22 Nisan 2015

Erdoğan'ın '4G'ye gerek yok 5G olsun' demesi ne anlama geliyor?

3G bu ülkeye dünyada ilk kurulan 3G networkten tam 9 sene sonra geldi

Evet Cumhurbaşkanı haklı; biz 4G için vakit kaybettik şimdiden tam 8 sene. Tabi 3G için de öyle. 3G bu ülkeye dünyada ilk kurulan 3G networkten tam 9 sene sonra geldi. ADSL de öyle geç geldi. Fiber de ve defalarca yazdığımız gibi fiber gelişemiyor. Ama 5G şu anda dünyada yok. Hatta daha ötesii, henüz herkes "şu olsun", "bu olsun" filan diyor ama 5G'nin ne olacağı konusundaki çalışmalar da yeni yeni başlıyor.

4G ihalesine 1 ay kalmışken[1], bu akşam Türk Telekom'un 175ci yılı kutlamalarına katılan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın sarfettiği şu sözler şaşkınlık yarattı:

"Dünya şu anda 5G'yi konuşuyor, biz 3G'deyiz. 4G ile zaman kaybetmemize gerek yok. İki yıl içerisinde Türkiye de 5G'ye geçmeli. Aksi takdirde Türkiye adeta 4G'li bir çöplük haline döner."

Ama 5G şu anda dünyada yok. Hatta daha ötesi, henüz herkes "şu olsun", "bu olsun" filan diyor ama 5G'nin ne olacağı konusundaki çalışmalar da yeni yeni başlıyor. 

5G Avrupa çalışmaları yani "5G'den neler beklemeliyiz?" konulu 18 proje için Avrupa'da 5G-PPP çalışmaları henüz 1 temmuz 2015'de başlayacak[2]. Bu grubun içinde ülkemizden Türk Telekom da bulunuyor. Aynı şekilde ABD'de aynı konulu çalışmalar yeni başlatılmış durumda[3]. 

Ama her 2 grubun da bize söylediği, 5G'de ilk kurulumların ancak 2020'de başlatılabileceği şeklinde. Bu belki 1-2 yıl kadar öne gelebilir ama o da günümüzden en az 3-4 sene sonraya işaret eder. 

Bunun anlamı ise 10 cu ekonomi olmaya yükseleceğim derken 17cilikten, 19cu ekonomiliğe düşen ülkemizin telekom alanında nal toplamaya devam etmesidir. 

Ama Cumhurbaşkanı 4G ihalesinin seçim sonrasına ertelenmesinden bahsediyor ise; bu iyi olabilir. Özellikle de, ülkemizin telekom sektründe geliştirdiği en yüksek teknoloji olan 4G Baz İstasyonu yani "Ulak" ve yeni teknoloji (LTE-Advance) için daha iyi bir şans olur[4].

5G Nedir?

5G için yukarıda dediğimiz gibi henüz konsensus sağlanmış durumda değil. Daha çok son zamanlarda duymuş olabileceğiniz "Şeylerin İnterneti (IoT - Internet of Things) mümkün hale gelecek. Yani buzdolabınızın kendi kendine eksikleri sipariş etmesi, falan ya da filan cihazın içindeki sensörün internete bağlanmış olup sizin tanımladığınız bir şeyleri yapıyor olması. Ya da başka bir örnek vermek gerekirse, stadyumda maç seyreden kalabalığın golü aynı anda cep telefonlarının ekranlarından ve yakından izlemesi de olabilir (bu şu andaki bant genişlikleri ile mümkün değil). 

Ancak 4G'yi atlamalı mıyız? Bu teknolojiler birbirinin üzerine konulan teknolojiler. 5G'nin 2020'lerde hayat geçeceği bir yana cevap bu nedenle ; hayır. Şimdi kısaca bakalım bu G'ler neydi? (Generation=nesil'in başharfi G)

1G = analog

2G = digital, ses

2.5G = veri eklendi (GPRS)

2.75G = daha hızlı veri (EDGE)

3G = sayısal ve paketli veri aktarma (WCDMA, EvDO)

3.5G daha hızlı veri (HSPA) (Türkiye'de kurulu olan)

4G = LTE kablosuz (wireless) ve daha geniş bant veri aktarımı

LTE-A bu sene sonunda pazara çıkacak (Release 11)

5G = henüz tanımlı değil.. Çok daha geniş ve çok daha fazla kişiye aynı anda ulaşmak.

Burayı tıklarsanız, Londra Belediye Başkanı Boris Johnson'ın "Londra 2020'de 5G için hazır" dediğini okuyacaksınız.

(Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, bizim İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş ise, bırakın 5G ya da 4G, şu andaki 3G için gerekli fiberlerin kazılmasına bile izin vermiyor. 2014'de tüm verilen yasal kazı izni kendi ifadelerine göre 17 Km. Yine Belediye tarafından GSM firmalarından metroya baz istasyonu koymak için fahiş fiyat istedikleri için telefonla görüşemiyoruz. Aradaki farkı görün. Dünya Belediye Başkanı olmak bu muymuş?)

Neyse, devam edelim.. Bu Londra haberinin altında da şu detayı göreceksiniz; "3G bugünün modern mobil çalışma ihtiyaçlarını karşılamaktan uzaktır. Kullanıcılar kullanımın çok olduğu saatlerde bazen düşük ve bazen de var olmayan erişim sorunu ile karşılaşmaktadırlar. 4G geniş bant olduğu için bu yaşanmayacaktır." Yani, "yönetici olmak var, yönetici olmak var".

4G'yi Atlamalı mıyız?

Geçen hafta cuma günü Savunma Sanayi Müsteşar Yardımcısı Orhan Öğe'nin çok konuşulan çıkışını okumuşsunuzdur. Öge'nin kızgınlığı bu alanda arka plandaki bir çekişmeye işaret ediyor (Bkz : 3-4 Milyar $'lık Hacime Hitap Eden Yerli Ürünü Savunan Müsteşar Yardımcısına BTK'dan Dava).

Müsteşar Yardımcısı Öğe'yi çileden çıkardığını düşündüğümüz konu; ülkemizin bu konuda ilk defa bir teknoloji üretmiş olması ama 4G ihalesinin bu ürünü beklemeden yapılması. 

Bu yerli teknoloji "ULAK" isimli bir "FemtoCell" ya da yeni adıyla "Küçük Hücre". Herkesin anlayacağı dille söylersek bir "4G Baz İstasyonu".

Son 5-10 yılda, ticaret, ihracat, sağlık, eğitim, güvenlik ile ilgili tüm konular mobil internetin üzerine geçiyor. Ekonomimizin 10culuğa yükselmesi yerine 17cilikten 19culuğa gerilemesinin nedenlerini araştırdınız mı? Belki de bulacağınız başlıca nedenlerden birisi budur yani "telekom altyapısının gecikmeli ve duraklamalı" yapılmasıdır. Aynen matbaa'daki gecikme gibi.

Çünkü yine buraya tıklarsanız, 4G'nin her şeyden önce "iş servisleri" için önemli olduğunun söylendiğini göreceksiniz. Maliyeti düşük, dengeli ve hızlı haberleşme ile video konferans gibi uygulamalar açısından önemli. Bunları başka bir kaynaktan gösteriyorum çünkü arka planda bu çekişme nedeniyle gözleri kararmış ve "4G gelse ne olacak ki" diyen uzmanları da şaşkınlıkla dinliyorum.

"4G'yi atlamak ve 5G'yi beklemek" gibi cümleler bu kadar kolay söylenmemeli, en azından bize nelere mal oluyor ayrıntılı ve karşılaştırmalı bir rapor hazırlamak lazım ama en azından güvenliğimizin bu kadar zayıf olmasına ve tasarruf edebileceğimiz bazı şeyleri pahalı yapmamıza neden olduğunu, dolayısıyla uluslararası rekabette de kaybettireceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Güvenlik konusunu çok yönlü anlatmak lazım ama burada tek bir yönünü hatırlatalım; 11 eylül sonrası ABD'de itfaiye, sağlık birimleri, polis arasında haberleşme krizi yaşandı. Çünkü bant genişliği eksikti. 2012'de bu 8 milyar $ yatırımla ve FirstNet adıyla bir network kuruldu. Bu sistemler ancak 4G gibi bir genişlik üzerinde kurulabiliyor. Gezi sonrasında polis ve devlete ait kurumlara şüphe ile bakıyoruz ama 1999 depremini de hatırlatalım. Savaş, afetler gibi durumlar açısından bu tür bir networke ihtiyaç var (Bkz : Firstnet.Gov).

Erdoğan'ın Sözlerinin Nedeni, Ekonomik Sıkıntı ve Fiber Alt Yapı Eksikliği Olabilir mi?

Dediğimiz gibi Erdoğan'ın sözleri şüpheyle karşılandı. Bu sözlerin nedeni de merak edildi. 

İddialardan birisi, operatör başına 3-4 milyar $ ve toplamda ilk bir kaç senede 15-20 milyar $ yatırım gerektirmesinin ekonomiye sıkıntı getireceği iddiası. Tabi eğer yabancı cihaz alınırsa. 

