28 Kasım 2024

Avrupa endişeli, dikkatler denizaltı kabloları üzerinde

Denizaltı kablolar, uluslararası veri trafiğinin yaklaşık yüzde 99'unu taşıyan küresel internet bağlantısının omurgasını oluşturur. Bu kablolar, bulut bilişim, finansal işlemler ve medya akışı gibi hizmetleri etkinleştirerek küresel iletişim için kritik öneme sahip

Savaşlarda düşman güçlerinin, ortadan kaldırmayı ilk denedikleri kaynak "haberleşme"dir. Şimdilerde Avrupa bu konuda çok endişeli. Çünkü 10 gün kadar önce, üst üste iki önemli denizaltı kablosu birden sorun yaşadı. Baltık Denizi'ndeki iki önemli deniz altı internet kablosu C-Lion1 (Finlandiya-Almanya arası) ve BCS Doğu-Batı Bağlantısı (İsveç-Litvanya arası) hasarlandı.

Baltık Denizi'ndeki iki önemli deniz altı internet kablosu hasarlandı

Gelişme, bundan sonrası açısından önemli. İki kablonun kısa bir aralıkla kopması, sabotaj olma olasılığı soruşturmalarına yol açtı. Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, "Kimse bu kabloların yanlışlıkla kesildiğine inanmıyor" diyerek sabotaj konusunda şüphelerini dile getirdi. Benzer endişeler, olayların hibrit savaş içeren daha geniş bir stratejinin parçası olabileceğini öne süren Finlandiya ve Almanya dışişleri bakanları tarafından da dile getirildi.

Kaza mı, sabotaj mı?

Kabloların kesilmesi 17-18 Kasım 2024'te meydana geldi ve bölgedeki ülkelerde endişeye neden oldu. Çünkü bu ülkeler Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle bölgesel güvenlik ve hibrit savaş konusunda diken üstündeler. Bu kesintilerin örüntüsünün, Rusya'ya atfedilen önceki eylemlerle örtüştüğü iddia ediliyor. Sabotaj doğrulanmamış olsa da bu kabloların stratejik önemi nedeniyle kasıtlı müdahale olasılığı özellikle araştırılıyor. Soruşturmalar devam ederken, sorumluluğu kimse üstlenmedi.

Rusya'nın "GUGI" (Genelkurmay Başkanlığı Derin Deniz Araştırmaları Ana Müdürlüğü) olarak bilinen gizli deniz birimiyle, kritik deniz altyapısına sahip alanlarda sık sık devriye gezerek, deniz altı kablolarına artan bir ilgi gösterdiği iddia ediliyor.

Bu endişelere karşın, iki ABD yetkilisi hasarın, bölgeden geçmekte olan bir geminin sürüklediği bir çapadan kaynaklanmış olabileceğini belirtti. Dolayısıyla kabloların kopmasının kaza olma olasılığı da gözardı edilmiyor. Örneğin, Çin gemisi Yi Peng 3 ve Türk bandıralı dökme yük gemisi Fortune Express olay yerlerinin yakınında bulunuyordu. Şimdi bunların hareketleri inceleniyor. Soruşturmalarda, hasarı değerlendirmek için su altı uzaktan kumandalı araçlar (ROV) kullanılıyor.

Siber saldırılar ve sabotaj gibi askeri olmayan önlemleri içeren hibrit savaş kavramı, Avrupa güvenlik yetkilileri arasında giderek artan bir endişe kaynağı haline geldi. Gerçi denizaltı kablolarına verilen hasar, uluslararası telekomünikasyon altyapısının yedeklilik stratejisi sayesinde genellikle büyük kesintilerine yol açmıyor ama giderek “daha önemli kablolarda sorun meydana gelir mi?” şeklinde sorular soruluyor.

Dünya'da 400'den fazla denizaltı kablosu var

Şu anda dünya çapında, deniz tabanından giden 400'den fazla "denizaltı internet kablosu" bulunuyor. "Karasal kablolar" güvenilir ve bölgesel ve yerel internet bağlantısı için yaygın olarak kullanılırken, uluslararası iletişimde, ölçeklenebilirlikleri ve bazı başka avantajları nedeniyle deniz altı kabloları tercih ediliyor.

Dünya denizaltı kabloları

Bu avantajların başında, karasal kabloların pratik olmadığı veya imkânsız olduğu, kıtalar arasındaki okyanusları geçmek var. Ayrıca birden fazla ülkede karasal kablo ağları kurmak için karmaşık politik, coğrafi ve lojistik zorluklar bulunur. Denizaltı kabloları, yüksek ilk kurulum maliyetlerine rağmen, genellikle yüksek kapasiteli veri aktarımı için daha doğrudan bir yol sağlar. Denizaltı kabloları uluslararası trafiğin ağır yükünü üstlenir.

