‘Pandora’nın kutusu’ sık kullanılan bir benzetmedir. Ama bence bugün her zamankinden çok işe yarayan bir benzetme. Zira, Yunan mitolojisinden gelen ve açıldığında bütün kötülük ve günahların dünyaya yayıldığına inanılan Pandora’nın kutusu, bugünlerde modern Yunanistan’da yeniden açılıyor.
Sorun şu: Acaba Yunanistan’da başlayan borç krizi diğer ülkelere de yayılacak mı? İspanya, Portekiz, İtalya ve İrlanda bundan sonra kriz yaşayacak ülkeler mi? Bunlar ilk kez ortaya çıkan sorular değil, birkaç aydır gündemde. Peki neden dün bütün borsalarda satışlar art arda geldi? Bu yazı buna cevap aramaya çalışıyor. Önce Yunanistan’a bir göz atalım…
Yunanistan’a YardımBirkaç gündür gazete ve televizyonlarda Yunanistan’a yardım paketi ile haberleri izliyoruz. İki ay önce de Euro Bölgesi Maliye Bakanlarının aynı konuda yaptığı gibi, yine bir Pazar günü, Yunanistan’a nihai yardım paketi açıklandı. Ancak bu sefer işin içinde IMF de resmi olarak var.
Yardımın 80 milyar eurosu AB’den, 30 milyar eurosu ise IMF’den gelecek. Bu, şu ana kadar bir ülkeye verilmiş en büyük uluslararası kurtarma yardımı. Diğer taraftan 30 milyar euro, ülke kotasıyla karşılaştırıldığında IMF’nin şu ana dek verdiği en büyük yardım. Zira Yunanistan’a 3 yıl içinde, ülke kotasının 32 katı kadar ödeme yapılacak.
Yazının başından beri ‘yardım’ dememe aldanmayın; bunların tamamı kredi. Hem de gayret yüksek faizli bir kredi.
Avrupa Birliği’nden gelecek yardım, Avrupa Komisyonu ve sadece 16 Euro Bölgesi ülkesinin üye olduğu Avrupa Merkez Bankası tarafından organize edilecek. Ancak finansmanı sağlayacak olan ülkeler Euro Bölgesini oluşturan ülkeler olacak. Uzun süredir ayak direyen Almaya ise Yunanistan’a 22,4 milyar euro kredi kullandıracak Krediye ilişkin onay çıkarması gereken Alman Meclisi bunun için 7 Mayıs günü toplanacak. IMF ise üç yıl vadeli bir Stand-By çerçevesinde 30 milyar euro kredi sağlayacak ve verilen tüm kredilerin gözden geçirmeleri 3 ayda bir IMF tarafından yapılacak.
Bildiğiniz gibi, Yunanistan ekonomisi dev bir bütçe açığı ve kamu borç yükünün altında. Resmi verilere göre bütçe açığının gayrısafi yurtiçi hasılaya oranı yüzde 13.6 olmakla birlikte bunun yüzde 14.1’e revize edilmesi bekleniyor. Yunanistan, İrlanda’dan sonra AB içinde bu oranın en yüksek olduğu ikinci ülke. Kamu borçlarının gayrısafi yurtiçi hasılaya oranı ise yüzde 115.
Başka bir ülkede görmenin çok zor olduğu başka bir gösterge ise şu: kamu çalışanlarına ve emeklilerine yapılan ücreti ödemeleri ile sosyal güvenlik harcamaları, faiz dışındaki toplam bütçe giderlerinin yüzde 75’ini oluşturuyor.
İşte bu altyapı üzerine kurulan yeni ekonomik program çerçevesinde öngörülen yapısal değişiklikleri şöyle sıralamak mümkün.
- Ücretler, emekli maaşları yurtdışı yolluk ve harcırahların 3 yıl boyunca dondurulması,
- 2014 yılında bütçe açığı/GSYİH oranının yüzde 3’e indirilmesi,
- Noel, Paskalya ve yaz ikramiyelerinin iptal edilmesi,
- KDV, lüks tüketim vergisi, tütün ve alkollü içecek verilerinin artırılması,
- Vergi denetimlerinin artırılması ve vergi adaletinin sağlanmasına yönelik çalışmaların artırılması,
- Banka sermaye yeterlik rasyosunun artırılması,
- Emeklilik yaşının yükseltilmesi,
- Kamu yönetiminin modernize edilmesi, işgücü piyasalarının güçlendirilmesi, KİT’lerin özelleştirilmesi ya da kapatılması,
- Askeri harcamalarda ciddi bir indirime gidilmesi.