Ama bize göre, 4G konusundaki tartışmanın temelinde "Ulak" yani yerli teknoloji geliştirilmiş olması var. Aselsan-Argela-Netaş işbirliği ile 2013'den bu yana hazırlanan "ULAK" için pazara çıkma tarihini kasım 2015 olarak veriliyor. Bu baz istasyonunun prototipi'nin üretildiği ve yaz aylarında operatörlerde test çalışmalarına başlanacağı bildiriliyor[5].

Arkasından da Ulak'ın bağlanacağı network üzerinde de çalışıldığını öğreniyoruz. Giderek 5G çalışmalarında da yer alınacağı ve bu konuda geri kalınmayacağı bilgisi var.

Bu da bugünlerde 3-5, bir kaç yıl içinde 15-20 ve giderek 30-50 milyar $'lar bandında bir satış hacminden bahsedilmesi anlamına geliyor. Kavganın nerede olduğunu ve ne tür baskılar gelebileceğini anlayabiliyor musunuz?

Bu konuda dünyada henüz 4 üretici var (birisi ULAK). Dolayısıyla yabancı üreticiler, ihalenin milli ürün nedeniyle kendilerine kapatılacağı, Ulak ise, yabancı üreticilerin baskısı ile oyun dışı kalacağını düşünüyor (Orhan Öğe bir şeylere işaret ediyor. Dinlemek lazım, bugün hala Gartner bilmemkim şirketinin para alarak oluşturduğu listedeki üreticiden alacağım diyen kamu kurumları var, ve biz de "Gartner da nesi?", "Uzmanlığı kendinden menkul bir firmanın yetkisi nerden geliyor?", "Paralı liste de nesi?" diye şaşkınlık içindeyiz). 

ve... ihalenin 26 mayısa konulması[1] ULAK yakınlarında rahatsızlık yarattı. ARGE'ye önem verdiğini iddia eden bir hükümet, asıl hacmi yaratacak olan yerli ürünü kaale almadan seçim kaygusu ile hareket etmiş gibi gözüküyor.

Bu asıl hacim derken, sadece bugünün 3-4 milyar #'ını değil, yarının 25-30 milyar $'ını da değil ama dış ülkelere satabilme olanağını da düşünmek lazım. Ama kendi ülkesinde satamayan bir ürünün bir başka ülkede satma olasılığı sizce nedir?

Yoksa Telekom Sektörünü Engellemek mi?

Dün akşam, ihaleye 1 ay kala Tayyip Erdoğan'ın sözleri "4G'yi boşverin, 5G var" mealindeki sözlerine başka bir anlama da çekildi; "dinlemelerden bıkmış Erdoğan'ın telekom sektörünü engelleyerek mü kurtulmayı hedefliyor?" diye soranlar var.

Daha önceki bir yazımızdan hatırlayacaksınız, başka bir problem, altyapının hazır olmaması. Detaylarını "4G İhalesi Güzel ama Bu Fiber Altyapı ile Nasıl Olacak?" başlıklı yazımızda irdelemiştik.

"Altyapı neden engelleniyor?" derseniz.. Yeni değil. Son 5 yıldır İstanbul özeline bakalım, Fiber kazı izinleri durduruluyor[6]. Sadece Türk Telekom fiber kazı yapabiliyor (o da rekabet olmadığı için düşük).

Bu yıl başında BTK'nın yayınladığı 2 yönetmelik ise "lisans iptali" için zemin hazırladı. Telefon dinlemeleri ile başı dertte olan Erdoğan acaba telekom sektörü gelişmez ise bunlar olmaz mı sanıyor? [7]

Bu da olayın başka bir yönü. Erdoğan yönetiminde AKP'nin telekom sektörünü tekrardan "tekel" hale dönüştürdüğü bir sır değil. Türk Telekom'a bakın ; bugün ADSL'in % 90'ı ve sabit telefonların yine % 95'i filan onlarda. Yani BTK görevini yapmadı ya da yaptırılmadı. Sektör serbestleşemedi.

Güvenlik Milli Network ile Sağlanır

Ancak bunun bize kaybettirdiklerini yarın çocuklarımız / torunlarımız yaşayacak. Aynen Matbaa'nın kaybettirdiklerini bizim yaşadığımız gibi.

Diğer yandan bugün FuatAvni diye bir fenomen varsa, bunun bir nedeni networkümüzdeki açıklıklar olabilir. Örneğin Cisco firmasının ürünlerine ihraç edilmeden önce böcek konulduğunu Snowden belgeleri fotoğrafları ile ortaya koymuştu (Bkz: Ortaya Çıkan Fotoğraflar NSA'in Cisco Cihazlara Casus Parçaları Taktığını Gösteriyor.)

