24 Eylül 2024

Hollywood’un lağım borusu patladı: Puff Diddy ve sapkın müritleri

Ünlü rapçi Diddy geçen hafta seks ticareti, alıkoyma, dayak, cinsel istismar ve suç örgütü oluşturma iddialarıyla tutuklandı. Diddy’nin düzenlediği çılgın partilerde politika, iş ve sanat dünyasından çok ünlü isimlere para karşılığı sapkın eğlenceler vaat ettiği iddia ediliyor. Hollywood’u ve müzik endüstrisini büyük bir telaş sarmış görünüyor. Tüm pislik ortalığa dökülürse yer yerinden oynar diyenler çoğunlukta

Sean John Combs (Puff Diddy)

O kadar berbat bir hikâye ki nereden, nasıl başlasam bilemiyorum.

Geçen hafta FBI Amerika’nın ve dünyanın en ünlü rap sanatçılarından biri olan Sean “Diddy” Combs’u, çıkış yaptığı zamanlardaki adıyla Puff Diddy’yi tutukladı.

Ama ne tutuklama…

Miami’deki malikanesini kamuflajlı adamlar uzun namlulu silahlarla bastı.

Havada helikopterler, dışarıda gazeteci ordusu, helikopter görüntülerinde yere yatırılan kelepçelenen insanlar…

Daha da saçması malikanedeki bir banyoda ele geçirilen ve Diddy’yi demir parmaklıklar ardına gönderilen sapkın seks partilerinde kullanıldığı iddia edilen yüzlerce litre “bebek yağı…”

Combs malikanede bulanamadı, New York’ta bir otelde ele geçirildi.

Suçlamalar inanılmaz.

Reşit olmayan kişilerle cinsel ilişkiye girmek, cinsel taciz, insan kaçırmak, sekse zorlamak ve merkezinde seks ticaretinin yer aldığı bir suç örgütü oluşturmak…

Üçüncü dalga #MeToo dalgası Hollywood’u vurdu

Özetle söylersek karşımızda Harvey Weinstein ve Jeffrey Epstein’dan sonra üçüncü dalga ve bu kez Hollywood’un pek çok bilinen aktörünün, şarkıcısının, müzisyeninin yer aldığı bir #MeToo vakası var.

Sean Combs, nam-ı diğer Diddy partileriyle meşhur bir isim.

Malikanesinde, yatında, bazen büyük bir oteli kapatarak birkaç gün süren uyuşturuculu, grup seksli partiler verdiği Hollywood’da bilinmeyen bir şey değil.

Yapılan bununla sınırlı olsa bu suç da değil. Kime ne?

Lakin şu anda ortaya saçılan suçlamalar bu partilerde reşit olmayan kadın ve erkek çocukların yer aldığı, kadın ve erkeklerin uyuşturulmak suretiyle rızaları dışında cinsel ilişkiye zorlandığı, hatta pazarlandığı, dayak yediği, cinsel istismara uğradığı yönünde.

“Meşhur” partilerin müdavimlerini korku sarmış durumda

Diddy’nin “meşhur” partilerinin müdavimleri ve hatta müptelaları arasında kimler yok ki?

Justin Bieber, Usher, Beyonce, Jay-Z, Cuba Gooding Jr, Drake, Meek Meel, Rick Ross, Ashton Kusher, Pink, Kim Kardashian, Kanye West

Puff Diddy ve Kim Kardashian

Bunlar “şimdilik” ortaya dökülen isimler.

Yolu Hollywood’a düşüp “star”lık mertebesine ulaşmış olup da bu partilere gitmeyen ünlü yok gibi aslında.

Şu anda Hollywood’da hemen herkes Diddy partilerinde görüntülerini sildirmekle meşgul.

Yıldızların özel avukatları 7/24 internetten içerik temizleme mesaisi yapıyor.

Lakin kim ne kadar suçlu, kim o partilerde ne yaptı henüz bilemiyoruz.

Ashton Kusher ve LeBron James’in “Hastasıyım Diddy partilerinin ama orada olanları anlatamam yoksa tutuklanırız valla” tadında videolarından anlıyoruz ki, zaten bu partilerde başından beri en iyimser yorumla “çok tuhaf” işler dönüyormuş.

“Freak Off” ya da kısaca FO partileri

Diddy’ye karşı soruşturmayı başlatan New York savcısı Damian Williams’ın açıklamalarından anlıyoruz ki bu partilerin bir de ismi varmış: “Freak off” ya da kısaca FO partileri.

Freak off sokak ağzında mastürbasyon yapmak, boşalmak yahut alışılagelmişin dışında vahşice seks yapmak anlamına geliyormuş.

Savcı Williams 17 Eylül’de davayla ilgili basına yaptığı açıklamada bu kelimeyi birkaç kez tekrar etti.

Savcının iddialarına göre Diddy bu partilerde katılımcıları sekse zorluyordu.

