Uluslararası Af Örgütü, ölüm cezasına mahkum edilen ve 19 Şubat’ta infaz edileceği belirtilen İranlı genç Saman Nasim ile ilgili yayımladığı açıklamada, yetkililerin suçu “itiraf ettirmek” için Nasim’e 97 gün boyunca uyguladıkları işkencelerin korkunç detaylarına da yer veriliyor.
Saman’ın infazına bir haftadan daha az bir süre kaldığını ve kaybedecek zamanın olmadığını ifade eden Uluslararası Af Örgütü Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktör Yardımcısı Hassiba Hadj Sahraoui, “Saman’ın infazı derhal durdurulmalı ve dosyası yeniden incelenmeli” diyor.
Şimdilerde 22 yaşında olan Saman Nasim, Uluslararası Af Örgütü’ne ulaştırılan bir mektubunda, “itiraf” kağıtlarının altına parmak basmaya zorlanmadan önce, küçük bir hücrede nasıl tutulduğunu ve sürekli olarak nasıl işkence gördüğünü bir mektup yazarak Uluslararası Af Örgütü'ne anlattı.
"İşkencenin seviyesi o kadar ağırdı ki, beni yürüyemeyecek hale getirdi"
Silahlı muhalif bir örgüte üye olmak ve devlete karşı silahlanmaktan hüküm giymesine yol açan eylemleri kabul etmeye zorlanan, o zamanlar 17 yaşında olan Saman, Uluslararası Af Örgütüne ulaştırılan mektupta uğradığı işkenceleri ise şöyle anlatıyor:
“İlk günlerde işkencenin seviyesi o kadar ağırdı ki, beni yürüyemeyecek hale getirdi. Bütün vücudum siyah ve mordu. Beni ellerimden ve ayaklarımdan saatlerce astılar. Bütün sorgulamalar ve işkenceler sırasında gözlerim bağlıydı, sorgulayan ve işkence eden memurları göremedim.”
Ne olmuştu?
Ocak 2012’de Saman, Kürt silahlı muhalif grubu Kürdistan Özgür Yaşam Partisi (PJAK) üyesi olduğu için “Allah’a düşmanlık” ve “dünyada ahlaksızlık" ve İran Devrim Muhafızları'na karşı silahlı eylemde bulunma suçlarından hüküm giydikten sonra Devrim Mahkemesi tarafından ölüm cezasına mahkum edildi.
Ağustos 2012’de, Yüksek Mahkeme ölüm cezasını geri çevirmiş ve hüküm giydiği suçların işlendiği tarihte Saman’ın 18 yaşının altında olduğu gerekçesiyle, yeniden yargılanmak üzere Saman’ın dosyasını alt mahkemeye gönderdi.
Ne var ki Saman, ceza mahkemesi tarafından Nisan 2013’de ölüm cezasına mahkum edildi. Yüksek Mahkeme bu ölüm cezasını Aralık 2013’de onadı. Cezaevi yetkilileri ise cezanın infazı için 19 Şubat tarihinin belirlendiği konusunda Saman’ı sözlü olarak bilgilendirdi.
İran’ın kişileri ölüm cezasına mahkum etmeden evvel suçu “itiraf ettirmek” için işkence yapma pratiğinin derhal son bulması gerektiğini vurgulayan Hassiba Hadj Sajraoui, “Suçun işlendiği iddia edilen vakitte çocuk olan birine ölüm cezasına mahkum etmek, İran’ın uygulamayı taahhüt ettiği uluslararası insan haklarına aykırıdır” diyor.