Bunu söylediğimizde, bize gülenler var; "Siber güvenlik hiçbir zaman mümkün değil. Bugüne kadar alınmış cihazların hepsini nasıl değiştireceksin." diyorlar. Biz de "hepsi değil ama bu işe bir yerden başlamak lazım" diyoruz. Doğrusu, Telekom sektörü tekele alınmakla değil, yerli network cihazları yaratarak güvenlik daha iyi bir yere gelebilir.

4G İhalesini Ne Zaman Yapmalı? - ULAK'ın Şansı Nedir

Orhan Öğe'ye hak verdiğim bir nokta "Devrim Arabası" benzetmesi. Filmine gidenleriniz varsa göreceksiniz, yabancı (filmde Amerikalı) kişilerin ziyaret ettiği Müsteşar, doğrudan ya da dolaylı olarak çeşit çeşit yorumlarda bulunuyor; mesela "üretmek, satın almaktan daha ucuz" ya da "bunu üretirsek, Amerika bize gerekli olan süttozunu satmayacakmış" ..mışmışmış..

Benzer duyumları ben de alıyorum. Özellikle bir önceki yazımla ilgili olarak; çok uluslu firmaların satış temsilcilerinin geçen yıl katıldığım TBD kurultayındaki ifadesini şöyle verelim; "Ben de Türküm, yerli üretim olsun isterim.. Ammmaaaa". 

Bunu başka konularda da çok duymuşssunuzdur bahse varım. Kısa vadeli menfaatler için, ülkemizin bugün geldiği durum bu. Bu ülke hepimizin. Yıllardır ihalelere yerli ürünleri ya da yerli yazılımları dışlattıran ifade bu; "kaç yıllık firma, yani onun teknolojisi bir tutulur mu?". Ama ben başka bir ifadeyi de hatırlatayım; "el elden üstündür". Bugünün en önemli firmalarının yaşı zaten 5-10 en fazla 15.

Yani başlamak lazım. Bir yerlerden. 

Orhan Öge'nin başka bir ifadesi "dinlemeler". Biz bunu daha önce yazdık, tam siber güvenlik zor (adam hattın bir yerine çengel atıp dinliyor) ama yine de elimizden geldiğince milli yapmanın sırası gelmedi mi?

4G halesi yapılmalı. Bu teknolojiler, "atlayarak daha yenisi alalım" yerine "tecrübemizi arttıralım" teknolojileri. Çünkü elimizin altında yerli bir ürün oluyor. Aselsan-Argela-Netaş işortaklığıyla 2013'de başlatılan ULAK projesi, önemli bir proje. Hatta bugünkü halinden yani "proje" olmaktan çıkarılıp, artık "şirket" ve "marka" haline getirilmesi gereken bir ürün.

[1] 4G İhalesi 26 Mayıs 2015'de Yapılacak

[2] 5G-PPP PHASE 1 PROJECTS

[3] 4G Americas and 5G PPP Announce Memorandum of Understanding for 5G 

[4] Yerli 4G Haberleşme Teknolojisi Ulak Tanıtıldı

[5] Tamamen Türk Yapımı İlk 4G Baz İstasyonu, ULAK, Testlere Hazır

[6] Telkoder: 4G’ye Geçiş İçin Fibere Yatırımın Artması Şart

[7] 2015'e Girerken, 5 Adımda - Türkiye'de Hükümetin Vatandaşlarını Takip İsteği Yükseliyor

Yazarın Diğer Yazıları

Neden bazı sitelere erişimde sıkıntı oldu?

Çeşitli hizmetler veren Cloudflare'i ülkemizde en çok "dDOS temizleme hizmetleri" ile biliyoruz. Trendyol'undan, Yemeksepetine, çeşitli gazetelerden, eksisozluğe, arabam.com'a kadar pek çok sayıda Türk web sitesi tarafından da kullanılıyor. Detayları Dağhan Uzgur'a sorduk

Trendyol "buybox" soruşturmasında, Rekabet Kurumu’na taahhüt metni sundu

İddiaya göre e-ticaret platformları, müşteriye gösterilecek satıcı konusuna daha doğrusu satıcılar arasında fiyatlara müdahale edebiliyor ve böylece son kullanıcının alım şartlarını etkiliyor

Avrupa endişeli, dikkatler denizaltı kabloları üzerinde

Denizaltı kablolar, uluslararası veri trafiğinin yaklaşık yüzde 99'unu taşıyan küresel internet bağlantısının omurgasını oluşturur. Bu kablolar, bulut bilişim, finansal işlemler ve medya akışı gibi hizmetleri etkinleştirerek küresel iletişim için kritik öneme sahip

"
"