Yeni Akit Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan'ın "Saray'a giden CHP'li" haberi nedeniyle kendisini eleştiren İsmail Saymaz için Sözcü'ye geçerken kendisinden özür dilemesi şartını koştuğunu iddia etti.
Karahasanoğlu, "Özür dilenmiş ve İsmail Saymaz yazılara başlamış Hem yalan yaz. Hem de yalanını eleştirene, baskı kur, özür dilet..." düşüncesini dile getirdi.
"Batsın sizin 'Onur Kurulu'nuz!" başlıklı yazısında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin Yeni Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak'ı ihraç etmesine tepki gösteren Karahasanoğlu, "Rahmi Turan gibi böyle despot bir adamla, Dilipak aynı cemiyette nasıl bulunabilir ki?" ifadesini kullandı.
Karahasanoğlu yazısında şunları kaydetti:
Bakın bakalım, onur kalmış mı, o cemiyette? Kimden başlayayım?
“Ben sadece gazetecilik yaptım, Ha bir de eşim var, Danıştay üyesi” diyerek, sabit maaşlarından başka gelirleri olmayan Çölaşan’dan başlayayım.. Dünkü yazısında anlatıyor: 12 Eylül darbesi yapılmış. Binlerce insan cezaevine konulmuş. Bu beyefendi daha çömezlerden.. Ama darbeciler bunu parlatmak istiyor olmalılar ki.. Mamak Cezaevi’ne çağırmışlar.. Cezaevi içinde, fotoğraf çekme izni de çıkarmışlar.. Bundan sonrasındaki rezaleti, darbecilerle iş pişirmeyi, rezaletin zirvesini, Çölaşan’ın kendisinden öğrenelim:
“Mamak’a gittik. Orada görevli kurmay albaya sordum: ‘Albayım acaba başka gazetelere de izin verecek misiniz?’ Yanıt çok sevindirici olmuştu: ‘Sadece Milliyet olarak siz olacaksınız, merak etmeyin.’ Rahat bir nefes almıştım.”
Ahlaksızlığa bakın. Darbecilerle iş pişirmeye bakın.. Bugünlerde birilerine “Havuz medyası” diye ahlaksızca saldıranlardaki pişkinliğe bakın.. Devletin albayı.. Babasının çiftliğinde fotoğraf çektiriyormuş gibi sadece Çölaşan’a izin çıkarıyor.. Çölaşan da bileğinin hakkı ile bir şey kazanmış gibi, övünmekten duramıyor.. Bu darbecilerle iş pişiren Çölaşan’ın bulunduğu bir dernekte, Dilipak gibi onurlu bir gazetecinin ne işi olabilir? Geçiyorum bir başkasına..
Sözcü gazetesinde, Necati Doğru.. Yazısının başlığı, Maliye Bakanı ile kafa bulma çabası ile sarf ettiği bir ifade: “Mehdi gelecek! V çıkışı yapacak!” Yazının içini boşverin. Sonunda bir özür: “Dünkü yazımda, ‘Kuzey Kıbrıs Rum kesimi’ diye yanlış bir ifade geçti. Doğrusu ‘Güney Kıbrıs Rum kesimi’ olmalıydı. Özür dilerim.” Haydi Necati Doğru, Maliye Bakanı’na laf yetiştireyim, Tayyip Erdoğan’a laf yetiştireyim derken, Türk kesimini Rum kesimi yaptı. En çok sattığını iddia eden Sözcü gazetesinde bir tane aklı başında adam da mı yok ki, bu hali ile de o ifade çıkmış.. Bu Necati Doğru’nun da olduğu bir cemiyette bulunmak, Dilipak için zul değil midir?
Bir başkası, Rahmi Turan. Ahlaksız fotoğrafları yazdığı resimaltlarını daha önce yazdım.. Son vukuatı, İsmail Saymaz’a “çok çok özür dilerim” dedirtmesi.. “Külliye’de bir CHP’li iftirası sonrasında, İsmail Saymaz, Rahmi Turan’ı yalancılıkla suçlamış. Şimdi İsmail Saymaz Sözcü’ye geçerken, yılların gazeteci diye bize allandırılıp pullandırılan Rahmi Turan, şart koşmuş: “Benden özür dilesin”.. Özür dilenmiş ve İsmail Saymaz yazılara başlamış.. Hem yalan yaz. Hem de yalanını eleştirene, baskı kur, özür dilet.. Rahmi Turan gibi böyle despot bir adamla, Dilipak aynı cemiyette nasıl bulunabilir ki?
Sözcü’den devam edeyim. İki gün önce, Fazıl Say bu gazeteyi yalanlamıştı.. Daha üzerinden bir hafta geçmedi.. Patronu yurtdışında kaçak yaşayan Sözcü’yü, dün de CHP’nin İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu yalanladı.. Hem de Mustafa Kemal ile ilgili bir sözünden dolayı.. O tartışmaya ben girmeyeyim..
Yazının devamı için tıklayın
İsmail Saymaz'dan canlı yayında özür
Sözcü gazetesinde köşe yazılarına başlayan Saymaz, Halk TV'de katıldığı programda Turan'dan özür diledi. Saymaz, "Bundan aylar önce biliyorsunuz Rahmi Turan’ın kulis yazısından ötürü Türkiye’de işler bir hayli karışmıştı. 'Saray’a giden CHP’li' tartışması başlamıştı. Ben de o sırada CNN Türk’te, HaberTürk’te konuk olarak davet edildiğim programlarda sayın Rahmi Turan’ı eleştirirken haddimi aşan cümleler kurmuştum. Meslek büyüğü, duayen olduğunu gözetmeden kurduğum, sarfettiğim cümleler olmuştu. Bu hadsizlik. Gerekli olan bir şey. Olmaması gereken bir soğukluğa neden oldum. Rahmi Bey'i eleştirirken sert ifadeler kullanmıştım. Kendisinden özür dilerim gecikmiş bir özür. Yılmaz Özdil'le ilgili olarak bir yanlış anlaşılma olmuştu." dedi.
Saymaz, Turan'ı eleştirdiği paylaşımlarını da sildi.
TIKLAYIN | Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Abdurrahman Dilipak ve Mehmet Reşat Yiğiz'i üyelikten çıkardı