25 Mayıs 2024

Cannes Film Festivali 2024: Yıldızların kırmızı halı defilesi

Kırmızı halı zincirinin son halkası olan Cannes Film Festivali 2024, bugün kapılarını kapatıyor. Birçok yeni filmin görücüye çıktığı festivalin gerçekleştiği Saray'ın ünlü merdivenleri, yine birbirinden medyatik isimlere ev sahipliği yaparak sinema ve moda dünyasını bir araya getirmiş oldu

1946 yılından beri, Fransa'nın güneyindeki Fransız Rivierası'nda bulunan Cannes şehrinde gerçekleşen sinema festivali, bir kez daha prestijli bir sinematografik haftaya ev sahipliği yapmış oldu.

Jüri başkanlığını Barbie filminin yönetmeni Greta Gerwig'in yaptığı festivalin jüri üyeleri arasında Ebru Ceylan da yer aldı. Kış Uykusu, Ahlât Ağacı ve Kuru Otlar Üstüne gibi Fransa'da yankı uyandırmış ve ödüllere layık görülmüş filmlerin senaristi olan Ceylan, eşi Nuri Bilge Ceylan'ın İklimler filmindeki oyunculuk gücü ile de ilgi çekmişti.

14-25 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşen festivalin yapıldığı Kongre Sarayı'nın simgesi haline gelen kırmızı halı ile kaplı ünlü merdivenleri, yıldız yağmuru ile bir kez daha renklenmiş oldu.

Her kırmızı halı etkinliğinde olduğu gibi, moda dünyasının prestijli markalarının gövde gösterisi yapmasına neden olan festivalde, 2024 yaz sezonunun trendlerinden olan düz hatlı payet işleme kostümlerin tercih edilmiş olduğunu gözlemledim.

Festival, Boucheron, Bulgari, Cartier gibi dev mücevher markalarının da rekabetine şahit oluyor. Kırmızı halıda boy gösteren ünlü yıldızların taşıdığı birbirinden ihtişamlı kostüm ve mücevherlerin değerli bir tanıtım aracı olduğu şüphesiz.

27 yıllık bir aradan sonra şehre gelen Amerikalı aktris Demi Moore, Armani Privé imzalı türkuaz tonlarındaki gece elbisesini tamamlayan turmalin taşı ve pırlantalardan tasarlanmış takıları ile muhteşem bir görüntü sergiledi.

Bir sinema sevdalısı olarak en sevdiğim aktrislerden biri olan Meryl Streep, 35 yıl sonra katıldığı festivalde Altın Palmiye Onur Ödülüne layık görüldü.

1988 yılında "Evil Angels'' (Günahkâr Melekler) filmi ile en iyi kadın oyuncu seçilen Streep, festivale Dior imzalı sade çizgilerdeki beyaz drapeli bir gece elbisesi ile katıldı. Rahat ve mütevazı hareketleri ile gerçek bir star olma olgusunun en iyi temsilcisi olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Meryl Streep

Paris'e manken olarak şansını aramaya geldiğinde ilk deflilerinden birini o yıllarda tasarımcılığını yaptığım Jean Louis Scherrer'de yapan, sonraları Fransa'nı First Lady'si olan Carla Bruni Sarkozy, doğallığı ile ilgi çeken bir diğer kişilik olarak projektörlerin vazgeçilmez figürlerinden biri şüphesiz.

Carla Bruni Sarkozy

Celine marka şampanya rengi tuvaleti ve Chopard markasının tasarımı olan zümrüt kolye ve yeşil kostümü ile iki ayrı gecede dakikalarca poz veren Bruni festivalin en güzel kadınlarından biri ilan ediyorum!

Beni 90'lı yıllardaki profesyonel tasarımcılık yıllarıma götüren diğer iki moda ikonu ise Vivienne Westwood imzalı beyaz şifon elbisesi ile Helena Christensen ve Naomi Campbell oldu. Festivallerin müdavimi olan mitik siyahi manken, 1996 yılında podyumda giydiği Chanel'in sanat eseri değerindeki muhteşem haute-couture tasarımını tekrar giyerek kırmızı halıda poz verdi. 

Naomi Campbell

Geçtiğimiz şubat ayında Türkiye'de vizyona giren ve birçok dalda Oscar'a layık görülen "The Poor Things" filminin Yunanlı yönetmeni Yorgos Lanthimos, yeni filmi "Kind of Kindless''in tanıtımı için festivale katıldı. Her iki filmde başrol oynayan Arizonalı aktris Emma Stone, Louis Vuitton imzalı elbisesi ve aynı markanın mücevherleri ile kırmızı halıda poz veren bir diğer star oldu.

Emma Stone

Harika çocuk Lantimos'un sınır tanımayan yaratıcılığına mükemmel performansı ile ayna olan Stone, kanımca yüzyılımın en güçlü aktrislerinden biri.

Mutlu hafta sonları.


TIKLAYIN | Poor Things: Klasizmle karışık fütürist bir eser

Alex Akimoğlu kimdir?

Alex Akimoğlu, 1976 yılında Fransa'ya giderek Sorbonne Üniversitesi Fransızca ve Joffrin Byrs Akademisi moda tasarımcılığı bölümlerini bitirdi. Aynı zamanda École Supérieure de Journalisme'de (Gazetecllik Yüksek Okulu) öğrenim gördü.

Pierre Cardin, Jean Louis Scherrer ve Japon markası Hanae Mori'de tasarımcı olarak Paris ve Tokyo'da kariyerini sürdürdü.

London Kent University, İstanbul Ticaret Üniversitesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi moda tasarım bölümlerinde akademisyen olarak görev aldı.

Radikal gazetesinde başladığı moda yazarlığına (1997-2007), Referans gazetesinde “Moda Ekonomi” köşesinde (2009 - 2010), İstanbul Life m.o.d.a İstanbul köşesinde (2010 - 2019), ELLE Türkiye dergisinde ELLE Son Bakış köşesi ile devam etti.

2020 yılından beri T24'te yazıyor.

Yazarın Diğer Yazıları

Moda imparatorluğunun paha biçilmez koltuğuna kim oturacak?

30 yıldan beri Chanel markasının tasarım bölümünde çalışan Karl Lagerfeld'in 2019 yılında aramızdan ayrılmasından sonra dizginleri eline alan Fransız tasarımcı Virginie Viard, görevinden ayrılıyor. Lüks dünyasının bu paha biçilmez değerdeki koltuk değişiminin kime nasip olacağı şimdilik açıklanmadı

Futbolcu mu, pop star mı?

Birbirine aykırı iki olgu olarak bilinen moda ve futbolun yakınlaşması, maskülenliğin sembolü olan stereotip futbolcu imajını mutasyona uğrattı. Lüks dünyasının dev markalarının tanıtım afişlerinde veya podyumlarında boy gösteren ünlü futbolcular, pop starlar kadar ilgi görüyor

2024'ün moda akımı Ladylike: Burjuva kadın imajının sokağa yansımış yeni versiyonu

Moda dünyasının 2024 yılı için biçtiği anahtar kelime, "Ladylike" olarak belirlendi. Geçtiğimiz yılın bombası "Quiet Luxury" (Sessiz Lüks) eğiliminin devamı olarak da nitelendirebileceğimiz bu yeni estetik algının genç jenerasyon üzerinde etkili olduğunu düşünüyorum