Erkekler erkeklerle sekse zorlanıyormuş

Heteroseksüel erkekler bu partilerde erkek seks işçileriyle cinsel ilişkiye girmeye zorlanıyor, Diddy tüm olan biteni kayıt altına alıyor ve daha sonra bu kayıtları “kurbanlarına” karşı teminat olarak kullanıyordu.

İddialara göre, bu partiler genellikle ketamin, ecstasy ve GHB gibi uyuşturucuları içeriyor, böylece kurbanların “itaatkâr ve uyumlu” olması sağlanıyordu.

Üstelik Diddy bunları sadece eğlenmek için yapmıyor, henüz ismini bilmediğimiz bazı iş insanlarına, bazı Hollywood yıldızlarına ve bazı politikacılara para karşılığı hizmet veren bir suç örgütünü yönetiyordu.

Peki kim bu insanlar?

Hangi ünlüler Diddy’nin paralı partilerine milyon dolarlar akıtıp sapkın cinsel dürtülerini çoluk çocuğu sekse zorlayarak tatmin etmek istedi?

İşte işin o kısmı şimdilik biraz karanlık. Fakat anlaşılan o ki, Kanada ve ABD’den bu partilere katılan çok ama çok üst düzey bazı isimleri korku sarmış durumda.

Pink ve Usher sosyal medya gönderilerini sildi

Pink ve Usher’ın olaylar patlak verdikten hemen sonra çok sayıda sosyal medya gönderisini silmesi “Hollywood’da Diddy temizliği başladı” olarak yorumlandı.

Ayrıca yine iş dünyasından ve politikacılardan arka arkaya gelen bazı istifa haberleri de sosyal medya kullanıcıları arasında Diddy korkusundan kaynaklı istifalar olarak algılandı.

Durum o kadar vahim bir halmiş vaziyette ki, bazı ünlü isimlerin ülkeden kaçmak için hazırlık yaptığı söyleniyor.

Derken bir de kitap çıktı ortaya

Buraya kadar bu ifrazatı bol hikâyenin ilk ayağını anlatmış oldum.

Bir de daha ikinci ayak var ki, o ilkinden de beter!

Şimdi o kısma gelelim…

Diddy’nin tutuklanmasıyla Hollywood çarşısının karışması yetmezmiş gibi ortaya bir de kitap çıktı.

İddiaya göre sadece altmış sayfalık bu kitabın yazarı Sean “Diddy” Combs’un eski asistanı ve üç çocuğunun annesi Kim Porter’dı.

Porter 2018 yılında zatürreden -yakınlarının iddiasına göre şüpheli bir şekilde- hayatını kaybetmiş fakat Diddy’yle yaşadıklarını anlattığı ve “Kim’in Kayıp Kelimeleri” ismiyle yayımlanan bu kitabı arkadaşları uygun bir zamanda yayımlamak üzere saklamışlardı.

Kim’in Kayıp Kelimeleri

Kitapta Porter 90’ların başından öldüğü yıla kadar geçen sürede yaşadığı ilişkileri, çok sayıda müzisyen ve yıldız isimle birlikteliklerini, çok eşli cinsel yaşamını anlatıyordu.

Ne tesadüf ki kitap 6 Eylül’de, Diddy’nin tutuklanmasından sadece 10 gün kadar önce yayımlanmıştı.

Kitapta yazılanlar New York eyalet savcısının iddialarını doğruluyordu.

Diddy sektördeki gücünü kullanıp erkekleri de kendiyle sekse zorluyordu

Kim Porter, Diddy’le birlikte çılgın bir cinsel yaşam sürdürdüklerini, eş değiştirme ve grup seks partileri yaptıklarını söylüyordu.

Hollywood’da çok ünlü bir aktör ve eşiyle birlikte eş değiştirme partisi yapmışlardı.

Eski eşine göre Diddy erkeklerle de cinsel ilişkiye giriyor ve bunun için müzik sektöründeki prestijini kullanıyordu.

O istemedikçe hip hop dünyasına girmek, bir albüm çıkarmak neredeyse imkansızdı.

Bol ödüllü bir yapımcı, sektöre hükmeden bir müzik imparatoru olarak “gangster” kılıklı ağır abi hip hop’çuları albüm yapmak için kendisiyle cinsel ilişkiye girmeye zorluyordu.

Kim Porter, Diddy’nin cinsel ilişkilerini kaydettiği video kasetleri yatak odasındaki kasasında bulmuş ve kocasından ayrılma planının bir parçası olarak kendine koruma sağlaması için birer kopyalarını çıkarmıştı.

Adı geçen “çocuk popstar” Justin Bieber mı?

Porter kasetlerin bazılarını “İçinde hiç beklemediğim şeyler vardı. Eşcinsel partiler bir yana, ama ‘daha önce Diddy’nin yapımcısı olduğu iki hip hop yıldızı’ ve ‘o zamanlar 18 yaşında olan bir popstar’ gibi genç çocuklarla ilişkiye girdiğini bilmiyordum” diye anlatıyordu.

