Basına adaylarını tanıtan Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek, "Altı Ok'a sahip çıksınlar, Seyit Rıza değil Atatürk, Dersim değil Tunceli desinler, o zaman CHP'de birleşebiliriz" açıklamasında bulundu.
Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek gazetelerin yöneticileri ve yazarlarına verdiği akşam yemeğinde adaylarını tanıttı ve soruları yanıtladı.
Perinçek, “Altı Ok’a sahip çıkmaları halinde CHP’de birleşebileceklerini” belirtti. Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek “Türkiye’de demokratik haklar bakımından Kürt sorunu bitmiştir. Anadilde eğitim de mümkün değildir. Anadil tabi ki önemlidir. Kürtçe ile bilim yapmak mümkün değil. Kimya, fizik, hukuk, sosyoloji yapamazsınız. Ali okula git, Ayşe ip atla seviyesinde kalır.Bundan sonrası ayrı devlet talebidir ki o da Türkiye’yi dağıtır” görüşünü dile getirdi.
Perinçek’in gündemdeki konulara ilişkin sorulara verdiği yanıtlar şöyle:
‘CHP’liler Altı Oku sayamaz'
“CHP’li Kemalistlerle Atatürkçü gelenekten gelenlerle zaten , bizi destekliyorlar. Altı Ok’u kabul etsinler, sahip çıksınlar, Seyit Rıza değil Atatürk desinler Dersim değil Tunceli desinler o zaman CHP’de birleşiriz. 4 Eylül 1919’da Sivas’ta CHP’yi kuran ruhla beraber seçime gidilebilir Altı Ok’a biz sahip çıkıyoruz. (Altı Ok’u saydıktan sonra) Bakın ben Altı Ok’u sayıyorum. Vatan Partisi yöneticilerine de sorun bir çırpıda sayarlar ama CHP yöneticileri Altı Ok’u sayamazlar.”
‘Kürt sorunu bitti'
“Demokratik haklar açısından Kürt sorunu çözüldü, bitti. Kürtçe konuşmak yazmak. Kürtçe yayın radyo, televizyon. Bütün bu talepler karşılandı. Dolayısı ile Türkiye’de Kürt sorunu çözülmüştür, Kürt sorunu yoktur. ABD’nin bölücülük sorunu vardır. Bu talepler karşılandıktan sonra geriye ne kaldı devlet kurmaları bu da mümkün değildir. Bu Türkiye’yi dağıtır, parçalar. Türkiye’de Türk ve Kürt diye iki ayrı devlet çıkmaz, dağılma olur. Bu nedenle mümkün değildir. Anadilde eğitim de mümkün değildir. Anadil tabi ki önemlidir. Kürtçe ile bilim yapmak mümkün değil. Kimya, fizik, hukuk, sosyoloji yapamazsınız. Ali okula git, Ayşe ip atla seviyesinde kalır.”
Terör sorunun çözümü bağlamında silahlı kalkışmalar karşısında devletin yaptırım gücünü etkin biçimde kullanacaklarını belirten
Perinçek, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Vatan Partisi iktitadırına bundan sonrası için silahlı kalkışma ile vatanı bölmeye kalkanlar karşısında devletin yaptırınm gücü etkin biçimde kullanılacaktır. Buna ilişkin gerekli yasal düzenlemeler yapılacaktır. Bizim iktidarımızda Abdullah Öcalan kısa sürede TV’ye çıkacak ve ‘silahları bırakın’ çağrısı yapacaktır.”
‘Bölgede iş birliği yeter'
“ABD İran ile anlaştı, bizimle de anlaşmak zorunda. ABD Türkiye’ye ‘PKK’yı halledin’ diyecek. Çünkü projesi çökmüştür. Eğer Akdeniz’e Kürt koridoru açabilselerdi proje yürüyecekti ancak Suriye buna izin vermemiştir. Bölgede Tayyip Erdoğan’ın ayak basacağı yer kalmadı. Mısır’daki rejim yıkıldı Irak’ta ve Suriye’de durum ortada. Tunus’ta Atatürkçüler iktidara geldi. ABD İran ile anlaşmak zorunda kaldı. Türkiye ile de anlaşmak zorunda. Erdoğan’ın söylem değiştirme nedeni de budur. Son çıkışları mecburiyetindendir. Bölge ülkeleri biraraya gelirse ABD bir şey yapamaz. Türkiye, İran, Irak, Suriye birlikte olursa bölgede terörü bitirirler.”
“Güneydoğu’da biz de çalışıyoruz ve giderek güçleniyoruz. Hakkari’de ve Yüksekova’da Türk bayrakları ile mitingi yapacağız. PKK bölgede hem yığınak yapıyor hem halkı silahlandırıyor. Halka da hafif silahlar dağıtıyorlar. PKK’ya karşı da aşiretler silahlanıyor. Bunu tespit ediyoruz.”
“Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı beyannamede Türk adının Anayasa’dan çıkarılacağı vaat ediliyor. Çıkaramaz. Türk adını Anayasa’dan çıkarmaya kimsenin gücü yetmez. Tarihin en büyük milletlerden biri olan Türk milletinin üzerine Tayyip Erdoğan veya Ahmet Davutoğlu çizik atamaz.
‘AP’nin Ermeni kararı Ortaçağ’a dönüş’
Perinçek, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) aldığı “Ermeni Soykırımı” kararı üzerine dün Vatan Partisi İstanbul İl Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenledi. Kararın Ortaçağ’a dönüş anlamına geldiğini belirten Perinçek, “AP, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararını çiğniyor. Bunun da ötesinde, ceza hukukunun temeli olan ‘kanunsuz suç olmaz’ ilkesini ayaklar altına alıyor. Papa’nın fetvasından sonra AP de haçlı seferine katıldı. Avrupa Ortaçağ’a dönüyor” diye konuştu.
