13 Temmuz 2024

Nice mutlu yıllara "Baron" Giorgio Armani

1975 yılında kendi adını vererek kurduğu markasından dev bir moda imparatorluğu yaratan Giorgio Armani, 90. yaşını kutluyor. Armani, kadın ve erkek giyim kodlarına getirdiği radikal yeniliklerle bir döneme imza atmıştı. Rahatlık, konfor gibi unsurları ön plana çıkararak kadınlara sunduğu "neo-şıklık" anlayışını erkek koleksiyonlarına da aktararak androjen ruhunu moda trendlerine kazandırmıştı

Signor Giorgio Armani

1980 yılında gösterime giren American Gigolo filminde başrol oynayan Richard Gere, iç çamaşırı ile verdiği pozlar kadar Armani imzalı kostümleri ile de ilgi çekmiş ve markanın küreselleşmesinde rol oynamıştı. Giorgio Armani, aynı yıl New York moda haftasına katılarak Amerika'ya çıkartma yapmış, o tarihten sonra hızla büyüyerek tüm dünyada tanınan bir markaya dönüşmüştü.

Armani'nin terzilik kodları, hareket kolaylığı sağlayan rahat volüm anlayışı ile tasarlanmış kostümler ve gömlek yerine sunulan aynı tonlardaki t-shirtler, tüy hafifliğindeki kaşmir kazaklardan oluşuyordu.

O güne dek süregelen kostüm-kravat anlayışını deviren Armani, pastel tonlar kullanarak yarattığı renk paleti ile de erkek giyim anlayışının değişiminde rol oynamıştı.

Armani'nin "sprezzazatura" anlayışı (İtalyanca şıklık), o yıllarda yükselişte olan "pret-a-porter"(hazır giyim) olgusunun Paris'teki "maksimalist" emsallerine göre daha yalın ve minimalist kodlar içeriyordu.

Mükemmel kuplarla kesilmiş ceket ve pantolonlardan oluşan kadın ve erkek siluetleri, androjen tarzını lüks sektörüne benimseterek Armani imzasının tescillenmesine neden olmuştu.

80'li yıllar, MTV kanalının doğması ile müziğin tüm disiplinleri etkilediği yıllar olarak tarihe geçmiştir.

Pop kültürün hüküm sürdüğü, seksi kadın imajı ile funky tarzı kodlarının iç içe geçtiği 80'li yılların başında, modanın merkezi Paris, materyalist eğilimden esinlenerek marka logolarının, abartılı aksesuarların ön plana çıkarıldığı bir döneme girmişti.

Thierry Mugler, Claude Montana gibi tasarımcıların yükselişte olduğu Jean Paul Gaultier'nin bomba gibi moda sahnesine düştüğü bir dönemde İtalya kendi markalarını yaratmaya başlamıştı.

Ancak aynı yıllarda ünlenen Grace Jones ve Boy George, estetik görüntüleri ile iki cinsin birbirlerinin yerine geçmiş algısını yaratmışlardı. Bu algının Giorgio Armani'nin marka kimliğini inşa etmesinde rol oynayarak androjen kodlarının doğmasına neden olduğunu düşünüyorum.

1981 yılında genç kitlelere ulaşmak amacı ile Emporio Armani, Armani Jeans koleksiyonlarını ve aynı yıl çocuklara yönelik Armani Junior logosunu da yaratarak imparatorluğunun ağlarını genişletmişti.

Giorgio Armani, 1988

Armani, saat, mücevher, aksesuar gibi moda paletine giren ürünleri ve mobilya, ev tekstili gibi yan ürün yelpazesi ile de lüks sektörünün saygın markalarından biri olarak günümüze kadar geliyor.

2005 yılında dünyanın en prestijli moda etkinliği olan Paris Haute Couture (Yüksek Terzilik) moda haftasına katılarak, Valentino'dan sonra sendika tarafından kabul edilen ikinci İtalyan markası olma ünvanını elde etti. 

1934 yılında İtalya'nın Emilia-Romagna bölgesindeki Piacenza şehrinde mütevazı Ermeni bir ailenin üç çocuğundan biri olarak dünyaya gelen Giorgio, çeşitli işlerde çalıştıktan sonra, 1975 yılında hayat arkadaşı Segio Galeotti ile markasını yaratmıştı. 

Giorgio Armani, dünyanın önemli moda referanslarından biri olan markasını yönetmeye devam eden ender figürlerden biri olarak yaşamını sürdürüyor.

Nice mutlu yıllara Signor Armani!

Mutlu hafta sonları.

Alex Akimoğlu kimdir?

Alex Akimoğlu, 1976 yılında Fransa'ya giderek Sorbonne Üniversitesi Fransızca ve Joffrin Byrs Akademisi moda tasarımcılığı bölümlerini bitirdi. Aynı zamanda École Supérieure de Journalisme'de (Gazetecllik Yüksek Okulu) öğrenim gördü.

Pierre Cardin, Jean Louis Scherrer ve Japon markası Hanae Mori'de tasarımcı olarak Paris ve Tokyo'da kariyerini sürdürdü.

London Kent University, İstanbul Ticaret Üniversitesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi moda tasarım bölümlerinde akademisyen olarak görev aldı.

Radikal gazetesinde başladığı moda yazarlığına (1997-2007), Referans gazetesinde “Moda Ekonomi” köşesinde (2009 - 2010), İstanbul Life m.o.d.a İstanbul köşesinde (2010 - 2019), ELLE Türkiye dergisinde ELLE Son Bakış köşesi ile devam etti.

2020 yılından beri T24'te yazıyor.

Yazarın Diğer Yazıları

LVMH Grubu, Paris 2024 Olimpiyatları'nı lüksün zirvesine taşıdı

Fransa'nın 100 yıl sonra tekrar ev sahibi olduğu Paris 2024 Olimpiyatları açılış törenini geleneksel kodlar dışına çıkarak yaratıcı ve gösterişli bir açılışa imza atması tüm dünyada heyecan yaratırken, birtakım eleştirilerin de ardı arkası kesilmiyor. 11 Ağustos'ta son bulacak olan Olimpiyat 2024, şimdiden kapanış seremonisine odaklanmış durumda

Paris, her zaman sanatın, modanın ve ışığın başkenti olarak anılacak

Paris, 100 yıl sonra tekrar Olimpiyatlar'a ev sahipliği yapmanın heyecanını yaşıyor. Tarihinde ilk kez stadyum dışı bir ortamda açılış yapan Olimpiyat etkinliği, Fransa'nın kendine özgü gösteri tasarlama kültürü ve estetik anlayışı ile olağanüstü bir açılış seremonisi gerçekleştirmiş oldu

Paris Olimpiyatları 2024 üniforma tasarımında altın madalyam şimdiden Moğolistan'a

Son yıllarda moda ve spor iş birliğinin zirveye çıkmış olması, Paris 2024 Olimpiyat Oyunları Açılış Töreni'ni ne katılacak olan ülke sporcularının kostüm tasarımlarına olan beklentinin de yüksek olmasına neden oldu. "Modanın Başkenti'' Paris'in ev sahibi şehir olması, tasarımcıları ve moda eleştirmenlerini heyecanlandırırken, Moğolistan ekibinin tören kostümü bir adım öne geçerek tam not aldı