04 Ekim 2023

Gençlere vergisiz telefon mu, seçim propagandası mı, ucuz telefonları satmak mı?...

-

Geçtiğimiz hafta gençlere vergisiz telefon desteği açıklandı. Acaba bunlar hangi telefonlar? Birçok gazete haberinde çeşitli marka ve modellere dair listeler var. Gençlere bir avantaj sağlanıyor gibi gözüküyor, ama gerçekten avantaj mı? Bizce konuyla ilgili bazı soru işaretleri var.

Neden bunu diyoruz?

Öncelikle kafamızı kurcalayan şey; üst limit.

Neden bir üst limit var? Hem de 9.500 TL gibi abuk bir üst limit. Mesela neden 5.500 TL veriyoruz denilip, çocuklar istedikleri telefonu, bilgisayarı alması için rahat bırakılmıyor. Bir üst limit yerine, sadece destekte üst limit verilebilir. Yani "Biz en fazla 5.500 TL veriyoruz, gencimiz istediği telefonu, bilgisayarı seçsin" denilebilir. Başka deyişle, bütçeye yükü için hesaplamaları yapılır ve en fazla şu kadar destek diye açıklanır. Neden bir üst limit konuluyor? Sokak röportajlarında gençler çeşitli konulardaki şikayetlerini dile getirirken, konuşmaya müdahil olan AKP taraftarlarının sorduğu soruyu hatırlayın:

"Çıkar bakalım telefonunu?"

Onlara çocukların verdiği cevap nedir?

"Telefon bir yaşam aracı. Üzerinde her şeyi gerçekleştiriyorlar."

Demek ki çocuklar, gençler iyi telefonlar kullanmak istiyor. En ucuz ve kalitesiz telefonları değil. Bir bilene sorduk. Şöyle dedi:

"9.500 TL yaklaşık 350 dolardır ve "dünyada" orta ve üst orta sınıf telefon almaya yeter. 5.500 TL ise 250 dolar. Yani genç, aradaki fark olan 100 doları ödediğinde iyi bir telefon alabilecekken bu maalesef Türkiye açısından geçerli değil. Çünkü Türkiye'de satılan telefon modelleri göz öne alındığında, fiyattaki üst limitle çocuklara ÇÖP satacaklar anlamına geliyor."

Modeller bir yıldan eski mi?

Öyle mi, inceleyelim...

Örneklemek için önce üst limitten baktık. Teknosa sayfasından 7.500-10.000 aralığını seçtik.

Yukarıda resmi olan sayfayı burayı tıklayarak da görebilirsiniz (resmini koymamızın nedeni bu sayfanın zaman içinde değişebilir olması). Bu sayfadan 9.500 TL'yi geçmeyen telefonlardan birkaç tane ayıralım ve bir Avrupa sitesinden -karşılaştırmak amaçlı olarak- fiyat ve model olarak kontrol edelim (bizim e-ticaret sitelerinde modelin tarihi nedense yazmıyor).

Bir yandan seçim propagandası yapılırken, diğer yandan elde kalan telefonlar mı satılmaya çalışılıyor?

Gördüğünüz gibi, 2023'ün sonuna yaklaşırken, bir kısmı artık neredeyse iki sene öncenin modeli. Üst limit koymanın amacı nedir? Üst limit konulduğunda, gençler bu modellere mahkûm ediliyor. Amaç, elde kalmış, iki sezon eskinin telefonlarının satılması mıdır?

Ya da aslında bir taşla iki kuş mu vuruluyor? Bir yandan ekonomik krizin yükseldiği günümüzde, gençlere "bak sizi düşünüyor ve vergimizden vazgeçiyoruz" diye seçim propogandası yapılırken, diğer yandan elde kalmış telefonlar mı satılmaya çalışılıyor?

Bu yolla ülkemizde bir eski telefon çöplüğü yaratılıyor mu olacak? Gençlerimize bunları mı layık görüyoruz?

Bu tür telefonların ekonomik ömürleri zaten satılmadan dolmuş sayılabilir. İşletim sistemleri, üretici destekleri vb. hep sıkıntı olacaktır.

Vergi ile çıta yaratıldı ve 100 dolarlık telefonlarda fiyat ikiye katlandı

Şimdi başka bir garabetten bahsedelim. Yukarıda 200 dolar - 250 dolarlık telefonlardan bahsettik. Şimdi ekonomik kriz yüzünden daha düşük telefon alabilecek olanlar için 100 dolar civarı olanlara bakalım. Çünkü burada devletin vergi ile yarattığı bir çıta ve bu çıta sayesinde en uçtaki telefonları dünyanın en pahalı fiyatları ile alıyoruz ve kazanan da ülkemiz dışında, bir çoğu Afrika, Vietnam, Bengaldeş gibi ülkelerde satılan bu telefonların çok uluslu üreticileri oluyor.

Şöyle ki:

Devlet 2002'den itibaren mobil sektörü "sağılacak inek" gibi gördü. Hem mobil konuşmalara iki kata yakın vergi koydu, hem de cihazlara. Hükümet bu yolla hem cihazdan hem konuşmalardan ikişer kata yakın vergi alıyor.

