Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın düşürülen Rus uçağı ile ilgili 'özür mektubu' göndermesiyle başlayan Rusya ile 'normalleşme' süreci, etkisini Suriye konusunda göstermeye başladı. Türkiye'nin Suriye’nin Azez-Cerablus hattında kurulması için ABD ile anlaşamadığı tampon bölge, Rusya, İran ve Türkiye'nin diyaloğuyla hayata geçirilmek üzere olduğu iddia edildi. Rusya tarafından hazırlandığı ileri sürülen planda, mültecilerin tampon bölgeye yerleştirilmesine ve Kuzey Suriye'nin IŞİD'den temizlenmesine ilişkin maddelerin yer aldığı belirtildi.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'a bağlı rejim güçleri, geçen hafta içinde ABD desteğiyle Menbiç'i IŞİD'den kurtardıktan sonra Al- Bab'a harekât düzenlemek üzere askeri konsey kuran YPG liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri'ni uçak bombardımanına tutmuştu. Akşam gazetesinden Mahmut Gürer'in haberine göre, Rusya tarafından 3 adımlı Suriye planı hazırlandı.
Planda şu adımlar yer alıyor:
IŞİD, Kuzey Suriye'den temizlenecek
- Kuzey Suriye'de Cerablus ile Azez arasındaki bölge, Türkiye ve Rusya'nın iş birliğiyle IŞİD unsurlarından tamamen temizlenecek.
- Türkiye’deki sığınmacılar, bu hatta oluşturulacak bölgeye 2 yıl içinde yerleştirilecekler.
- Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması şartıyla "merkezi idaresi güçlü, federatif yönetim" formülü önerilecek ve Suriye'deki etnik ve mezhepsel kimlikleri dışlamayan geçiş sürecine ilişkin takvim hazırlanacak. Kaynaklar, Rusya-Türkiye-İran arasında gerçekleşmesi beklenen temasların, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’in pazartesi günü başlayacak Ankara ziyaretinin sonuçlarına göre netlik kazanacağını dile getirdiler.
15 temmuz sonrası gerilim arttı
ABD'nin PKK'nın Suriye kolu PYD'ye açık destek vermesi ve Türkiye'nin bu konudaki rahatsızlığına rağmen bu desteğini sonlandırmamasına dikkat çeken kaynaklar, Ankara-Washington hattındaki gerilimin darbe girişiminin planlayıcısı olduğu ileri sürülen Fethullah Gülen'in iadesi konusunda en üst seviyeye çıktığını vurguladılar.
Bu gerilimle eşzamanlı gelişen Ankara-Moskova yakınlaşmasının, Erdoğan ile Rus lider Vladimir Putin görüşmesinde de gündeme gelen "Suriye krizinin çözümü için Rusya-Türkiye-İran mekanizması" formülünü güçlendirdiği belirtiliyor. Bu formüle Suudi Arabistan'ın dahil edilmesinin, poztif etki yapacağı da değerlendiriliyor.
Biden’in çantasında ne var?
Ankara, ABD ile Cerablus-Mare hattında bir tampon bölge oluşturulması yönünde çalışıyordu. Joe Biden’in ziyaretinde de Washington’ın Ankara’ya verdiği, “PYD’nin Menbiç’in temizlenmesinin ardından kentten çekilerek yönetimi Suriye Ulusal Koalisyonu’na devredeceği” taahhüdünün gündeme geleceği vurgulanıyor. ABD’nin bu konuda yapacağı değerlendirme de Ankara’nın Rusya-İran hattı ile yakınlaşması konusunda önemli bir değerlendirme unsuru olacak.
İlk önce tam ateşkes
Suriye’de çözüm için yeni bir mekanizma oluşturulması konusu; askeri, diplomatik ve istihbarat yetkililerinden oluşan Türk heyetinin geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği Moskova ziyaretinde de ele alındı. Moskova heyeti bu toplantılarda, Suriye’de ortak çözüm için hazırlıklarını sürdürdüğü planın taslağını Türk tarafıyla da paylaştı. Ankara ise Suriye'de ilk önce “tam ateşkes” sağlanması konusundaki yaklaşımını iletti. Mekanizmaya Suudi Arabistan da dahil edilebilir.