Tutuklu gazeteciler için Silivri Cezaevi önünde tutulan Umut Nöbeti’ne Avrupa Sosyalistler Partisi Başkanı Sergei Stanishev ve Sosyalist Enternasyonel Genel Sekreteri Luis Ayala, destek verdi.
Cihan Haber Ajansı’nın haberine göre, Can Dündar ve Erdem Gül’ü ziyaret etmelerine Adalet Bakanlığı tarafından izin verilmeyen PES üyeleri Silivri Cezaevi önünde açıklamalarda bulundu. Sergei Stanishev, Can Dündar ve Erdem Gül'ün sadece Türkiye'de değil, dünyada da destekçileri olduğunu söyledi.
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve gazetenin Ankara temsilcisi Erdem Gül ile görüşmelerine izin verilmeyen Avrupa Sosyalistler Partisi Başkanı Sergei Stanishev ve Sosyalist Enternasyonal Genel Sekreteri Luis Ayala, Silivri Cezaevi önünde basın açıklaması yaptı. Demokratik toplum için mücadele eden insanlarla dayanışmak adına Silivri Cezaevi'ne geldiklerini belirten, ''Sosyalist Enternasyonal Genel Sekreteri Luis Ayala, ''İki gerekçeyle buradayız. Birincisi Türkiye'ye ve Türk insanına dostluk mesajı göndermek için. Barış, özgürlükler ve haklar ajandasında ileri gitmek isteyen Türk halkı için. Bu nöbetler doğrultusunda CHP'nin iyi bir siyasi parti olduğuna inanıyoruz. Bugün ben ve Avrupa Sosyalistler Başkanı arkadaşım ile buradayız. Bu temel haklara destek vermek için buradayız. Demokratik bir toplum için mücadele eden insanlara dayanışma için buradayız. Can ve Erdem'e destek vermek için buraya geldik. Henüz 52 gündür iddianame hazırlanmadan içerideler” şeklinde konuştu.
Sergei Stanishev ise Can Dündar ve Erdem Gül'ün dünyada da destekçileri olduğunu belirterek, ''Avrupa sosyalistleri olarak Can ve Erdem'in durumunu daha başından itibaren çok yakından izliyoruz. Bu yüzden ben yol arkadaşımız sayın Ayala ile buraya geldim sağlam dayanışmamızı göstermek için burada olamaya karar verdik ve buradayız. Maalesef içeriye girmemize izin verilmedi, alınmadık içeriye ama biz yine de kendilerine moral ve destek için buraya geldik. Şunu bilsinler ki yalnız değiller, sadece Türkiye'de değil dünyada da destekçileri var. Biz aynı zamanda son günlerde akademisyenler üzerine konulmuş baskıyı da gündeme getiriyoruz. Barış isteyip şiddete karşı duran aydınlara yapılan baskıyı da gündeme getiriyoruz. Bu konuyu da yakından takip ediyor olacağız” ifadelerini kullandı.
Silivri önünde “Ey özgürlük” şarkısı
Ardından nöbeti Sanatçı Zülfü Livaneli, Belgesel Yapımcısı Nebil Özgentürk ve gazeteci Ali Kırca devraldı. Can Dündar ve Erdem Gül'ün yalnız olmadıklarını vurgulayan Zülfü Livaneli, gazeteciler için 'Ey özgürlük' türküsünü söyledi.
Can Dündar ve Erdem Gül'ün yalnız olmadıklarını belirten Zülfü Livaneli, “Can Dündar ve Erdem Gül için, dayanışma için, onların içeride unutulmadığını göstermek için buradayız. Biz zaten Türkiye'de yazarlar, çizerler, müzisyenler, sanatçılar olarak cezaevlerine alışkınız. Ya içerde ya dışarda olduk yıllarca. Arkadaşlarımız yalnız değil ve büyük bir haksızlık var. Daha önce Dünya ve Türkiye basınında yayınlanmış bir haberi tekrar haber yapmaktan dolayı tutuklu yargılanmak dünyanın hiçbir yerinde kabul edilebilecek bir şey değil” şeklinde konuştu.
Belgesel Yapımcısı Nebil Özgentürk ise şu ifadeleri kullandı: “Yaşar Kemal'in 'Hayat musluktan umut yaratmakdır' diye. Gerçekten bu sözü en çok hissettiğimiz günler yaşıyoruz. 6-7 aydır bir gazete manşeti duruyor ortada tek delil. Ve bizim arkadaşlarımız yargılanmıyorlar Can ve Erdem. Bu bile umudumuzu artırmalıyız devam ettirmemizin ispatı.”
Can ve Erdem'in tutukluluk hallerinin son bulmasını istediklerini belirten gazeteci Ali Kırca ise, “Türkiye'nin bu yoğun gündeminde Can ve Erdem'in burada tutuklu olduklarının unutulmaması için buradayız. Elbette özgür kalmalarını, tutukluluk hallerinin son bulmasını istiyoruz. Tutuksuz yargılamanın olmasına dair talebimiz hukukçular tarafından iletildi. Özellikle Can'ın yazmakta olduğunu bildiğimiz ve çok merakla beklediğimiz kitabını yazabilmesi için daktilo yada yazıcı bilgisayar talep ediyoruz. Yakınları ve avukatları dışında biz arkadaşlarına görüşme izni verilmesine dair talebimiz var” ifadelerini kullandı.