Ama ne oluyor?

Cihazlara vergi koydukça, telefon kaçakçıları farklı yollar buldular. Mesela pahalı telefonları 100 dolar gibi fiyatlarla göstermeye çalıştılar. Bunu önlemek isteyen devlet ise, 200 dolar altı telefonlar için gözetim şartı getirdi. Yani telefonun fiyatı sahiden 100 dolar bile olsa vergilendirmesi 200 dolardan başlıyor. Bu da telefon fiyatlarında bir ÇITA yaratıyor.

Bu çıta yurt dışında gelen telefonlarda 8.750-9.000 TL civarında. Çok uluslu cep telefonu firmaları bu fiyattan satamayacakları için üç sene önce, parçalarını KİT (telefonculuk dilinde SDK) olarak getirip, vida sıkmayla, güya yerli telefon üretmeye başladılar. Karşılığında ise Cumhurbaşkanlığı kararı ile bu yerli telefon kılığına girmiş olan parçalardan gümrük vergisi alınmıyor. İlk olarak bir sene diye tanımlanmıştı ama her sene uzatılıyor. Bazı üreticiler aradıklarını bulamayıp, bir süre sonra sessiz sedasız çekip gittiler.

Sonuçta yerli telefon masalı ile piyasa ucuz telefon doldu. Ancak tersine fiyatları dünyaya nazaran çok pahalı. Çünkü nasılsa bahsettiğimiz çıta var. Örnek verelim Avrupa'da 84 Euro fiyatlı olan Ağustos 2022 modeli Redmi 10 128 GB, piyasada 6.249 TL'ye satılıyor. Normalde gümrük vergisi olmadığına göre, 84 Euro'luk telefon Avrupa'daki kadar vergilerle 4.000-4.500 TL aralığında olmalıydı ama değil.

Şimdi diyelim ki, hükümetin duyurduğu bu vergi indiriminden yararlanmak isteyen gencimizin fazla parası yok. Avrupa'da 100 dolar civarına, yani bizde 5.500 TL düzeyinde bir telefona bakıyor olsun. Aslında en ucuz telefona, dünyanın en pahalı fiyatını, devletin teşviği ile ödeyecek?

Avrupa fiyatları içinde, ithalatçı payı, satıcı payı, pazarlama vs. giderleri ve verginin de olduğunu not edelim.

Şimdi olaya yeniden bakarsak, kazanan kim? Halk (gençler) mi, mobil telefon bayileri mi, devlet mi?

Yoksa, bu gümrüksüz parçaları getirip, burada birleştirip, 100 kadar istihdam yaratmakla övünen ama gümrük vergisi ödemek yerine iki kat pahalı satan çok uluslu cep telefonu üreticileri mi?

Bilgisayarlarda da aynı sorun geçerli

Biz cep telefonlarını örnekledik ama bilgisayarlar için de durum aynı. Cimri üzerinden en ucuz bilgisayarlara baktık. 9000'lerden başlayan sayılar var ama çıkış yılları 2020-2021. Aynı sorun burada da geçerli. Yani eski model bilgisayarlar ve en pahalı fiyatlar.

Tübitak cep telefonu için çağrı yapmıştı ne oldu?

Bu arada hatırlatalım, Tübitak da 8 sene önce yerli telefon çağrısı yapmıştı. "Acaba ne oldu" diye düşünmeye gerek yok. TOGG modelinde olduğu gibi, yerliymiş gibi üretim yapan çok uluslu cep telefonu üreticileri bu alanı doldurdular.

MOBİSAD olumlu buluyor

Konuyu Mobil Sanayici İş Adamları Derneği'ne sorduk. Olayın bir tarafında da onlar var çünkü. Şöyle bir yorum ilettiler:

"Gençlere indirimli cep telefonu kararı ilk MOBİSAD'ın dijital toplum olma yolumda teknolojiye kolay ulaşımın saĝlanması için talep ettiği gündem olarak karşımıza çıktı.

Cumhurbaşkanımızın açıklamalarıyla ilgili kurumlarımızın çalışmalarıyla gündemimizin karşılık bulması gençlerimizi ve sektör paydaşlarımızı mutlu etti.

Her ne kadar sahada beklenti 25 bin TL segmentine kadar gençlerin tercih ettiği cihaz modellerini daha çok kapsayan cihazlar olsa da mevcut haliyle 9.500 TL'lik cihazın indirimler ile 4.000 TL'ye indirilmesi, talep ettiğimiz gibi teknolojiye ulaşımı kolaylaştıracaktır.

Uygulama esaslarının sektör ile istişare içinde suistimal ihtimallerini engelleyerek sektörel rekabet ve dengeleri gözeterek yürürlüğe girmesini önem arz ediyor.

En kısa zamanda uygulamanın hayata geçmesi vatandaşların ihtiyaclarını ertelemeleri sektörel daralmaya sebep olmaması gerekmektedir.

Bu karar gibi vergi indirimi taksit kısıtlamasının esnemesi gibi teknolojiye ulaşımı kolaylaştıracak kararların devamını diliyoruz."

