17 Aralık 2019

Rekabet Kurumu'nun doğru kararı ve gazetecilerin "Android krizi" çığırtkanlığı

Olay şu; Tekel olan her şey kötüdür. Rekabete açık olmayan her şey kötüdür. Google tekel olmaya yönelik bir sözleşme yapıyorsa, bu da Türkiye açısından kötü bir şeydir

Yine bir teknoloji tercümanlığı haberi yapıyoruz. Çünkü bir yandan gazetecilerin yazdıkları haberi bize soran, "Bu nedir?" diye çok kişi oldu. Bir yandan da, gazetecilerin haberciliği yaparken, bazı şeyleri anlamadan haber yaptıkları görülüyor.

Önceki gün gazetelerde birden bire "Android krizi" haberleri doldu. Başlıklar şunlara benzer şekildeydi;

  1. "Google'dan Türkiye için uyarı: Android telefonlara lisans verilemeyebilir"
  2. "Google'dan Yaptırım Tehdidi: Türkiye'de Android Pazarı Patlayabilir.

Gazetecilerin görevi, bildiğiniz gibi halkı haberdar etmektir. Bunu yaparken, duydukları haberi analiz etmeden, uzmanlara ve gerekli yerlere soru sormadan haber haline getirince böyle yanlış bilgi ve "ÇIĞIRTKANLIK" haline dönüşüyor.

Aynen RTÜK kararı sonrası "Sansür geldi, Netflix gidiyor" haberleri görmemiz gibi. Sanki Netflix "Aman Türkiye'nin sansürüne, demokrasisine bir şey olmasın" diyecekmiş gibi. Sanki "Madem RTÜK düzenleme yaptı, hadi bana byeee" diyecekmiş gibi[1].

Oysa bu firmalar sizi, bizi değil, kendi kazanacakları parayı düşünüyorlar. Gerekirse sansürcü devletlerle de anlaşmaya varıyorlar. Çünkü ortada büyük bir rekabet ve para kazanma meselesi var. Kimse rakibine böyle bir pazar bırakmak istemez.

Kimse kusura bakmasın, bu gazetecilik değil.

Gazetecilik sorgulamayı, bilgi almayı gerekirse uzmanlara sormayı gerektirir. Burada da, düşünmeniz gereken; "Hükümet pek çok yanlış iş yapıyor. O zaman Rekabet Kurumu Kararı da kesin kötü bir şeydir" değil "Kararın içeriği nedir" diye bakmaktır.

Olay şu; Tekel olan her şey kötüdür. Rekabete açık olmayan her şey kötüdür. Google tekel olmaya yönelik bir sözleşme yapıyorsa, bu da Türkiye açısından kötü bir şeydir.

Tekel olmayı Türk Telekom için de, Microsoft için de, Intel için de, her türlü tekel için defalarca yazdık. Google da tekel olmaya çalışıyorsa, doğru değildir.

Rekabet Kurumu buna "dur" diyen bir karar almış.

Kimin lehine?

Türk halkının lehine...

Bu kararı alan sadece Türk Rekabet Kurulu mudur?

Cevap hayır; Avrupa Birliği de Google'ın tekel olmasına dur diyen aynı kararı daha önce 2 kere aldı[2][3]. Avukat Gökhan Ahi de aynısını ifade ediyor;

Bu karar daha önce Avrupa Komisyonu'nun vermiş olduğu bir kararın Türkiye tarafı[4]. Google 4,34 milyar dolar cezaya çarptırıldı. Ve aynen Türkiye’deki gibi, kendi harita, arama, mail vs. uygulamalarını Android işletim sistemi içinde hazır kurulu olarak bulunduramayacak, bunları tek bir paket olarak indirtemeyecek. Android’in kullanılması ile ilgili bir sıkıntı yok, Google Play isimli uygulama market de kullanılabilecek, tüketici hangi Google uygulaması yükleyip yüklemeyeceğini kendisi seçecek.

Karar nedir? Google açıklamaları neyi veriyor?

Kararın tercümesi şu; Türkiye'de üretilen cep telefonlarında Android işletim sistemi kullanılacaksa, beraber gelen (fabrika ayarı) uygulamalar TEKEL OLMASIN[5].

Türkiye'de üretilen telefonlara da örnek verelim; Vestel'in Venüsü, Casper VIA, General Mobile, Reeder vs...

