Cuma sabahı TÜİK tarafından Mart ayı Dış Ticaret Miktar Endeksleri açıklandı. Mart ayında ihracat miktar endeksi 176.1’e, ithalat miktar endeksi 170.5’e yükseldi. İhracat miktar endeksi geçen aya göre 29.2 puan (yüzde 20), ithalat miktar endeksi 36.7 puan (yüzde 27.5) arttı.
Geçen yılın Mart ayına göre ise, ihracat miktar endeksi bu yıl Mart ayında 16.5 puan (yüzde 10.1), ithalat miktar endeksi ise 40.4 puan (yüzde 31) daha yukarıda.
İhracat miktar endeksinin geçen aya göre 29.2 puan yükselmiş olması önemli. Endeks bugün, Mayıs 2008’den bu yana ulaşılan en yüksek noktada. Bu da, ihracatta miktar bazında kriz öncesi döneme ulaşıldığını gösteriyor.
Mart ayındaki yükselişin başka bir özelliği ise Ağustos-Eylül 2009 döneminden bu yana miktar endeksinin ilk kez iki ay peş peşe artmış olması. Ancak, kriz öncesi döneme ulaşıldığının teyidi için endeksin birkaç ay boyunca istikrar kazanması, yani büyük düşüşler göstermemesi gerekiyor.
Hatırlarsanız, ihracat miktar endeksi, mevsim ve takvim etkisi nedeniyle, Ocak (135.4) ve Şubat (146.9) aylarında nispeten düşük kalmıştı. Mart ayı itibarıyla bu etkiden sıyrılmış durumdayız.
Normal şartlarda Nisan ve Mayıs aylarında da endeks değerinin yüksek gelmesi gerekiyor.
Ancak, Avrupa Borç Krizi’nin Nisan’da değilse bile Mayıs’ta bir nebze etkisini hissetmemiz mümkün olabilir.
Sektörel Endekslerİyi haber: Tüm sektörlerde geçen aya göre ihracat miktar endeksinde artış var.
Genel olarak imalat sanayi ihracat miktar endeksi yüzde 21 artarken, motorlu kara taşıtları endeksi yüzde 15.4, elektrikli makine ve cihaz endeksi yüzde 20.7, radyo-TV endeksi yüzde 23.6 yükselmiş.
Resme daha uzaktan bakmamızı sağlayacak başka bir karşılaştırma ise son üç yılın endeks değerlerini karşılaştırmak olabilir. Buna göre bu ay tarım ve maden dışındaki bütün sanayi sektörlerini kapsayan imalat sanayi ihracat miktar endeksi 2007 yılı Mart ayına kıyasla yüzde 4.8,
2008 yılı Mart ayına kıyasla binde 1, 2009 yılı Mart ayına kıyasla yüzde 9.4 yukarıda.
Yani ihracatta işler yolunda gibi görünüyor. Bu yorumların dolar bazında değil, miktar bazında ihracata yönelik olduğunu hatırlatarak, ithalata dönelim. Zira, birçok üründe fiyatlar hala düşük olduğu için dolar bazında ihracat için aynı yorumları yapmak mümkün değil. Tabii bir de doların diğer para birimlerine karşı değeri konusu var ki; bu önümüzdeki aylarda ister istemez bizim açımızdan bir sorun olacak.
İthalat miktar endeksi de Ocak ve Şubat aylarında düşük değerler almış olmakla birlikte, Mart ayında ciddi bir sıçrama yaptı. Nasıl kriz döneminde ithalattaki gerileme ihracattaki gerilemeden fazlaysa, çıkış döneminde de artış oranları öyle. Türkiye şartlarında bu normal. Ancak olmasını dilediğimiz şey, tam tersi. Bu nedenle, Türkiye’de üretilen ya da üretilebilecek malların ithalinin azaltılmasını amaçlayan “Girdi Tedarik Stratejisi”nin başarıya ulaşması gerekiyor.