Türkiye, küresel krizden en çok ihracatındaki gerileme boyutuyla etkilendi. İhracattaki gerileme, sanayi üretimini, kapasite kullanım oranını aşağı, işsizliği yukarı çeken önemli faktörlerden birisiydi. Ama son aylarda gelen ihracat verileri kötü gidişin son bulduğunu gösteriyor. Buna son olarak yeni açıklanan Aralık ayı ihracatı ve 2009 toplu verileri eklendi.
Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan bu sabah (4 Ocak 2009) 2009 yılına ait kesinleşmemiş ihracat toplamını açıkladı: 101.63 milyar dolar.
Kesinleşmemiş diyorum çünkü, ilk 11 aylık veri TÜİK tarafından kesinleştirilmiş olsa da, bu sabah ihracatçı birlikleri verilerine dayalı olarak TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi) tarafından açıklanan Aralık verisi henüz kesinleşmedi. Yani kısaca 11 aylık kesin ve 1 aylık kesin olmayan veriye göre 2009 yılı ihracatı 100 milyar doların üzerine çıkmış bulunuyor. Bu ay sonunda TÜİK tarafından kesinleştirilecek olan veri ile geçen yılın resmi ve kesin ihracat verisini öğrenmiş olacağız.
İhracatçı birlikleri kayıtlarına göre, 2009 yılı Aralık ayında, 9 milyar 513 milyon dolar olarak gerçekleşen ihracatımızın 2008 Aralık ayına göre yüzde 33.8 artmış olduğu TİM tarafından açıklandı.
Bu noktada, geçen yılki ihracat performansımıza yönelik öne çıkan bazı bilgileri paylaşmak istiyorum.
Dolar ve emtia hareketi olmasa 120 milyar doları aşardı
2009 yılı ihracatı, önceki yıla göre dolar bazında yüzde 23 geriledi. Miktar bazında gerileme ise yüzde 10’un altında kaldı. Yani ihracatta bu yıl yaşanan gerileme reel olarak yüzde 10’un altında. Gerilemeyi yüzde 23’e yükselten iki ana faktör var: Doların değer kazanması ve emtia fiyatlarında gerileme. Bu iki unsur çok önemli zira, eğer bu ikisinde bir değişim olmasaydı, 2009 yılı ihracatımız 120 milyar doların üzerinde olacaktı.
“Eğer’ler ile bir yere varamayız” diyorsanız haklısınız. Ama burada durum farklı, çünkü emtia fiyatlarının önceki yıla göre gerilemiş olması ve doların değer kazanması tamamen Türkiye’nin kontrolü dışında gelişen bir süreç ve bu sürece etki etmemiz mümkün değil.
Türkiye’nin ihracat performansı bazı ülkelere göre kötü gibi görünse de, birçok ülkeye göre daha iyi. Bunu yukarıdaki grafikte net olarak görebilirsiniz. Kriz döneminde ciddi bir gerileme yaşanmış olsa da, Mayıs ayından itibaren ihracatta gerilemenin durduğunu ve Eylül ayından itibaren yükselişin başladığını söylemek mümkün.
Artış AB üyelerinde değil, Afrika ve Asya'da
2009 yılında 86 ülkeye ihracatın artmış olması ihracatçıların yüzünü güldüren başka bir gelişme. Bu konuda daha önceki yazılarımda dikkatinizi çekmeye çalıştığım gibi, Afrika ve Asya ülkelerinde artış olduğunu vurgulamak isterim. İhracatımızın arttığı ülkeler listesinde hiçbir AB üyesi bulunmuyor. Geçen yıl Avrupa kıtasında sadece Cebelitarık, Andora ve Lihteynştayn’a ihracatımızda bir artış söz konusu.
Dolar ve emtia fiyatları önemli
İhracatın bu yılki performansını; başta bölgesel ve sektörel çeşitlendirmedeki başarı olmak üzere, doların ve emtia fiyatlarının seyri belirleyecek.