Tüketiciler Derneği (TÜDER) Genel Başkanı Aydın Ağaoğlu, kredi kartıyla taksitli alışveriş sınırlamasının piyasalarda cep telefonu, tablet bilgisayar ve laptop gibi ürünlerin taksitle satılamayacağı şeklinde algı yarattığına işaret ederek, "Bu değişiklik, telekomünikasyon sektöründe taksitleri engellemiş, elektronik cihaz, beyaz eşya ve mobilyada her türlü kredi kartı alışverişlerinde 9 taksit sınırlaması getirmiştir" dedi.
Ağaoğlu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) dün Resmi Gazete'de yer alan "Banka Kartları ve Kredi Kartları Hakkında Yönetmeliğe" göre, kredi kartlarıyla gerçekleştirilecek altın ve telekomünikasyonla ilgili harcamalarda taksit yapılamayacağını anımsattı.
"Kredi kartıyla taksitli alışveriş sınırlaması, piyasalarda cep telefonu, tablet bilgisayar ve laptop gibi ürünlerin taksitle satılamayacağı şeklinde algı yarattı" diyen Ağaoğlu, tüketicilerde panik oluştuğunu söyledi.
"Resmi Gazete'de yer alan değişiklik, telekomünikasyon sektöründetaksitleri engellemiş, elektronik cihaz, beyaz eşya ve mobilyada her türlü kredi kartı alışverişlerinde 9 taksit sınırlaması getirmiştir" ifadesini kullanan
Ağaoğlu, kredi kartıyla alışverişlerde taksit sayısının 9'u geçemeyeceğini kaydetti.
Ağaoğlu, telekomünikasyon sektöründe taksidin yasaklanması nedeniyle cep telefonu operatörleri, internet servis sağlayıcıları, uydu-televizyon hizmeti sunan ve elektronik haberleşme sektöründe faaliyet gösteren firmaların taksitli satış gerçekleştiremeyeceğine işaret ederek, tüketicilerin cep veya internet aboneliğinde 24 ve 12 aylık taksitlerle abone yapılamayacağını vurguladı.
'Tüketiciler gelir düzeyine göre borçlanmalı'
Ağaoğlu, otomobil alacak vatandaşların 1 Şubat'tan itibaren 50 binliranın altındaki alımları için yüzde 30, üzerindeki alımlar için yüzde 50 öz kaynak koyacaklarını dile getirdi.
Ağaoğlu, şunları söyledi:
"40 bin liralık otomobil alacak tüketici, 12 bin lirasını kendi verecek, 28 bin lirası için bankadan kredi kullanabilecek, bu kredinin vadesi de 48 ayı geçemeyecek. 96 bin liralık otomobil alınacaksa tüketici 48 bin lirasını kendi verecek, diğer 48 bin lirayı da 48 ayı geçmeyen vadede bankaya borçlanabilecek. Tüketicilerin bu tür yasal düzenlemelere gerek kalmadan borçlanmalarını gelir düzeyine göre yapmaları, yüksek borç altına girip geleceklerini ipotek ettirmemeleri, zorunlu ihtiyaçlarını gücü oranında karşılamaları gerekiyor.
Gerek telekomünikasyon gerekse bankacılık sektörüne getirilen bu kısıtlamaların aşılması için birtakım yöntemler geliştirilebileceğinden endişe duyuyoruz. Tek taksitle yapılan bir alışveriş, banka tarafından ayrıca taksitlendirilebilmektedir. Burada kamu otoritesinin yapmak istediği, harcamaları kıstırmak ve böylelikle tasarrufa yöneltmek.
Oysa bankanın cep telefonuna mesaj gönderip tekrar taksitlendirme yapması, bu amacı rayından saptırır."
