“Demirören pazar payı azalan Total’i OYAK’a nasıl daha pahalıya sattı?” başlıklı dünkü yazıma OYAK’tan açıklama geldi. Önce kısa hatırlatma: Demirören Total’i 2016’da Fransızlardan 358 milyon dolara satın almış, dört yıl sonra yanına kendisine ait küçük M Oil’e de ekleyerek OYAK’a 450 milyon dolara satmıştı. Aradan geçen sürede Total’in Türkiye akaryakıt pazarındaki payı artmamış, yüzde 5.62’den yüzde 5.05’e inmişti. Kriz olduğu için toplam pazar da büyümemiş, yerinde saymıştı. Bu arada sektör kaynakları Demirören tarafından satın alındıktan sonra Total’in çok istasyon kaybettiğini, gidenlerin yerine kârsız istasyonların konulduğunu, bunun sonucunda sadece pazar payının değil kârın da gerilediğini söylüyordu. Bu koşullarda OYAK’ın 2 yıl önceki fiyatından daha yüksek bir bedel ödemesi tartışmaya çok açıktı...
OYAK yöneticilerinin yazımla ilgili görüşlerini öğrendim. Şöyle diyorlar:
- Total ve M Oil şirket devir süreçleri devam etmekte olup, ticari olarak şirket değerini açıklamamız uygun değildir. Bu bağlamda tüm analizlerin titizlikle yapıldığını ve detaylı inceleme sürecinde gerekli tüm hassasiyetin gösterildiğini belirtmeliyiz.
- Total‘in istasyon sayısında 2016 sonrasında azalma değil artış olmuştur.
- Demirören’in 2017 yılında Total‘i devralma fiyatı 358 milyon dolar değil 365 milyon dolardır.
- Haberde verilen pazar payı değerleri doğrudur ancak bizim yorumlamamız aşağıdaki şekildedir:
- -2017 yılı pazar payı yüzde 5.62 dir ancak Total’in Demirören Holding’e satışı 2016 yıl sonunda gerçekleşmiş olup, kapanış işlemleri 2017 Mart ayında tamamlanmıştır. Bu süreçte 2016 yıl sonunda yüzde 5.49 olan pazar payı 2017 yılında yüzde 5.62 ye yükselmiş, 2018 yılında da yüzde 5.56 olarak gerçekleşmiştir.
- -Şirketin yüzde 5.05 olarak verilen pazar payı (Güncel pazar payı kastediliyor. B.S), dağıtıcı lisans sahiplerine göre Kasım ayı değerini göstermekte olup 2019 tüm yıl etkisini yansıtmamaktadır. Ocak ayı değerine göre göreceli olarak düşen pazar payı, Temmuz ayı değerine göre göreceli yükselmiştir. Yıllık pazar payları EPDK’nın yayınladığı rapor çerçevesinde lisans sahiplerine göre yeniden oranlanacaktır.
- -Şirketlerin satın alma süreçlerinde telaffuz edilen rakamlar şirket değeridir. Şirket değeri yalnızca piyasa değerini içermemekte olup aynı zamanda net borç kalemlerini de içerir. Bu, uluslararası standartlarda ve sektör içerisindeki benzer alımlarda mukayese edilebilir olunmasını sağlar. Bu bağlamda şirketlerin borçluluk yapısının önceki alım süreci ile mukayese edilmesi kriterler bazında okurun yanlış yönlendirilmesine neden olabilir.
OYAK’ın yazımla ilgili görüşü böyle... Benim yazımın kaynağı EPDK verileri olduğu kadar akaryakıt sektörüydü ve sektörde Demirören’e geçtikten sonra Total’in kârlılığının düştüğü konuşuluyordu. Tüm veriler ışığında değerlendirmeyi okura bırakalım...