30 Eylül 2013

Balkon konuşması yapan Başbakan'ın paketi sorunları çözecek mi?

Başbakan’ın açıkladığı “demokratikleşme paketine”, eğer bu paket demokrasinin önündeki bazı sınırlamaları kaldırmak amacıyla herhangi bir zamanda yapılmış herhangi bir paket olsaydı kim niçin eleştirmek ihtiyacı duyabilirdi ki?

Başbakan’ın açıkladığı “demokratikleşme paketine”, eğer bu paket demokrasinin önündeki bazı sınırlamaları kaldırmak amacıyla herhangi bir zamanda yapılmış herhangi bir paket olsaydı kim niçin eleştirmek ihtiyacı duyabilirdi ki? Ama durum öyle değil. Ülkedeki özgürlük taleplerinin, özellikle başta Kürtlerin, Alevilerin ve “laik kesimin”, “kimlik taleplerinin” yükselmiş bulunduğu bir dönemde, etrafımızdaki ülkelerde yaşanan üstelik de bu sorunlarla da bir biçimde ilgili “olağanüstü” konjonktürde bu paketin getirdiklerinin iç sorunların çözümünde yeterli olmayacağı aşikardır.

Başbakan’ın konuşmasında en ilginç noktalardan biri paketi açıklamadan önce bir “balkon konuşması” yapmış olmasıdır. Sanki kısa bir süre önce “tıksırıncaya kadar içsinler” diyerek ya da bir olayda “ölenlerin sünni vatandaşlarımız” olduğunu söyleyerek ve Gezi’den bu yana da “onlar” ve “biz” kelimeleriyle konuşan kendisi değilmiş gibi “bütün Türkiye’yi kucakladıkları” vurgusuyla konuşması ilginçti. Bunun Erdoğan’ın bütün bu olan bitenlerden ders çıkarmış olduğuna dair bir yeni işaret mi olduğu yoksa “Bizde seçim böyle olur yaa Hacivat!” diyerek yüzümüze çakılacak yeni bir tokat mı olduğu henüz belli değil.

İzlemeye devam…

 

Yazarın Diğer Yazıları

AKP’nin de Türkiyelileşmesi gerekmez mi?

Örneğin Başbakan’ın Ramazan günlerine denk gelen bir mitingde, mitinge gelenlere teşekkürlerini bildirirken, 'Hepiniz oruç oruç bu sıcakta buraya geldiniz beni dinliyorsunuz, o nedenle de konuşmamı kısa tutacağım' dediğinde, gelenlerin arasında gayrı Müslümlerin ya da ateistlerin olmayacağını nasıl varsayabiliyor?

Demokrasi paketi ve kültürel kimlikler

Bazı Avrupa ülkelerindehala örneğin Müslümanların yaşam tarzlarına müdahale anlamına gelen bazı sınırlamaların varlığını hatırlarsak böyle bir demokrasi hayaline ulaşmanın o kadar da kolay olmadığını anlarız

Devleti değiştirmeden iktidar olmak

Dünün bazı demokrat ve liberal aydınlarının Gezi olayından giderek sürekli bir sol eleştirisi yapıyor olmaları dikkat çekici