03 Eylül 2024

Ekonomide yavaşlamanın ötesi daralma

İyi haber, yavaşlama uzun sürmeyecek, kötü haber, daralıp durgunlaşacağız

Sürdürülebilir ekonomik büyüme ve onun refah arttırıcı etkilerini görmek gerekirken, bugün gelen büyüme verisi ile ikinci çeyrekte (nisan-mayıs-haziran) ekonomide yavaşlama kendini göstermiş oldu: Türkiye ekonomisi 2. çeyrekte yüzde 2,5 ve bir önceki çeyreğe göre yalnızca yüzde 0,1 büyüdü. Oysa 1. çeyrek büyüme oranı yüzde 5,3 ve bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,4'tü. Pandemide kapandığımız 2020 yılının 2. çeyreğinden bu yana gelen en kötü veri. Üçüncü çeyrekte ise daralmayı görme olasılığı çok yüksek.

Yavaşlama başta iktisadi faaliyet kollarında görülüyor, ek olarak sanayi ve dış ticaret kötülemiş durumda.

Tüketim yavaşladı, durmak üzere. "Program" hanehalkı üzerinde "çalışmış". Çünkü hanehalkı tüketimi 1. çeyrekte yüzde 7,3 artarken 2. çeyrekte yüzde 1,6 arttı. Kamu tüketimi de ilk çeyrekteki yüzde 3,9'dan 2. çeyrekte yüzde 0,7 düzeyine geriledi.

Talep tarihi düşük düzeylerde anlaşılan, enflasyon da aylık bazda artış seyrini devam ettiriyor. TÜİK'in Ağustos enflasyonu öncesi İTO Ücretliler geçinme endeksi verisi geldi. İstanbul enflasyonu aylık yüzde 1,73, yıllık yüzde 61,57. Talep düşüşü üretimi de etkileyecek boyuta gelmek üzere olsa da, gelir dağılımındaki bozulma sonucu yüksek talebe sahip önemli bir kesim var.

İktisadi faaliyet kollarına göre büyüme verisi şöyle: inşaat yüzde 6,5 (önceki yüzde 11,1), tarım yüzde 3,7 (önceki yüzde 4,6), bilgi-iletişim yüzde 3,4 (önceki yüzde 5,5), hizmetler yüzde 2,9 (önceki yüzde 4,3). Gayrimenkul faaliyetleri ile finans-sigortada önceki çeyreğe göre kısmi artış var.

Sıkı para politikasının krediye erişimi sınırlayıcı etkisi, hizmetler sektörü ve talep açısından baskılayıcı olmaya devam ediyor.

Sanayi ise yüzde 1,8 daralmış durumda, ilk çeyrekte yüzde 4,9'dan gelen yüksek düzeyde gerileme var. Bu haliyle sanayi, 2. çeyrek büyümesini yaklaşık yarım puan aşağıya çekmiş.

İhracat da yatay seyrederken (yüzde 0,0,4), ithalatta düşüş ortaya çıktı (yüzde -5,7).

TÜİK'ten üç büyüme verisine revizyon

TÜİK, daha önce yüzde 4,5 olarak açıkladığı 2023 büyüme verisini yüzde 5,1'e yükseltti. Bu haliyle OVP'nin gerçekleşme tahmini (yüzde 4,4) bir hayli aşılmış oldu, bir başka deyişle 2023'te Türkiye ekonomisinde OVP beklentilerinin üzerinde büyüme gerçekleşmiş oldu.

TÜİK ayrıca 2024 1. çeyrek büyüme verisini de yüzde 5,7'den yüzde 5,3'e revize etti. Bugün açıklanan 2024 2. çeyrek verisi ile Türkiye ekonomisi yıllık bazda yüzde 3,8 büyümüş oldu.

İyi haber, yavaşlama uzun sürmeyecek, kötü haber, daralıp durgunlaşacağız.