Yerli Android telefonlardan bugüne kadar beraber gelen (fabrika ayarı) uygulamalar hep Google idi. Gerçi siz bunlar varken de, eğer istiyorsanız mesela Yandex arama ya da haritayı yükleyebiliyorsunuz. Ancak, eğer uygulamalar fabrika ayarı yüklü gelirse, aynı uygulamanın başkası aranmaz. Eldeki kolay olan kullanılır.

Bu nedenle mesela Google'ın mobil arama motorunun Türkiye'deki kullanımı kendi anavatanı ABD'den daha yüksektir.

Kullanıcılar açısından bu ilk etapta faydalı ve kolay gibi gözükse de, uzun vadede tekele dönüşen bir yapılanma göreceğiz. Tekel demek her zaman tüketici açısından tatsız bir durum demektir. Fiyat ya da kalite açısından. Bugün Google'ın okuyacağınız haberleri bile yönlendirdiğini (öne ya da arkaya alarak) düşünürseniz, aynı zamanda tehlikeli bile denilebilecek bir durum.

Üstelik "Bilişimde Ambargo"nun bile konuşulduğu bir dönemden geçiyoruz [6]. He rşeyin çeşitlenmesinde yarar var.

Rekabet Kurumu da 2015 yılında Yandex'in yaptığı şikayeti önce reddetmiş [7] ama karar mahkemeden dönünce 2017'de soruşturma açmaya karar vermiş[8]. Sonuçta 4 yıl sonra da olsa rekabet ihlalini onaylamış ve ağustos 2019'da doğru bir karar vermiş[5].

Google bu kararı biraz daha esnetmiş. Onun üzerine Rekabet Kurumu kasım ayında yeni bir hatırlatma yapmış. Bütün bu haberleri bu çerçevede gördük.

Ancak "Android krizi" filan abartılı haber. Google, pazarı rakiplerine bırakıp gidecek değil. Çinli Huawei'in Android'in yerine geçecek olan işletim sistemi ufukta gözüküyor. Şu anda bu yazıyı okuyup burun kıvıracak olanlara, şunu aktarayım; bir Huawei rakibi konuşmamızda "bizim 2.000 kişilik ARGE ekibimize karşı, Huawei'in 200.000 kişilik ARGE ekibi var" demişti.

Yani Google'un Rekabet Kurumu'na "ver misketlerimi ben oynamıyorum" dediği filan yok. Aksine yeni duruma nasıl adapte olacağını inceleyecek ve nerelerden esnetebileceğine bakacak.

Bizim ise, hem vatandaş, hem de gazeteci olarak, neyin faydalı olduğunu anlayıp onu savunmamız ya da anlatmamız lazım. Google'un bizim korumamıza ihtiyacı yok. Her vergi cennetine kaçırdığı paralar, hem de reklamcılık ve diğer konulardaki pazar payı zaten kendi kendisini korumaya fazlasıyla yetiyor.

Son olarak da Google'dan bugün ulaşan yeni bir açıklama var onu yayınlayalım.

Google'dan güncel açıklama

Türkiye’deki Android iş ortaklarımız ve kullanıcılarımız için bir güncelleme

2007 yılında Android’i birçok şirketin mobil cihazlarına güç vermek üzere, açık kaynaklı bir işletim sistemi olarak geliştirmeye başladık. O günden bu yana, Android’e milyarlarca dolar yatırım yaptığımız gibi, dünyanın her yanındaki insanlar için cihazlar ve deneyimler üretebilmeleri için üreticilere ve geliştiricilere ücretsiz olarak sunduk.

Android’e olan yatırımımız bizim için çok anlamlı, çünkü telefon üreticilerine, bazıları bizim için gelir üreten ve üreticilere müşterilerine yararlı servisler sunmalarını sağlayan popüler Google uygulamalarını önceden yükleme seçeneğini veriyoruz. Telefon üreticileri bizim servislerimizin hiçbirini cihazlarına yüklemek zorunda olmadıkları gibi, aynı zamanda bizimkilerin yanında rakip uygulamaları da yüklemekte özgürdür. Bu da bizim ancak uygulamalarımızın yüklü olması ve kullanıcıların alternatifler yerine bizim uygulamaları tercih etmeleri durumunda gelir elde ettiğimiz anlamına geliyor.

Bugün, Türkiye’de milyonlarca kullanıcı her gün arkadaşlarıyla bağlantı kurmak ve işlerini yapmak için Android telefonlarını kullanıyor. Bu da, Android telefonları satan Türk ve uluslararası üreticiler ve Türkiye’deki mobil operatörler ile mobil cihazlar için uygulamalar, oyunlar ve servisler hazırlayan geliştiriciler için ekonomik fırsatlar yaratmaktadır.

