Dış borçlarda borçluyu tam olarak görmek açısından toplam brüt dış borç tanımı kullanılır. Ülkemizde brüt dış borç stokunun bileşenleri de kamu sektörü, özel sektör ve TCMB’nin dış borçlarının toplamıdır. Dolayısıyla brüt dış borç stoku kamu sektörünün yanında aynı zamanda özel sektörün dış borçlarını da kapsar.
Brüt dış borç stoku 2017-2021 yılları arasında değişmedi, yaklaşık 450 milyar dolar düzeyinde kaldı. Temel nedeni, ekonomik istikrarsızlıklar, artan dolarizasyon, rekabetçi kur üzerinden işleyen Türkiye Ekonomi modeli kaynaklı özel sektörün dış borçlarındaki azalıştı. 2024 üç çeyreklik brüt dış borç stoku ise 525 milyar $ düzeyine ulaştı. Dış borç stokunun milli gelire oranı yüzde 40 civarında.
Kişi başı milli gelirdeki gelişmeler ise son yıllarda oldukça gerilimliydi. 2013 yılındaki kişi başı milli gelir düzeyine (12.500 $) tam on yıl sonra 2023’te ancak ulaştık. 2013 sonrası arka arkaya yedi yıl boyunca refah kaybı yaşadık. 2020 yılına gelindiğinde 2013 yılındaki kişi başı milli gelir yüzde 35 azalmıştı. 2024 yılı için kişi başı milli gelir öngörüsü 13 bin $ düzeyinde.
Aşağıdaki grafik, kişi başına düşen dış borcu $ bazında gösteriyor. 1989’da kişi başı dış borcumuz 750 $’dı ancak 2007’de 3.500 $’a yükseldi ve ardından küresel kriz sonrasında artmaya başladı.
Kişi başı milli gelir 2008 yılında 10.931 $’dı, 2009’da küresel krizin etkisiyle 8.980 $’a indi. Küresel kriz döneminde dış borcun milli gelire oranı da yüzde 35’ten 45’e çıktı. Bu kriz, kişi başı dış borç yükünü arttırıcı etki yaptı. Halk yoksullaşırken dış borç arttı.
2010-2017 yılları arasında döviz kuru istikrarlıydı, yaşam standardında yükseliş ortaya çıkıyordu. Ancak brüt dış borç stoku/GSYH oranı yüzde 40’tan yüzde 50’e yaklaştı ve böylece kişi başı dış borç yükü 3.500 $’dan 5.000 $’ın üzerine yükseldi. Bu dönemdeki dış borç stokuna en büyük katkı özel sektörden geldi. Toplam dış borcun üçte ikisi özel sektöründü.
Bu sektörün borcunu neden önemsemeliyiz? Özel sektörün dış borçları arasında Hazine garantili borçlar da yer alır, iç ve dış konjonktüre bağlı olarak özel sektör yükümlülüklerini gerçekleştirmediğinde özel sektör borcu, kamu borcu olarak toplumsallaşır.
Yukarıda bahsettiğim gibi brüt dış borç stokunun 2017 yılındaki düzeyi ile 2021 yılındaki düzeyi aynı kaldı. O nedenle söz konusu dönemde kişi başı dış borç yükü değişmeden kaldı. Ancak 2020 yılında kişi başı dış borç 5.240 $ civarına kadar yükseldi. Ardından hem dış borç stoku arttı hem de kişi başı milli gelirde oldukça sınırlı ilerleme kaydedildi. Sonuçta kişi başı dış borç 2024 itibariyle 6.100 $’ın üzerine çıkmış oldu.
Kişi başı dış borç ($)
Kaynak: 2008-2024 yılları arası nüfus bilgisi için TÜİK Adrese Dayalı Nüfus Kayıt
Sistemi Sonuçları, dış borç bilgileri için T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye Dış Borç İstatistikleri verileri kullanılarak hazırlanmıştır. 2024 verisi, 3 çeyrektir.
Birkaç yıl önce bir Fransız vatandaşının ülkesinin borçlarının finansmanına katkıda bulunmak amacıyla Fransız Hazine’sine 40 bin € tutarında bağışta bulunduğu haberi yayınlanmıştı. Bu bağışı yapmasındaki temel argüman, Fransız Sayıştayı tarafından yapılan kişi başına düşen kamu borcunun yaklaşık 40 bin € olduğu yönündeki açıklamasıydı.
Fransa, küresel krizden bu yana çok borçlu ülkeler arasında. 2008’den 2020’ye kadar kamu borcu/GSYH oranı giderek arttı ve Maastricht kriterlerini de ihlal ediyor. Ancak Fransa’da kişi başı milli gelir yaklaşık 40 bin $ ve kişi başı milli gelir uzun yıllardır hemen hemen hiç değişmiyor. Dünyada kişi başı milli gelir sıralamasında yukarılarda ve devlet borçlu olsa da halkın refah düzeyi yüksek.
Türkiye’de kişi başı milli gelirin seyrinden bahsettim. Eğer bir Türk vatandaşı, o Fransız gibi kendi payına düşen kamu borcunu ödemek isteseydi, 2013 yılında kendisine 7.300 $ ve 2018’de de 4.239 $ kalacaktı. 2024’te 6.900 $ kalması muhtemel. Ancak bir gerçek var ki; Türkiye’nin borçluluğu bitse de yaklaşık 13 bin $’lık kişi başı milli gelirimizle baş başa kalacağız.
Haberde adı geçen Fransız ise yaklaşık 40 bin $ ile kaldığı yerden devam edecek. Fransa’da dış borç ne kadar yüksek ve devlet ne kadar borçlu olsa da, vatandaşının hayat standardında bir düşüşün olmadığı belli. Ayrıca Fransa’nın tüm borçları kendi para biriminden (€) ve çoğu borç AB içinden düşük faiz oranıyla elde ediliyor, ek olarak CDS primi de düşük. Bir başka deyişle kamu borcunun kapatılması için haberde bahsedilen Fransız gibi panik yapılacak bir durum da gözükmüyor.
Her ne kadar tezat gibi dursa da görüldüğü gibi borçlu devlet / zengin halk olasılığı da mevcut.
Binhan Elif Yılmaz kimdir?
Binhan Elif Yılmaz, lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümünde, Yüksek Lisans ve Doktora eğitimlerini İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Maliye Teorisi Ana Bilim Dalında tamamladı.
Akademik hayatı 1997 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Maliye Teorisi Ana Bilim Dalında Araştırma Görevlisi olarak başlayan Binhan Elif Yılmaz, aynı Ana Bilim Dalında 2003 yılında Yardımcı Doçent, 2008 yılında Doçent, 2014 yılında Profesör oldu.
"Devlet Borçları ve Türkiye'de Borç Çıkmazı", "Türk Vergi Sistemi", "Maliye", "Küresel Kriz ve Avrupa'da Borç Çıkmazı", "Sosyal Güvenlik Ekonomisi", "Kamu Maliyesi" isimli standart kitaplarının yanında 100'ü aşkın Akademik çalışma ve ulusal/uluslararası kongrelerde sunulan bildiriler bulunmaktadır.
Binhan Elif Yılmaz Kamu Maliyesi, Maliye Politikası, Türk Vergi Sistemi, Devlet Borçları, Kamu Borç Yönetimi ve Uluslararası Borç Krizleri derslerini vermekte, TÜBİTAK, BAP destekli projeler yürütmektedir.
Çeşitli TV kanallarının ekonomi programlarına yorumlarıyla girmekta olan Binhan Elif Yılmaz, halen İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümünde profesör olarak görev yapmaktadır.
|