Sıkı para politikasının devam eden etkileri ve çalışan program ile üçüncü çeyrekte daralmaya hazır olalım. Ancak bir yandan da reel kesimin selektif düşük faizli kredi ve ihracatçının kur artışı beklentileri/talepleri var. Maliye politikası yeteri kadar sıkılaşmazken para politikasının sıkı duruşunu ne kadar sürdüreceği merak konusu.

Üçüncü çeyrekte iktisadi faaliyet kollarının bir kısmında eksi işaretleri görmek mümkün. İmalat sanayi kapasite kullanım oranı düşüyor ve işsizlik -ki özellikle geniş tanımlı işsizlik- oranı yükselişte. Yılın ikinci yarısında asgari ücret artmazken ve onun etrafındaki ücretlerde TÜİK'in açıkladığı enflasyona göre sınırlı artış ortaya çıkarken hanehalkı tüketiminin eksi bölgeye geçmesi kuvvetli bir olasılık.

Ekonomik büyüme refah artışının temeli olmakla beraber, fiziksel ve beşeri sermayeye yeni yatırımlar, inovatif üretim teknikleriyle performans artışı ve verimlilik olmazsa olmaz koşullar. Ancak hâlâ enflasyonla mücadele devrede ve program çalışırken bu koşulları sağlamayı bekleyemiyoruz.

Binhan Elif Yılmaz kimdir?

Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz, lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümünde, Yüksek Lisans ve Doktora eğitimlerini İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Maliye Teorisi Ana Bilim Dalında tamamladı.

Akademik hayatına 1997 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Maliye Teorisi Ana Bilim Dalında Araştırma Görevlisi olarak başlayan Binhan Elif Yılmaz, aynı Ana Bilim Dalında 2003 yılında Yardımcı Doçent, 2008 yılında Doçent, 2014 yılında Profesör oldu.

"Devlet Borçları ve Türkiye'de Borç Çıkmazı", "Türk Vergi Sistemi", "Maliye", "Küresel Kriz ve Avrupa'da Borç Çıkmazı", "Sosyal Güvenlik Ekonomisi", "Kamu Maliyesi" isimli başlıca kitaplarının yanında 100'ü aşkın akademik çalışması ve ulusal/uluslararası kongrelerde sunduğu bildirileri bulunmaktadır.

Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz Kamu Maliyesi, Maliye Politikası, Türk Vergi Sistemi, Devlet Borçları, Kamu Borç Yönetimi ve Uluslararası Borç Krizleri derslerini vermekte, TÜBİTAK, BAP destekli projeler yürütmektedir.

Çeşitli TV kanallarının ekonomi programlarına yorumlarıyla katılmakta olan Binhan Elif Yılmaz, halen İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümünde profesör olarak görev yapmaktadır.

Yazarın Diğer Yazıları

Ödenekler biterken 2024 bütçesinin son görünümü

Enflasyonla mücadelede sıkı para politikasının borç faizlerine etkisi, ihraç edilen tahvillerin cinsi ve vadesine göre uzun süre daha devam edebilir. Sonuç ne olursa olsun iç ve dış borçların söz konusu faiz ödemeleri sözleşmeden doğan zorunluluk nedeniyle ödenmek durumunda

Cari açığa pansuman

Türkiye’nin cari açık vererek büyüyen bir ekonomisinin olduğu gerçeği, üretim, dış ticaret gibi ekonominin tüm dinamikleriyle iyileşme ortaya çıkmadığı sürece değişmiyor

Beyaz yakadan emekliye, 2024’ün ekonomik zorluklarının etkileri

Ekonomik zorluklar ve enflasyon, tüketicilerin market alışveriş alışkanlıklarını ve harcama eğilimlerini etkiledi. Tüketiciler market alışverişlerinde fiyat odaklı davranarak tasarruf etme eğiliminde. Fiyat karşılaştırmaları yapan tüketiciler indirim kovalarken, marketlerde “marka sadakati”nin yerini fiyat almış durumda

"
"