Cep telefonlarında yüzde 44,4 ve bilgisayarda yüzde 16,7 destek

"Örgün eğitimdeki öğrencilerimize bilgisayar ve cep telefonu desteğini açıklıyoruz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerini de hatırlatarak yazımızı bitirelim. Açıklama şu şekildeydi:

"Üniversiteli gençlerimize piyasa satış fiyatı 9 bin 500 lirayı aşmayan cep telefonu ve bilgisayar için toplamda 5 bin 500 lirayı geçmeyecek şekilde destek vereceğiz. Cep telefonu için piyasa fiyatının yüzde 44,4'üne, bilgisayarlar için yüzde 16,7'si kadar tutarda destek sağlayacağız.

Örgün eğitimdeki üniversiteli gençlerimize bir hatla sınırlı olmak üzere 12 ay boyunca aylık ücretsiz 10 GB kota tanımlıyoruz. 18 yaşına giren tüm gençlere 1 yıl süreyle geçerli Genç Kart vereceğiz, müze, sinema tiyatro, sinemadan ücretsiz ya da indirimli faydalanabilecekler."

Füsun Nebil Kimdir?

Füsun Sarp Nebil, İstanbul, Bakırköy'de doğdu. Eğitimini Çanakkale, İzmir ve İstanbul'da yaptı. Evli, 2 çocuk sahibidir. Denizcilik meraklısıdır (amatör kaptan).

Master derecesini Istanbul Teknik Üniversitesi Nükleer Yüksek Mühendisliği bölümünden aldı (Şimdi Enerji Enstitüsü). THY, Nasas Alüminyum Fabrikası ve Alemdar Holding Grubunda çeşitli görevlerde bulundu.

1997 Türkiye'nin ilk ISP'lerinden Alnet'in Genel Müdürlüğüne getirildi. 1999 yılında turk-internet.com'un da dahil olduğu çeşitli siteleri yayınlayan Intervizyon Ltd. şirketini kurdu. Şirket halen Kadinvizyon.com gibi başka siteleri de yönetmektedir.

1998 - 2011 arasında Ulaştırma Bakanlığı tarafından kurulan İnternet Kurulu üyeliği yaptı. Devletin özel sektörü aldığı çeşitli komisyonlarda çalıştı. 2016'dan beri TOBB Telekom Meclisi üyesidir.

Nebil, Eylül 2001 yılında Birleşmis Milletler tarafından Türkiye'den seçilen başarılı iş kadınları arasında yer aldı (UNECE INCLUDES 9 TURKISH BUSINESSWOMEN ON ITS LIST).

2010-2013 arasında Türkiye Dijital Oyun Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı.

2011 - 2015 arasında 4 yıl Eutelsat Avrupa TV Ödüllerinde Jüri Üyeliği görevi aldı.

Türkiye İhracatçılar Merkezi dahil, çeşitli projelerde "Bilişim ve İletişim Sistemleri Danışmanlığı" vermektedir. Konusuyla ilgili olarak TV programlarına ya da konferanslara katılarak, konuşma yapmaktadır. Yazıları internet üzerinden turk-internet.com sitesinin yanısıra, yetkinreport.com, bilisimdergisi.org.tr, Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği Dergisi, 21.Yüzyıl Türkiye Enstitüsü, Güncel Hukuk Dergisi, Ankara Baro Dergisi, journo.com, Tüketiciler Birliği Etikett gibi çeşitli ortamlarda yayımlanıyor.

2014 yılından beri T24'te yazıyor.

Türk Telekom ve Turkcell konusunda araştırmaları ve uzmanlığı var. 2018 nisan ayında "Bitcoin ve Kripto Paralar" isimli ilk kitabı yayınlandı.

Detaylı bilgi için https://wiki-turk.com/fusun-sarp-nebil/ adresine bakabilirsiniz.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Neden bazı sitelere erişimde sıkıntı oldu?

Çeşitli hizmetler veren Cloudflare'i ülkemizde en çok "dDOS temizleme hizmetleri" ile biliyoruz. Trendyol'undan, Yemeksepetine, çeşitli gazetelerden, eksisozluğe, arabam.com'a kadar pek çok sayıda Türk web sitesi tarafından da kullanılıyor. Detayları Dağhan Uzgur'a sorduk

Trendyol "buybox" soruşturmasında, Rekabet Kurumu’na taahhüt metni sundu

İddiaya göre e-ticaret platformları, müşteriye gösterilecek satıcı konusuna daha doğrusu satıcılar arasında fiyatlara müdahale edebiliyor ve böylece son kullanıcının alım şartlarını etkiliyor

Avrupa endişeli, dikkatler denizaltı kabloları üzerinde

Denizaltı kablolar, uluslararası veri trafiğinin yaklaşık yüzde 99'unu taşıyan küresel internet bağlantısının omurgasını oluşturur. Bu kablolar, bulut bilişim, finansal işlemler ve medya akışı gibi hizmetleri etkinleştirerek küresel iletişim için kritik öneme sahip

"
"