Denizaltı kablolar, uluslararası veri trafiğinin yaklaşık yüzde 99'unu taşıyan küresel internet bağlantısının omurgasını oluşturur.  Dünyadaki bazı önemli denizaltı kablo sistemleri şunlardır:

  • APG (Asya Pasifik Geçidi) - Japonya, Güney Kore ve Malezya gibi Doğu ve Güneydoğu Asya ülkelerini birbirine bağlar.
  • SEA-ME-WE (Güneydoğu Asya-Orta Doğu-Batı Avrupa) Sistemleri - Avrupa, Orta Doğu ve Asya'yı birbirine bağlayan bir dizi kablo.
  • MAREA - ABD'yi (Virginia) İspanya'ya bağlayan, yüksek veri kapasitesiyle bilinen bir transatlantik kablo.
  • FASTER - ABD'yi Japonya ve Tayvan'a bağlar. Google tarafından kuruldu.
  • Hibernia Express - Kuzey Amerika ve Avrupa'yı birbirine bağlayan, finansal işlemler için optimize edilmiş yüksek hızlı bir transatlantik kablo.
  • Apricot - Singapur’u Japonya’ya Bağlayan Denizaltı Kablosu. Google kuruyor.
  • Blue - Blue İtalya, Fransa, Yunanistan ve İsrail’i bağlayacak. Google kuruyor
  • Raman - Ürdün, Suudi Arabistan, Cibuti, Umman ve Hindistan’ı bağlayacak.
  • Equiano - Avrupa'yı batı kıyısı boyunca Afrika'ya bağlayan Google destekli bir kablo sistemi.
  • Dunant - ABD ve Fransa'yı birbirine bağlayan, yüksek kapasite için tasarlanmış, Google tarafından işletilen bir kablo.
  • C-Lion1 - Finlandiya'yı Almanya'ya bağlayan Baltık Denizi'ndeki ana bağlantı.

Bu kablolar, bulut bilişim, finansal işlemler ve medya akışı gibi hizmetleri etkinleştirerek küresel iletişim için kritik öneme sahip. Kablolar, tek bir kablo bile hasar görürse kesintiyi minimum tutmak için yedekli ve dayanıklı planlanırlar.

Füsun Nebil kimdir?

Füsun Sarp Nebil, İstanbul, Bakırköy'de doğdu. Eğitimini Çanakkale, İzmir ve İstanbul'da yaptı. Evli, 2 çocuk sahibidir. Denizcilik meraklısıdır (amatör kaptan).

Master derecesini Istanbul Teknik Üniversitesi Nükleer Yüksek Mühendisliği bölümünden aldı (Şimdi Enerji Enstitüsü). THY, Nasas Alüminyum Fabrikası ve Alemdar Holding Grubunda çeşitli görevlerde bulundu.

1997 Türkiye'nin ilk ISP'lerinden Alnet'in Genel Müdürlüğüne getirildi. 1999 yılında turk-internet.com'un da dahil olduğu çeşitli siteleri yayınlayan Intervizyon Ltd. şirketini kurdu. Şirket halen Kadinvizyon.com gibi başka siteleri de yönetmektedir.

1998 - 2011 arasında Ulaştırma Bakanlığı tarafından kurulan İnternet Kurulu üyeliği yaptı. Devletin özel sektörü aldığı çeşitli komisyonlarda çalıştı. 2016'dan beri TOBB Telekom Meclisi üyesidir.

Nebil, Eylül 2001 yılında Birleşmis Milletler tarafından Türkiye'den seçilen başarılı iş kadınları arasında yer aldı. (UNECE INCLUDES 9 TURKISH BUSINESSWOMEN ON ITS LIST)

2010-2013 arasında Türkiye Dijital Oyun Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı.

2011 - 2015 arasında 4 yıl Eutelsat Avrupa TV Ödüllerinde Jüri Üyeliği görevi aldı.

Türkiye İhracatçılar Merkezi dahil, çeşitli projelerde "Bilişim ve İletişim Sistemleri Danışmanlığı" vermektedir. Konusuyla ilgili olarak TV programlarına ya da konferanslara katılarak, konuşma yapmaktadır. Yazıları internet üzerinden turk-internet.com sitesinin yanısıra, yetkinreport.com, bilisimdergisi.org.tr, Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği Dergisi, 21.Yüzyıl Türkiye Enstitüsü, Güncel Hukuk Dergisi, Ankara Baro Dergisi, journo.com, Tüketiciler Birliği Etikett gibi çeşitli ortamlarda yayımlanıyor.

2014 yılından beri T24'te yazıyor.

Türk Telekom ve Turkcell konusunda araştırmaları ve uzmanlığı var. 2018 nisan ayında "Bitcoin ve Kripto Paralar" isimli ilk kitabı yayınlandı.

Detaylı bilgi için https://wiki-turk.com/fusun-sarp-nebil/ adresine bakabilirsiniz.

Yazarın Diğer Yazıları

Ulusal Yapay Zeka Stratejisi (2021-2025) ne kadar uygulandı?

"Yapay zekâ"nın sadece propaganda olmaması, gerçekten etkili olması için Türkiye'nin cafcaflı duyurulardan çok uygulamaya öncelik vermesi gerekiyor. Strateji, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi'nin sadece bir propaganda aracı olmaz ise Türkiye'nin teknolojik ve ekonomik geleceğine anlamlı bir şekilde katkıda bulunabilir

Neden bazı sitelere erişimde sıkıntı oldu?

Çeşitli hizmetler veren Cloudflare'i ülkemizde en çok "dDOS temizleme hizmetleri" ile biliyoruz. Trendyol'undan, Yemeksepetine, çeşitli gazetelerden, eksisozluğe, arabam.com'a kadar pek çok sayıda Türk web sitesi tarafından da kullanılıyor. Detayları Dağhan Uzgur'a sorduk

Trendyol "buybox" soruşturmasında, Rekabet Kurumu’na taahhüt metni sundu

İddiaya göre e-ticaret platformları, müşteriye gösterilecek satıcı konusuna daha doğrusu satıcılar arasında fiyatlara müdahale edebiliyor ve böylece son kullanıcının alım şartlarını etkiliyor

"
"