17 Şubat 2021

Kişisel Verileri Koruma Kurulu nerede? WhatsApp kararı Rekabet Kurumu'ndan önce onların sorumluluğuydu

AB, WhatsApp'a 30-50 milyon Euro civarı bir ceza vermeye de hazırlanıyor. Nedeni ise kişisel veriler ile ne yaptığını şeffaf bir şekilde göstermiyor olması

Rekabet Kurumu 11 Ocak'ta WhatsApp hakkında açtığını duyurduğu soruşturmanın sonucunu açıkladı [1]. Buna göre "Facebook, Türkiye'deki kullanıcılar için WhatsApp kullanıcılarının verilerinin 8 Şubat 2021 tarihinden itibaren başka hizmetler için kullanılmasına yönelik getirdiği koşulları durduracak." [2]

Olayı hatırlatalım; WhatsApp 7 Ocak'tan itibaren kullanıcılara yaptığı duyurusunda[3], kullanıcılarına "ya sev ya terket" mantığı ile seçim şansı vermeden, "verilerinizi Facebook ile paylaşacağız" demiş ve izin vermeyenlerin WhatsApp'tan çıkması için 8 Şubat son tarihini koymuştu.

Kullanıcıların tepkisine neden olan bu gelişmeye karşı, 3 gün içinde Rekabet Kurumu soruşturma, ve arkasından Kişisel Verileri Koruma Kurulu inceleme başlatınca, 8 Şubat tarihi 3 ay ertelenmişti [4]. Şimdi Rekabet Kurumu kararı sonucunda, Facebook (WhatsApp) Avrupa'ya teklif edemediği bu veri geçişini Türkiye'de de bundan sonra uygulayamaz hâle geliyor.

Kişisel Verileri Koruma Kurulu nerede?

Konu veriler olduğu için çoğu kişi açısından, WhatsApp konusunda "önce Kişisel Verileri Koruma Kurulu (KVKK)'nın olaya el koyması gerekiyordu" düşüncesi gelişti. Ancak KVKK'nın bu konuda -ortamda söylendiği şekliyle belirtirsek- "ayak sürüdüğü" görülüyor. İnceleme başlatması da ancak Rekabet Kurumu'nun soruşturma başlatması sonrası olabildi [5]. Bu da bir takım söylentilere neden oluyor.

Bu tür olaylarda, kişisel verilerimizin akıbeti ile ilgilenmesi gereken kurulun adı: "Kişisel Verileri Koruma Kurulu" Bu nedenle maaş alıyorlar. Hatırlayacağınız üzere, WhatsApp bu duyuruyu AB'deki vatandaşlarına uygulayamamıştı [6]. Bunun nedeni GDPR olarak bilinen Avrupa Birliği'nin kendi "Kişisel Verileri Koruma Kanunu" idi.

Bizim de "6698" sayı ile 2015'de yayınlanmış ve 2016 itibariyle yürürlüğe girmiş bir kanunumuz var. Peki neden WhatsApp'a karşı bizi koruyamadı? KVKK nerede?

Bu o kanun yürürlüğe girerken de işaret ettiğimiz bir konuydu. Bizim kanunumuz GDPR ile tam uyumlu değil. Avrupalılar kişisel verileri o kadar umursuyorlar ki;

  • Bilgisayarla işlem yapmak yaygınlaştığında "108 nolu sözleşme" ile Elektronik veri işlemede kişisel verileri güvence altına almayı ta 1981'de düşündüler.
  • 1995'de internet yaygınlaşırken, bunu ele alıp bir kişisel veriler çerçevesi (üye ülkelerin kanunlarını yaparken uyabilecekleri) oluşturdular.
  • Sosyal medya yaygınlaşırken, bu sefer konuya GDPR olarak yaklaştılar.

6698 sayılı kanunumuzun olması bir marifet (bunun öncesinde de böyle bir kanun olması için ne kadar çok yazıp, çizip, konuştuğumuzu hatırlayın). Ama bu kanunun günün taleplerine göre güncellenmesi gerekli. Bunu da çok keredir bir çok hukukçu, konuyla yakın insanlar, sivil toplum örgütleri ve akademisyenler olarak ifade ediyoruz.

Avrupa Birliği (AB) içinde veri transferini dayatamayan WhatsApp'a AB yakında 30-50 milyon Euro civarı bir ceza vermeye de hazırlanıyor. Nedeni ise kişisel veriler ile ne yaptığını şeffaf bir şekilde göstermiyor olması [7].

Rekabet Kurumu olayın neresinde?

Dediğimiz gibi, konu kişisel veriler olunca dediğimiz gibi, herkesin aklına kişisel veriler geldi. Rekabet Kurulu'nun olayın neresinde olduğu da merak konusu oldu. Ama merak edecek bir şey yok. Bu nedenle 7 Ocak'ta bu konuda ilk verdiğimiz haberde de bahsetmiştik [8]. "Kişisel veriler" haricinde burada bir de "Rekabet" sorunu var [3].

Zaten hem Avrupa'da, hem de ABD'de bugünlerde, Facebook'un uğraştığı en büyük sorunlardan birisi "Rekabet" daha doğrusu "Tekel oluşumun engellenmesi" şeklinde.

Facebook, 2012'de Instagram'ı, 2014'de ise WhatsApp'ı almıştı. Bunların 3'ündeki birbirinden farklı kitleler var.

  • Bir üniversitede gençliğe yönelik olarak başlasa da, Facebook yıllar içinde gençliğin terk ettiği, daha çok "torunlarının resimlerini paylaşan" ya da "ilkokul öğretmenini, lise sınıf arkadaşlarını" bulan orta yaşlıların yeri haline geldi.
  • WhatsApp da biraz daha orta yaşlılara özgü gözüküyor. İşyerleri için kurumsal iç mesajlaşma sistemleri giderek yaygınlaşsa da, iş dünyasının kurumlar arasında fazlaca kullandığı şekle de dönüştü.
  • Instagram ise tamamen gençlerin kullandığı bir ortam.

