Politika

Faruk Bildirici'nin Meclis toplantısı üyelik düşürme nedeni sayılmıştı; RTÜK Başkanı'nın AKP Genel Merkezi ziyareti 'siyasi faaliyet' sayılmadı

RTÜK Başkanı, AKP MKYK Üyesi Vedat Demiröz ile AKP Genel Merkezi'nde çekildiği fotoğrafı sosyal medyadan paylaşmıştı

01 Kasım 2019 15:07

T24 Haber Merkezi

CHP kontenjanından RTÜK üyesi olan Faruk Bildirici, üyeliğinin düşürülmesi kararı hakkında yürütmenin durdurulması ve sonrasında iptal edilmesi için mahkemeye başvurdu. Bildirici başvurusunda üyeliğinin düşürülmesine gerekçe olarak gösterilen “Üst Kurul üyesi olarak TBMM’de basın toplantısı yapması nedeniyle tarafsızlığı ihlal ettiği” iddiasına da yanıt verdi.  RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in RTÜK’ün görev alanıyla ilgili alanlarda faaliyet göstermekte olan “TÜRKSAT Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme Anonim Şirketi” ile “Basın İlan Kurumu”nda görev alıyor olması nedeniyle üyeliğinin düşürülmesi yönünde TBMM’ye başvuru yaptığını hatırlatan Bildirici, kendisinin TBMM’de düzenlediği toplantının tarafsızlığa aykırı bulunduğunu ancak RTÜK Başkanı’nın AKP Genel Merkezi’nde parti yöneticisi Vedat Demiröz ile fotoğraf çektirmesi, parti bayrağı da bulunan fotoğrafı paylaşmasının ‘siyasi faaliyet’ olarak sayılmadığını kaydetti. Bildirici ayrıca dilekçesinde “Sürekli iktidar partisi milletvekilleri ve yöneticileri ile çekilen fotoğraflarını sosyal medya hesabından ve RTÜK’ün kurumsal web sayfasından yayınlaması da bu bakımdan dikkat çekicidir” ifadesini kullandı.

TIKLAYIN - Faruk Bildirici'den RTÜK üyeliğinin düşürülmesi hakkında yürütmeyi durdurma başvurusu

Ebubekir Şahin’in ve RTÜK’ün Twitter hesabından konuya ilişkin yapılan bazı paylaşımlar şöyle:  

Faruk Bildirici'den RTÜK üyeliğinin düşürülmesi hakkında yürütmeyi durdurma başvurusu

Faruk Bildirici’nin RTÜK üyeliğinin düşürülmesi nedeniyle yaptığı başvuruda ‘siyasi faaliyet’ iddialarına yönelik şu ifadeleri kullandı:

"11 Eylül 2019 tarihinde RTÜK Başkanlığına sonra da TBMM Başkanlığına dilekçeyle başvurarak RTÜK Başkanı olarak üyelikle bağdaşmayan görevleri kabul ettiği gerekçesiyle Ebubekir ŞAHİN’in görevden çekilmiş sayılması için gereğinin yapılmasını talep ettim. RTÜK üyesi olarak, üyelikle bağdaşmayan işlerle ilgili tespitimi RTÜK üyelerini seçen TBMM’ye başvurarak bildirmem ve gereğinin yapılmasını istemem tamamen hukuka uygun ve yerinde olduğu gibi ve bu önemli konuyu alenileştirerek kamuoyunun bilgilendirilmesi amacıyla basına açıklama yapmam için TBMM’den daha uygun bir yer düşünülemez. Kürsüden RTÜK Üyesi Faruk Bildirici olarak yaptığım açıklama siyasi bir parti ile ilişkilendirilebilecek bir konu değil, tamamen kamu yararı ve hukuka uygunluk kriterlerinin gözetilmesi için yapılan bir çağrıdır.

 Kaldı ki söz konusu basın açıklamasında RTÜK Başkanı olarak Ebubekir ŞAHİN’in RTÜK’ün görev alanıyla ilgili alanlarda faaliyet göstermekte olan “TÜRKSAT Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme Anonim Şirketi” ile “Basın İlan Kurumu”nda görev aldığını ve bu görevlerin ne olduğunu belirttim ve bu durumu 6112 sayılı Kanun ve etik ilkeler çerçevesinde değerlendirdim. Söz konusu açıklamaların somut durumu ortaya koyduğu, bu yönüyle bir siyasi açıklama ya da itiraz niteliğinde olmadığı açıktır.

