaymakam dilekçe verdi... Başvuru fotoğraflarıyla...

Soru şu: Dava açmayan vali, kaymakam olur mu?

Zor, ucunda merkeze çekilmek var, ucunda kariyere nokta koymak var, ucunda ekmek parası var. Cumhurbaşkanı'nın talimatına uymayan bedelini öder!

Diyelim ki, 81 vali 922 kaymakam fire vermeden Kılıçdaroğlu ve Şimşek hakkında dava açtı, bu memlekete bir şey kazandırır mı?

Hayır ama AKP'ye kazandırır.

Konuşulmasını istemediği meselelerin konuşulmamasını sağlar, devletin CHP'ye karşı olduğu izlenimi yaratmaya çalışır, uzun kış gecelerindeki TV tartışmalarını bu meseleyle meşgul eder.

"81 vali 922 kaymakam dava açar mı?" sorusuna şu soruyu da ilave edelim: Suç duyurusu kampanyasına yargıçlar da katılacak mı?

Çünkü CHP Genel Başkanı yargıçların da adını andı. Vali ve kaymakamlar Cumhurbaşkanı'nın "Gereği yapılmalıdır" sözünü emir telakki edebilir.

(Yeni rejim/sistem parti devleti anlaşışını zorunlu kılıyor; valiler, kaymakamlar, polis müdürleri, Cumhurbaşkanı'nın başında olduğu partiye...)

Peki, yargıçlar da gereğini yapacaklar mı? Onlar da çağrıyı talimat kabul etmişler midir?

Zurnanın zırt dediği yer burası.

Anlaşılan o ki Cumhurbaşkanı, CHP Genel Başkanı'nı hem milyarlık (milyonluk demiyorum) davalarla hem de devlet karşıtı göstermekle boğmak istiyor.

Sizce; 81 vali, 922 kaymakam dava açar mı, kampanya yapar mı?