Facebook böylece 3 platform üzerinden, elinde çok büyük bir kitleyi tutuyor. "Cambridge Analytica" sabıkası ve arada çıkan "Gölge Profil" ve sık sık duyduğumuz "veriler sızdı" türü olaylar. Verilerin manipülasyonu açısından "korkutucu" olarak değerlendiriliyor.

İşte ABD 9 aralıkta Facebook'a karşı birden fazla "Rekabet" soruşturması ve Avrupa'nın da Facebook dahil tüm internet devlerine karşı "Rekabet" dahil getirmekte olduğu yeni kanun taslakları [10] arkasında bu nedenler var.

Rekabet Kurulu kararı ne diyor?

Rekabet Kurumu'nun WhatsApp ve Facebook hakkında yürüttüğü soruşturma için bugün paylaştığı karar şu şekilde:

"Düzenlenen rapora ve incelenen dosya kapsamına göre, 4054 sayılı Kanun'un 9. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca; Facebook'un Türkiye'de, WhatsApp kullanıcılarının verilerinin 8 Şubat 2021 tarihinden itibaren başka hizmetler için kullanılmasına yönelik getirdiği koşulları durdurması ve bu koşulları kabul eden veya bilgilendirmeyi alarak kabul etmeyen tüm kullanıcılara Facebook'un veri paylaşımını içeren yeni koşulları durdurduğunu anılan tarihe kadar bildirmesi şeklinde geçici tedbir alınmasına, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemelerinde yargı yolu açık olmak üzere, OYBİRLİĞİ ile karar verilmiştir."

"Tekel kötüdür"

"Tekel kötüdür" cümlesini çok uzun süredir telekom sektörü için kullanıyoruz. Ama tek geçerli olduğu alan bu değil. Şu anda internet devleri de kendi alanlarında bu hâle geldiler.

Rekabet Kurumu'nun WhatsApp-Facebook kararı yerinde bir karar. Tüketicileri koruduğu için teşekkür ederiz.

Hem fiyat, hem kalite açısından, çoklu firma olması iyi bir şeydir. Tekel olduğunda bugün ücretsiz olan şeyler, yarın acayip ücretlerle önünüze konulabilir. Kalite konusunda da bugün olanı, tekel olunca yarın bulamayabilirsiniz ya da tekel topluma bir şeyleri yönlendirici ya da zorla kabul ettirebilir.

Gazeteler bugün "eskiden okuyucumuzun ne okuyacağına, manşetlerimize biz karar veriyorduk, şimdi bu kararı Google/Facebook veriyor" derken, ticaret için artık "Facebook istemiyorsa, o ürün satılmaz" gibi yorumları da hatırlatalım.

Facebook'un 550 milyar dolara yaklaşan pazar değeriyle çoğu ülkelerden daha yukarıya çıktığını görüyoruz. "Dünyanın en büyük ekonomilere listesi"ne bakarsanız [8], 2020 verileri ile Türkiye'nin 20ci sırada olduğu listeye eğer Facebook ülke olarak girecek olsa, İsveç'in üstünde 24.sırada girmiş olacak.

Bu da bir başka tehlike.

O yüzden kullanıcı/tüketici olarak da "kendi iyiliğimiz açısından", birden fazla firmayı desteklemek doğru olandır.



[1] Rekabet Kurulu Facebook ve WhatsApp Hakkında Soruşturma Başlattı

[2] 21-02/25-10 Sayılı Rekabet Kurulu Kararı

[3] WhatsApp Yeni Şart Koşuyor ; Facebook Anlaşılan Rekabet Davalarına Karşı Önlem Alıyor

[4] Türkiye ve Hindistan'daki Tepkiler ve Hukuki Gelişmeler Sonucu WhatsApp 3 Ay Erteleme Kararı Aldı

[5] WhatsApp Konusunda KVKK da İnceleme Başlattı

[6] WhatsApp says European users do not have to share data with Facebook

[7] AB'nin WhatsApp'a 50 milyon Euro Gibi Bir Ceza Verebileceği Konuşuluyor

[8] List of countries by GDP (nominal)

[9] Facebook'a ABD'de Beklenen Rekabet Davaları Açıldı

[10] AB, Teknoloji Devlerinin Avrupa Operasyonları için Kanun Çıkarmayı Planlıyor

Yazarın Diğer Yazıları

Neden bazı sitelere erişimde sıkıntı oldu?

Çeşitli hizmetler veren Cloudflare'i ülkemizde en çok "dDOS temizleme hizmetleri" ile biliyoruz. Trendyol'undan, Yemeksepetine, çeşitli gazetelerden, eksisozluğe, arabam.com'a kadar pek çok sayıda Türk web sitesi tarafından da kullanılıyor. Detayları Dağhan Uzgur'a sorduk

Trendyol "buybox" soruşturmasında, Rekabet Kurumu’na taahhüt metni sundu

İddiaya göre e-ticaret platformları, müşteriye gösterilecek satıcı konusuna daha doğrusu satıcılar arasında fiyatlara müdahale edebiliyor ve böylece son kullanıcının alım şartlarını etkiliyor

Avrupa endişeli, dikkatler denizaltı kabloları üzerinde

Denizaltı kablolar, uluslararası veri trafiğinin yaklaşık yüzde 99'unu taşıyan küresel internet bağlantısının omurgasını oluşturur. Bu kablolar, bulut bilişim, finansal işlemler ve medya akışı gibi hizmetleri etkinleştirerek küresel iletişim için kritik öneme sahip

"
"