Rekabet Kurumu ile üç yıldan fazla süre çalıştıktan sonra Ağustos ayında yine Rekabet Kurumu’nca alınan bir karar üzerine, Android iş ortaklarımızla yaptığımız anlaşmalarda bazı değişikliklere gittik. Bu değişiklikler arasında, iş ortaklarımıza cihazları üzerinde Google’ın gelir üreten uygulamalarının önceden yüklenmesi konusunda sunduğumuz esnekliği çok daha yüksek bir seviyeye taşımak da yer alıyordu. Ancak, Kasım ayında Rekabet Kurumu bu değişikliklerin yeterince uygun olmadığı ve Türkiye’de bu anlaşmalarla faaliyet gösteremeyeceğimiz yönünde kanaat bildirdi.

Google olarak bu konunun olabildiğince hızlı şekilde çözümü için Rekabet Kurumu ile birlikte çalışmayı sürdürüyoruz. Bu çerçevede, Türkiye’de hızlı şekilde kanunlarla uyumlu biçimde çalışmak bizim için büyük önem taşıdığından, iş ortaklarımızla temasa geçerek kendilerini Türkiye’de yeni çıkacak Android cihaz modellerini onaylamayı durdurmak zorunda olduğumuz doğrultusunda bilgilendirdik.

Bu, Türkiye’de yeni cihaz modellerinin Google servisleri ile pazara sunulamayacağı anlamına geliyor. Halihazırda mevcut modellerin satışı ve çalışması ise normal şekilde devam edecek. Mevcut cihazlar ve uygulamalar da normal biçimde çalışmaya ve güncellemeler almaya devam edecek. Google’ın diğer ürünleri ve servisleri ise durumdan etkilenmeyecek.

Bu durumun Türkiye’deki kullanıcılar, üreticiler, uygulama geliştiriciler ve operatörler için getirdiği zorlukları anlıyor, bu sebeple Rekabet Kurumu ile birlikte çalışarak konuyu en kısa sürede çözüme kavuşturabilmeyi umuyoruz.

[1] Netflix, Twitter, Google, Facebook sansüre karşı durur mu?

[2] Ceza Alması Beklenen Google İddiaları Reddetti ve Avrupa Birliğine ‘Android Rekabete Açık’ Dedi

[3] AB, Google’a 2ci Rekor Rekabet Cezası Vermeye Hazırlanıyor

[4 ]Antitrust: Commission fines Google €4.34 billion for illegal practices regarding Android mobile devices to strengthen dominance of Google's search engine

[5] Google LLC, Google International LLC ve Google Reklamcılık ve Pazarlama Ltd. Şti.'den oluşan ekonomik bütünlüğün mobil işletim sistemi ve mobil uygulama ve hizmetlerin sunumuna ilişkin davranışlarının ve anılan ekonomik bütünlük ile cihaz üreticileri arasında imzalanan sözleşmelerin 4054 sayılı Kanun'u ihlal edip etmediğinin tespiti

[6] ABD Bilişime Yaptırım Uygularsa, Siz Hazır mısınız?

[7] Rekabet Kurulu Kararı

[8] Rekabet Kurumu, Yandex’in Şikayeti ile Google Hakkında Soruşturma Açtı

Yazarın Diğer Yazıları

Neden bazı sitelere erişimde sıkıntı oldu?

Çeşitli hizmetler veren Cloudflare'i ülkemizde en çok "dDOS temizleme hizmetleri" ile biliyoruz. Trendyol'undan, Yemeksepetine, çeşitli gazetelerden, eksisozluğe, arabam.com'a kadar pek çok sayıda Türk web sitesi tarafından da kullanılıyor. Detayları Dağhan Uzgur'a sorduk

Trendyol "buybox" soruşturmasında, Rekabet Kurumu’na taahhüt metni sundu

İddiaya göre e-ticaret platformları, müşteriye gösterilecek satıcı konusuna daha doğrusu satıcılar arasında fiyatlara müdahale edebiliyor ve böylece son kullanıcının alım şartlarını etkiliyor

Avrupa endişeli, dikkatler denizaltı kabloları üzerinde

Denizaltı kablolar, uluslararası veri trafiğinin yaklaşık yüzde 99'unu taşıyan küresel internet bağlantısının omurgasını oluşturur. Bu kablolar, bulut bilişim, finansal işlemler ve medya akışı gibi hizmetleri etkinleştirerek küresel iletişim için kritik öneme sahip

"
"