Hazine ve Maliye Bakanı ekranları çıktı, bıyık altı gülümseme formatında konuşmaya başladı. İşten çıkarmayı yasakladık dedi.
Oleeeyy…
"Ama işveren ücretsiz izne çıkarabilecek" dedi.
Aaaaaa...
Sayın bakanımız gerine gerine konuşmasına şu cümleyle son noktayı koydu: "Ücretsiz izne çıkarılana günde 39 lira 24 kuruş, ayda 1177 lira vereceğiz."
Oha o ne ya. Yuuhh...
Akış böyleydi, insanların tepkisi birebir buydu. O an dedim ki; bu 39 lira 24 kuruş iktidarı bitirecek.
Krizle geldiler, krizle gidiyorlar.
Gidecekler.
Neden mi bu iddialı cümleyi sarf ettim? Yalpalamaya başladılar da ondan. Süleyman Soylu meselesi ne bakalım mı?
Baştan sona skandal. Binlerce insanı sokağa döktü, tepkiler boyunu aşınca yalandan istifa etti. Saray’la danışıklı! Millet de yedi!
Yaptığı açıklamaya bakar mısınız? Cumhurbaşkanı istifasını kabul etmeyerek onu mahcup etmiş.
Bir de milleti mahcup etmedi demez mi?
Anlaşılan o ki; millet kavramının ne anlamına geldiğini dahi bilmiyor.
Peki, o gece virüs kapan bir kişi bile olsa sorumlusu kim?
Bakan bu konuda haklı, Anayasa’ya göre zaten o Cumhurbaşkanı’na bağlı. Cumhurbaşkanı’na karşı sorumlu. Bize, size, TBMM’ye karşı değil.
Cumhurbaşkanı affetmiş, göreve devam demiş. Çok başarılıymış.
O gece virüs kapanlar da affeder mi?
Hürriyet’te Osman Mütfüoğlu yazdı. Satırları aynen şöyle: "Tamam, cuma gecesi müthiş bir kaza idi. Tamam, üstümüzden silindir gibi geçti.
Kabul ediyorum…
Onca emeğin önemli bir kısmı o geçe çöpe gitti."
Bunun bi sorumlusu olmalı?
Kim?
Sorumlu belli; yürütmenin yegane temsilcisi kimse o!
Bu iktidar ipin ucunu kaçırdı diyorum.
İspatı mı?
Gelelim maske meselesine...
Benim hâlâ maskem yok. Otobüse, metroya toplu taşıma araçlarına binemiyorum. Satın alayım diyorum satan yer yok, yasakmış. Bekle telefonuna barkot gelecek diyorlar.
Gelmiyor. Gelmedi.
Sokağa çıkma yasağı olan insanlara polis marifetiyle maske dağıtan iktidar sokağa çıkmak zorunda olanlara maske veremiyor.
Elinde var mı?
Var. İngiltere’ye yüz bin adet gönderiyor ama kendi vatandaşına dağıtamıyor. Çünkü yerel yönetimleri, belediyeleri dışlıyor, onlarla işbirliği yapmak istemiyor. Bu büyük salgında bile bizden sizden ayrımı yapıyor.
Yılmaz Özdil önceki gün başlığı attı, Türkiye’nin yardım etmediği tek ülke Türkiye dedi.
Durumun özeti bu.
Bundan sonra ne olacak derseniz. Otoriter rejim MHP’nin desteğiyle daha da sertleşecek, sosyal medyayı zapturap altına alacak, muhalif sesleri tehdit edecek, ama kurtuluşu yok.
Gidecek...