Paketin en fazla öne çıkan iki başlığı ücretlerde ve emekli maaşlarında indirim ile vergi oranlarında artış. Bu iki kalemin toplam 30 milyar euro kaynak yaratması (ya da tasarruf sağlaması) bekleniyor.
3 Yıllık TahminlerYeni paket ile Yunan ekonomisinin tahminleri de güncellendi. Daha önce bu yıl yüzde 2 civarında daralacağı tahmin edilen gayrısafi yurtiçi hasılanın yüzde 4 küçülmesi bekleniyor. Hatta küçülme 2011’de de devam edecek.
Yeni kredi paketi ile kamu borcu/GSYİH oranında da 3 yıl boyunca artış bekleniyor. Bütçe açığında ise kademeli bir iyileşme olacağı tahmin ediliyor. Bu yıl yüzde 8.1’e inmesi beklenen açık oranının, üç yıl sonra Maastricht Kriteri olan yüzde 3’e çekilmesi amaçlanıyor.
48 Saatte 4 Milyar Dolar KayıpYunanistan’a toplam 110 milyar euro verilecek. Pazar günü yapılan açıklamanın ardından gece 24 sularında açılan para piyasalarında euro/dolar paritesi 1.33’ün hemen üzerindeydi. Yani, 110 milyar euro yaklaşık 147 milyar dolardı. Benim bu satırı yazarkeb (dün saat 23) ise yardımın dolar bazında tutarı 143 milyar dolara düşmüştü. Zira parite 1.30’a inmişti.
Yani, yaklaşık 48 saat içinde yardımda 4 milyar dolarlık gerileme oldu. Bu Yunanistan’ın 4 milyar dolar daha az yardım alacağı anlamına gelmiyor, siz de biliyorsunuz. Çünkü verilen krediler euro bazında kullandırılacak. Neyse ki Yunanistan’ın başına dert olan borçlarının büyük kısmı euro cinsinden. Yoksa, gerçek bir zarardan söz etmemiz gerekirdi.
Aslında bir zarar var ve bu zararı Euro Bölgesi ülkeleri görüyor. Siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama sorunun bu kadar büyümesi ve Euro Bölgesini vurmasının nedeni de yine bu ülkeler. Yunanistan sorununu bu kadar büyümeden IMF’ye havale etmek yerine, kendi üstlerine almaları fakat bir türlü çözüm getirmemeleri, krizin bulaşıcılığını pekiştirdi. Artık, euro serbest düşüşe geçmiş bir para birimi
Bu da mı yetmiyor?Mevcut paket Yunan ekonomisinin yaralarını sarmaya yardım edebilir. Ancak aynı sorunların yalanmaması için Yunan hükümeti ve bürokrasisinin, Yunan halkı ve özel sektörünün çalışma ve yaşama stilini kökten değiştirmesi gerekiyor. İşte sorun da burada!
Avrupa’da çok az insan Yunanlıların daha fazla çalışacağına, daha geç emekli olmayı kabul edeceklerine, ödemeleri gerektiği kadar vergi ödeyeceklerine, hükümetin etkili bir vergi idaresi kurabileceğine, verilen kredilerin amaçlara uygun kullandırılacağına inanıyor.
Şunu da hatırlamanızı isterim. Bundan 4 ay önce Yunanistan’ın 20 milyar dolara ihtiyacı olduğu konuşuluyordu. Mart ayında yardım ihtiyacının 50-60 milyar dolar olduğu konuşulmaya başladı.
Sonra, Nisan ayında Euro Bölgesi ülkelerinden 30, IMF’den 15 milyar euro geleceği yönünde açıklamalar yapıldı. Nihayet bu hafta sonu yardım miktarı 110 milyar euroya yükseldi. Peki ya gereken bundan da fazlaysa?
Yunanistan konusundaki klasik kapanışımı yapayım. Nereden ne kadar yardım gelirse gelsin, kısa vadede Yunanistan krizinin çözümünü sağlayamaz. Çünkü Yunanistan’ın yeniden kurulması gerekiyor.
Borsalar satışta çünkü:
- Yunanistan krizinin çözüleceğine güven duyulmuyor
- Krizin Portekiz ve İspanya’ya da sıçramasından korkuluyor.
- Krizin başka ülkelere de sıçramasından korkuluyor.
- Henüz kimse söylemiyor ama bu krizin ABD’ye de sıçrama olasılığı var (Bunu ayrıca yazacağım).