Orada hazır bulunan basın mensuplarına Meclis çatısı altında yaptığım açıklama herhangi bir siyasi partiye ayrılmış, bir siyasi partinin sembolü olabilecek bayrak vs. olan bir alanda yapılmamıştır. TBMM’nin basın toplantılarına ayrılan salonunda mevcut basın mensuplarına konuyla ilgili doğru bilgiyi ilk elden vermek için açıklama yaptım. Zaten ben açıklama yapmasaydım, basın mensuplarının bana sorduğu sorulara yine orada cevap vermiş olacaktım. Basın mensuplarına teker teker açıklama yapmak yerine kürsüden açıklama yapmayı tercih ettim. TBMM Yönetimi ve İdare Amirliği’nden bu kürsüden konuşamayacağıma ilişkin herhangi bir itiraz ya da uyarı da gelmemiştir.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ile kürsüde aynı anda ve yan yana bulunmadığım da kayıtlarda yer almaktadır. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in “RTÜK üyemiz” ifadesini de makama ve göreve duyulan saygının bir ifadesi olarak değerlendirdim. Tıpkı “Sn. …Başkanımız”, “Sn. Cumhurbaşkanımız” ifadelerindeki gibi iyelik eki halk arasında söylenegelen yaygın bir kullanımdır. Kaldı ki gündelik dildeki kullanımları düzeltmek zorunda olmadığım gibi, bu kullanımlar nedeniyle bir siyasi parti mensubu haline getirilmem mümkün değildir.

Şurası açıktır ki Cumhuriyet Halk Partisi kontenjanından RTÜK üyesi seçildim. Nasıl ki RTÜK Başkanı Ebubekir ŞAHİN Adalet ve Kalkınma Partisi kontenjanından seçildiyse ve bu Anayasanın ve Kanunun öngördüğü seçim sistemine uygunsa, benim seçilmemin de bu açıdan bir özelliği ve farklılığı bulunmamaktadır.

RTÜK üyeliğine Cumhuriyet Halk Partisi kontenjanından seçildiğimin açık olması gibi bu partinin üyesi olmadığım da o kadar nettir. 6112 sayılı Yasanın 38. Maddesinin ikinci fıkrası “siyasi partiye üye olamaz” şeklinde somut bir kriter getirmiştir. Bahsi geçen madde yoruma açık değildir. Yorum yoluyla benim “bir siyasi parti temsilcisi gibi” hareket ettiğim iddia edilerek bunun da “Siyasi partiye üye olamaz” yasağı kapsamına girdiğini kabul etmek mümkün değildir ve hukuka ve Kanunun lafzına açıkça aykırıdır.

Bu arada RTÜK Başkanı olarak Ebubekir ŞAHİN’in Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Merkezi’ne gidip, parti yöneticisi Vedat Demiröz ile fotoğraf çektirmesi, parti bayrağı da bulunan bu fotoğrafın tweetlenmesi üzerine “Üst Kurulumuza ve şahsıma her alandaki desteğiniz için ben teşekkür ederim” yazması siyasi faaliyet, bir siyasi partiyle ilişkidir ve tabii tarafsızlık açısından değerlendirilmeye muhtaçtır (Ek 3). Sürekli iktidar partisi milletvekilleri ve yöneticileri ile çekilen fotoğraflarını sosyal medya hesabından ve RTÜK’ün kurumsal web sayfasından yayınlaması da bu bakımdan dikkat çekicidir.

Katıldığım programlarda siyasi parti temsilcisi gibi hareket ettiğime ilişkin örnekler ise tamamıyla maksatlı şekilde, niyet okuma yöntemiyle yorumlanmış, hukuki dayanaktan yoksun RTÜK Başkanı Ebubekir ŞAHİN’in subjektif görüşleri olmaktan öteye anlam taşımamaktadır. Tersine RTÜK’ü tarafsız şekilde görevini yapmaya davet eden, tarafsızlığı yitirdiği durumları eleştiren ve tarafsızlık konusuna 40 yıllık gazetecilik ve medya ombudsmanlığının getirdiği deneyimle en hassas yaklaşan kişi benim."


TIKLAYIN - RTÜK’te bir ilk: Başkan’ın ek işlerini ve kurul kararlarını sorgulayan Faruk Bildirici’nin RTÜK üyeliği düşürüldü!

TIKLAYIN - Faruk Bildirici TBMM'de 283 oyla seçildi, 6 oyla 'üyelikten çekilmiş' sayılarak RTÜK'ten atıldı!

TIKLAYIN - RTÜK üyeliği düşürülen Faruk Bildirici: Bu demokrasi darbesidir, RTÜK’ün ne özerkliği var artık ne de bağımsızlığı!

TIKLAYIN - DİSK Basın-İş: Üyeliği düşürülmesi gereken Bildirici değil, üç farklı kurumda yönetici olan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin'dir