18 yaşındaki popstar’ın Justin Bieber olabileceği iddiası sosyal medyada dillenmeye başlayınca ortalık karıştı.

Arşivlerden görüntüler bulundu, Bieber’ın uzun yıllar Sean “Diddy” Combs’un cinsel istismarına maruz kaldığına dair kanıtlar ortaya konmaya başlandı.

Justin Bieber ve Puff Diddy

Bieber hayranları delirdi.

Usher’ın Diddy’nin suç ortağı olduğu, hatta Bieber’ı Diddy’ye “getirenin” Usher olduğu iddia edildi.

Şimdilik iddialar bu şekilde.

Kim Porter’ın yazdığı kitabın otantikliği, kendine kopyaladığı kasetlerin savcılığın elinde olup olmadığı yahut orada değilse herhangi bir yerde bu kasetlerin birilerinin eline geçip geçmediği gibi sorular belirsizliğini koruyor.

Meselenin bir ayağı da siyasete, daha doğrusu Amerikan başkanlık seçimine sıçramış durumda.

Trump cephesi, Kamala Harris’in Diddy’le ilişkisini ortaya koyan fotoğraflar ve tweet’ler paylaşmaya başladı. Bunların bir çoğu sahte çıktı.

Trump destekçilerinin Monte Williams’ı Diddy’yle değiştirerek paylaştıkları sahte fotoğraf

Harris tarafından Trump-Diddy ikilisini bir arada gösteren onlarca fotoğrafla cevap verildi.

Kamala Harris destekçilerinin paylaştığı fotoğraflardan biri

Öyle anlaşılıyor ki, bu mesele çok uzun süre başta Amerika olmak üzere dünya medyasını meşgul edecek.

Hatta kimilerine göre bu davanın sonunda Hollywood asla eski Hollywood olmayacak.

Tüm taşlar yerinden oynayacak.

Dünya devi firmaların üst düzey yöneticileri, önemli politikacılar, dünya yıldızları tarihin çöplüğüne gönderilecek.

Ya da belki de bu kadar büyük bir temizliği kaldıramayacak olan eğlence endüstrisi davanın ince ince halı altına süpürülmesini sağlayacak ve aralarından birkaç ismi feda ederek bu badireyi atlatmayı deneyecek.

Bekleyip göreceğiz.

Eray Özer kimdir?

Eray Özer ODTÜ'de psikoloji okudu, sosyoloji hatmetti. Akabinde Bilgi Üniversitesi'nde yüksek lisans, Anadolu Üniversitesi'nde ise tez aşamasına takılan bir doktora ile akademik hayattan bir türlü elini eteğini çekemedi. Hatta iki yıl boyunca Kadir Has Üniversitesi'nde sosyoloji dersleri verdi.

Meslek hayatına Radikal Gazetesi'nde başladı, kısa süreli televizyon haberciliği deneyiminin ardından Doğuş Dergi Grubu'nda devam etti.

Son olarak ise Cumhuriyet hafta sonu eki Sokak'ı çıkaran ekipte yer aldı. Radikal, Birgün, Cumhuriyet ve Diken'de yazdı.

Yaklaşık dört sezondur devam eden bir podcast içeriği hazırlıyor. Buzdolabının tarihinden Yapay Zekâ'ya, Roman halkının hikâyesinden Kayıp Kıta Mu'ya birbirinden farklı konular hakkında hiç bilinmeyenlerin anlatıldığı "Yeni Haller" ismindeki podcast yayınına Spotify'dan veya tüm podcast uygulamalarından ulaşabilirsiniz.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Amazon’da satılan bir kitapla Lübnan’daki saldırının ne ilgisi olabilir?

Hamas’a yönelik The Gospel ve Lavender isimli yapay zekâ yazılımlarıyla planlanan saldırılar gibi, Lübnan saldırısı da bu siber saldırı uzmanı generalin sivil zaiyatı kale almaksızın hayata geçirdiği bir diğer “imza operasyonu” olarak geçti tarihe. Ardında on binlerce ölü, yüz binlerce yaralı ve bir kitap bırakarak görevinden ayrıldı general

Çağrı cihazlarının peşinde: Sıradaki durak Bulgaristan

Üç gündür bir casusluk filminin ortasında gibiyiz. Düğüm biraz yavaş da olsa çözülüyor. Macaristan'dan sonra sırada Bulgaristan var. Bir Norveçlinin Sofya'da kurduğu şirket çağrı cihazı alışverişinin ortasında gibi duruyor

Patlayıcılı çağrı cihazları nerede üretildi, cihazlara patlayıcı nasıl yerleştirildi?

Patlayan çağrı cihazlarını üreten Tayvanlı Gold Apollo, Avrupa'daki temsilci şirketi suçlamıştı. Budapeşte merkezli temsilci şirket ise "Biz üretim yapmıyoruz, sadece aracıyız" diye cevap verdi. Yeni patlamalar var, bu kez telsizler ve başka kablosuz cihazların patladığı söyleniyor. Tarihin en gizemli saldırısıyla karşı karşıyayız

"
"