19 Ekim 2021

Göstermelik "Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Şûrası"nın ardından…

Devletin ne kadar liyakatsız insanlarla dolu olduğunu gösteren, "Şûra olmayan" daha çok "show" denilebilecek bir etkinlik gerçekleşti. 7 yıl sonra yapılan etkinliğe, malum zevat, arkalarından ceketlerini ilikleyerek koşanlar ve devlete satış yapan özel firmalar dışında katılan var mıydı?

Geçtiğimiz hafta İstanbul Atatürk Havalimanı‘nda, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından düzenlenen "12. Ulaştırma ve Haberleşme Şûrası gerçekleştirildi"[1]. Bir önceki 8 yıl öncesinde, 2013 yılında Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım iken yapılmıştı [2].

Türk Dil Kurumu(TDK) sözlüğüne göre "Şûra"nın anlamı şöyle; "Bir alanla ilgili olarak oluşturulan danışma kurulu". Gerçekten de Şuralar, Cumhuriyet tarihi boyunca belli konularda sorunları ortaya koymak, çözümleri ile yol planını tartışmak üzere yapılan etkinlikler idi. Buna yaparken de, konunun tüm paydaşları davet edilirdi.

  1. Şuraya baktığımızda ise adı "Şûra" olan ama "kendi çalıp, kendi oynayan" ve "ne işe yaradığı anlaşılmayan" bir etkinlik gördük. Muhtemelen birileri birilerine show yaptı. Hepsi o kadar. Bu nedenle ben gitmedim. Bildiğim telekom sektöründen pek çok kişi de gitmedi.

Zaten gitseydik de, Cumhurbaşkanı‘nın konuşmasında tüneller, yollar arasında haberleşmeye 1 dakika bile  ayrılmadığını görecektik.

Bugüne kadar katıldığım tüm "Şûra"larda, önceden geniş katılımlı hazırlıklar yapılırdı. Bakanlığın benim takip ettiğim "haberleşme" tarafında bu tür çalışma olmadı. Afyon'da yaptıkları bir toplantı var. 1-2 başka toplantıdan bahsedildi. Ama çağrılanlar çok az ve kendi kendilerine yapmışlar. Haberleşme bunun neresindeydi ondan da emin değilim.

Aslında şubat ayında BTK'dan edilen bir telefonla şûra çalışmalarına davet edilmiştim. Ama şûra hakkında bir sonraki haber ancak 3 gün önce 500 kişinin adının CC olarak yer aldığı bir mail ile oldu.

Görüştüğüm bir dernek, kendilerinin çalışmalara yılın başında katılmak istediklerini ve başvurduklarını, istenmesi üzerine de 2 kere rapor yazdıklarını ama herhangi bir çalışmaya/toplantıya davet edilmediklerini anlattı. Onlar da bir daha ancak yukarıda bahsettiğim 500 CC'li mail ile şûranın yapılacağını duymuşlar. Programı kontrol ettiklerinde, rapor 2 kere istendiği halde, kendilerine ait bir bölüm olmadığını görmüşler. "O kadar çalışmıştık ama hepsi demek ki boşa gitti, herhalde bizimki ile ilgilenmediler" diye düşünürken, bu maile cevap veren bir sektör yetkilisi kibarca sormuş "5G olmadan şûra toplantısı olur mu?"

Evet 5G'siz olur mu? Komedi değil mi?

Tabii ki 3 gedikli katılımcı olan Türk Telekom, Vodafone, Turkcell bir şeyler anlatmışlar. Ne de olsa "gösteri zamanı" ama 5G bu mudur?

Böylesine komik bir şûra yaşandı bitti

Ne öncesinde bir geniş hazırlık? Ne sorunların sorulması? Ne çözümlerin sorulması? Ne yeni teknolojiler konusunda bilgi isteme? Sadece son dakika amatör bir davet maili (herkesin maili CC'de açık halde).

Kendi kendilerine bir şey yaptılar.

Şûra denilen şeye katılan bir telekom sektörü yetkilisi şöyle dedi:

"Çoşku yoktu, sessizlik hakimdi, önemli kişilerin arkasından yine koşuluyordu ama heyecan kalmamış, inanç kalmamış.

Stand açmışlar… ama yeni hiç bir şey yok…  Gidilmesi de gereksizdi."

Bir başkası şunu söyledi;

"Sunucunun sözleri zaten her şeyi gösteriyordu. "2 gün önce burada bir şey yoktu, 1 gecede hazırlandı" diyerek övmeye kalktı ama aslında hazırlığın ne kadar sığ kaldığını söylemiş oldu."

