Medya

Ertuğrul Özkök, Necdet Doğan'ın ardından yazdı: Sessizliğin gücü, sükûnetin en başarılı muhabiridir

23 Temmuz 2020 07:25

Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Hürriyet Gazetesi yazı işleri müdürlerinden Necdet Doğan'ın ardından kaleme aldığı yazıda, "Sessizliğin gücü, sükûnetin en başarılı muhabiridir" düşüncesini dile getirdi. 

Özkök, "Necdet parlak bir gazeteci oldu. Kız kardeşleri çok iyi bir avukat. Ağabeyi ise kalp cerrahı... Bir mesleki çelişkiler insanıydı Necdet... Gazeteciler gürültücüdür, sesleri cüsselerinden daha yüksek desibelde çıkar... O ise tanıdığım en sessiz gazeteciydi... Ancak çok gerekli yerde, çok gerekli zamanda yükseltirdi sesini..." değerlendirmesinde bulundu. 

Özkök, "Konuşmadan tasarruf ettiği zamanı, araştırmaya harcardı... 'Araştırmacı gazetecilik' kavramının laga luga bir insan harcama, bir linç sanatının irkiltici kamuflajı haline getirildiği bu meslekte, gerçek araştırmacıydı. 'Gerçek acıtır' sözünü her gün kafamıza çakardı... Manşet kıtlığı çektiğimiz günlerde, önümüze bir haber gelir, üzerine atlarız ve işte tam o sırada onun bizi delirten sesi duyulur. 'Bu çok eski bir haber, daha önce şurada şurada yayınlanmıştı.' Moral balonlarımız bir anda patlar...İfrit oluruz ona, keyfimizi kaçırdığı, fiyakamızı bozduğu, bir an önce işimizi bitirip barda bir kadeh atma hazzımızın içine ettiği için..." ifadesini kullandı. 

Özkök yazısında şunları kaydetti: 

Oysa bizi büyük bir yanlıştan kurtarmıştır... Araştırmacı gazeteciliğe gerçek anlamını vermiş, araştırmış, aramış, bulmuştur...Bir tür erken haber alma sistemimizdir... Koruyucu meleğimizdir Necdet... Sessizliğin gücü, sükûnetin en başarılı muhabiridir.

Bir de arkeolog yanı vardır...Allah’ın verdiği bir algılama, görme kabiliyeti ile bir başka gazetenin fark edemeyip en münzevi arka sayfa mağaralarına gömdüğü bir satırı bulur, araştırır ve onun arkasındaki  keşfedilmemiş haberi kordu önümüze...

Özdemir İnce’nin edebiyat ve kültür için söylediği bir söz vardır:“Doğan Hızlan bir yerde ise orası meşrudur” der... Ben de diyorum ki... “Necdet bir yeri kazmışsa, orası gazetecilik arkeolojisinin Göbeklitepe’sidir...” Oradan hepimizi aydınlatacak, manşetlerimize oturacak bir hakikat çıkar... Hem de öyle son günlerin moda deyişi ile “yeni normalin küresel hakikat diye yutturulmaya çalışılan çakma hakikati” değil... Sahici hakikattir o...

Yazının devamı içim tıklayın

TIKLAYIN | Gazeteciler, gazeteci Necdet Doğan'ı anlattı

TIKLAYIN |  Değişen medyada değişmeyen 'nöbetçi editör’ olarak çırpınan bir denizdi Necdet Doğan

TIKLAYIN | Gazete mutfaklarının abisi Necdet Doğan hayatını kaybetti