Gezi Parkı olaylarında hayatını kaybeden Abdullah Cömert için Hatay Armutlu’da 9 Eylül’de yapılan anma etkinliğine katılan, polis müdahalesi sırasında henüz belirlenemeyen bir nedenle hayatını kaybeden Ahmet Atakan ile ilgili bir açıklama da Hatay Halkevi Başkanı Eylem Mansuroğu’dan geldi.
Mansuroğu açıklamasında, Ahmet Atakan bir düğünde, kahvede, piknikte ya da sokakta yürürken kendiliğinden ölmemiştir. Ahmet Atakan saatler süren gaz saldırısı sırasında ölmüştür. Bu kendiliğinden değil bir dış müdahalenin aracılık ettiği bir ölümdür. Bu ölüm bu nedenle “öldürülmedir” ve sorumlusu da “polis”tir ve polise saldırı emrini veren yetkililerdir” ifadelerini kullandı.
31 Mayıs tarihinden beri şiddetin her türlü biçimiyle yüz yüze kalan kentimiz 3 yiğit evladını bu süreçte kaybetmiştir. Abdullah Cömert ve Ali İsmail Korkmaz’ın ardından 9 Eylül gece yarısından sonra da Ahmet Atakan kardeşimizi kaybettik. Ahmet Atakan 23 yaşında pırıl pırıl bir genç iken polis saldırılarıyla her gece yüz yüze olan Armutlu’da, yine bir polis saldırısı sonucu hayatını kaybetmiştir. Kamuoyunda Ahmet Atakan’ın ölümü üzerine yürüyen spekülasyon neredeyse kaybettiğimiz arkadaşımızın ölümü gerçeğinin üzerini örtecek hale gelmiş, acımızı daha da artırmıştır.
Durum bellidir.
09 Eylül günü saat 20.00’de Abdullah Cömert arkadaşımızın anması ve yanı başımızda bir tehlike olarak duran Suriye’ye müdahale edilmesi olasılığını protesto etmek için toplandık. Abdullah Cömert anmasını yaptıktan sonra halkın yürüyüşü gerçekleşmiş ve eylem tamamlanmak üzereyken polis saldırısı ile karşılaştık.
Bu saatten sonra, Armutlu semtinin ara sokakları dâhil olmak üzere, süren yoğun gaz bombası ve tazyikli kimyasal su ile polis saldırısı saatlerce sürmüştür.Her bir yurttaşımız en tabi demokratik hakkının kullanılmasına yönelen polis saldırısından ve şiddetinin etkilerinden korunmak için önlem almaktadır. Evlerin içine kadar gaz bombası atarak gösterilen vahşet saatlere sürmüştür.
Saat 01.00 civarı Armutlu Gündüz caddesine polis akrep adı verilen araçlarla ve yoğun gaz bombardımanı ile girmiştir. Bu anlarda meydana gelen öldürmenin nedeni asıl olarak bu saldırıdır. Gaz bulutlarının ortasında Ahmet Atakan arkadaşımızın yerde sırtüstü halde, yattığı görülmüş ve hemen yanına gidilmiştir. Yanına gidildiğinde başından yoğun kan geldiği görülmüştür. Hemen hastaneye kaldırılmış ve ölüm haberi hastanede alınmıştır.
İlk olarak götürüldüğü Doğu Akdeniz Hastanesinde düzenlenen adli raporda gerekse daha sonra sevk edildiği Adana Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen ön raporda sol kulağının arka tarafında künt travmanın mevcut olduğu tespit edilmiştir. İster yüksek bir yerde isterse yerde olsun, gaz kapsülü ile kafasından yaralandığı açıktır.
Basına yansıyan düşme görüntüleri de bilinci yerinde olmayan bir insanın düştüğü izlenimi vermektedir.
Ahmet Atakan düğünde öldürülmedi
Hatay Valiliğinin sabah 09.45 de yaptığı açıklamasıyla, Ahmet Atakan arkadaşımızın “yüksek bir yerden düşerek öldüğü”ne dair Valilik kendi kanısını kamuoyuyla paylaşmış ve Ahmet Atakan otopsiye dahi alınmadan “kamu otoritesinin” sorumluluğunu üzerinden atarak eylemcileri suçlayan bir kampanya haline dönüştürmeye çalışmıştır.
Ahmet Atakan bir düğünde, kahvede, piknikte ya da sokakta yürürken kendiliğinden ölmemiştir. Ahmet Atakan saatler süren gaz saldırısı sırasında ölmüştür. Bu kendiliğinden değil bir dış müdahalenin aracılık ettiği bir ölümdür. Bu ölüm bu nedenle “öldürülmedir” ve sorumlusu da “polis”tir ve polise saldırı emrini veren yetkililerdir.
İnsanımızın ölümüne, mezhepsel kışkırtma yayarak halkın kendi içinde birbirine düşman edilmesine, polis şiddetinin iktidarın sorumluluğu ile artarak devam etmesine izin vermeyeceğiz. Sorumluları derhal istifa etmeye çağırıyoruz.