Özetle, devletin ne kadar liyakatsız insanlarla dolu olduğunu gösteren, "Şûra olmayan" daha çok "show" denilebilecek bir etkinlik gerçekleşti. 7 yıl sonra yapılan etkinliğe, malum zevat, arkalarından ceketlerini ilikleyerek koşanlar ve devlete satış yapan özel firmalar dışında katılan var mıydı? Yoktu… Zaten katılmaya gerek de yoktu. Neden mi?

Bakın size 7 yıl önceki hedefleri yazalım, siz karar verin [2][3];

2013'deki şûraya göre bakanlığın hedefleri nelermiş? Neler olmuş?

2013 şûrasında da belirlenen yukarıdaki hedeflere, 2023 yılına yaklaşık 1 yıl kala azıcık bile yaklaşamamışız. Bilişim ve telekom alanında boşa giden bir 8 yıl geçmiş. AKP hükûmeti ve gelmiş, geçmiş Ulaştırma Bakanları sınıfta kalmış. 

2021 Şûrası ise bunların üzerine daha da tuz-biber eken bir toplantı olarak show şeklinde sunuldu ve tarihe gömüldü.

2013'de yine de bir takım heyecanlar varmış. Ama aradan geçen 8 yılda, ne genişbant, ne internet trafik değişim noktası, ne yazılım, ne bilişimin diğer alanlarında devletin geliştirmeye etkisi olan bir şey olamadı.

2013'ten sonra ne teknolojiler geldi, onlar nerede?

Bu arada 2013 yılındakilerin üzerine 8 yılda pek çok yeni teknolojiler gelişti. Mesela BlockChain. Yepyeni sektörlerin doğduğunu gördük. Diğer yandan çip konusu çok sıcak. Bu konuşulması gereken diğer bir konu olamaz mıydı? 2021 Şûrasında bunlarla ilgili çalışmalar ya da hedefler var mıydı?

Aradan geçen sürede Türkiye'den Unicorn şirketler çıktı. Bunlara sizlerin, bizlerin şaştığı kadar, emin olun AKP hükûmeti daha fazla şaştı. Bunlar da nereden çıktı diye düşündüler. Anlayamadılar. Bunun nedeni yukarıdaki tabloda gömülü duruyor.

Bazı sektörlerin önüne geçmeye de (mesela Bitcoin borsaları) çalıştılar ama işleyişi anlamakta zorluk çekiyorlar. Yani anlasalardı, emin olun o sektörler de bugün olamazdı.

AKP hükûmeti maalesef Türkiye'yi ileriye götürmeyi başaramadı. Onun yerine dijital uçuruma şimdiden düşmüş gözüküyoruz. Hemen hemen tüm sektörlerdeki yönetim başarısızlığının yanında bence en önemli başarısızlıklarından birisini bu şura tasdiklemiş oldu.

AKP hükûmeti Türkiye Cumhuriyetine teknoloji alanında koca bir 20 yıl kaybettirmiş durumda. Üstelik tam da teknolojinin en çok ilerlediği bir çağda. 


[1] 12.Ulaştırma ve Haberleşme Şurası

[2] 11. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Şûrası ICT Sektörü Hedefleri Nelerdir? – 1

 

Yazarın Diğer Yazıları

Depremi yaşayan 4 ilde nüfus 300 bin azalmış

Bölge nüfusundaki yüzde 7-8'lere varan azalma, sığınmacı açmazı ile birlikte düşünüldüğünde, Hatay başta olmak üzere bölgenin geleceği ve özellikle güvenliği açısından odaklanılması ve strateji geliştirilmesi gereken bir konu olarak önümüzde duruyor

Bakan "Türkiye emin ellerde" diyor, ama öyle mi?

USOM ya da Ulaştırma Bakanlığı gerçekten ülkemizin vatandaşlarının "emin ellerde" olması için çalışmak isterse, öncelikle operatörler-bankalar-savcılık-kolluk arasındaki eksik olan koordinasyon ve süreçleri tanımlamakla işe başlayabilir

Mahalli yönetim seçimlerin analizi (I)

Ekonomisi ve diğer tüm alanları güzel bir ülkede yaşamak istiyorsanız "cahil halk" retoriğinden kurtulun, iyi bir yurttaş olarak seçim kanunlarını, siyasi parti kanunlarını ve de ilgili mevcut gelişmeleri vs. yakından takip edin. En önemlisi gerçek verilere güvenin. O zaman "yine mi" mutsuzluğunu yenmek mümkün olur