Politika

Erdoğan: Brüksel saldırısını yapanlardan birini Gaziantep’te sınır dışı etmiştik

"Belçika, tüm uyarılarımıza rağmen terörle ilişkisini tespit edememiştir"

23 Mart 2016 20:25

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Brüksel’de IŞİD’in üstlendiği terör saldırıları faillerine ilişkin "Brüksel’de saldırganlardan biri daha önce Haziran 2015’te Gaziantep’te yakalayıp sınır dışı ettiğimiz kişidir” dedi. Erdoğan, sınır dışı işleminin 14 Temmuz 2015’te Belçika Büyükelçiliği’ne iletildiğini söylerken "Belçikalılar adı geçeni serbest bırakmıştır. Bu kişinin yabancı terörist olduğuna uyarımıza rağmen Belçika terörizmle ilişkisini tespit edememiştir” dedi.

Dışişleri kaynakları: Brüksel saldırganı Türkiye'den sınır dışı ettiğimiz İbrahim El Bakravi

Cumhurbaşkanı'nın konuşmasının ardından Dışişleri kaynakları, Brüksel'de 31 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısını gerçekleştiren kişinin Türkiye'den sınır dışı edilen İbrahim El Bakravi olduğunu açıkladı. Belçika Adalet Bakanı Koen Geens, Brüksel havaalanındaki iki canlı bombadan biri olduğu tespit edilen İbrahim el Bakravi ile ilgili İbrahim el Bakravi'nin serbest bırakılmasında ihmalin söz konusu olmadığını belirterek, El Bakravi'nin Belçika'da o dönem terör bağlantılı bir suç işlememiş olduğunu kaydetti. VRT televizyon kanalına konuşan Belçika Adalet Bakanı, El Bakravi'nin Türkiye'den sınır dışı edildiği dönemde sadece cezası tecil edilmiş normal bir suçlu olarak tanındığını belirterek, “Bildiğim kadarıyla El Bakravi Türkiye'den Belçika'ya değil, Hollanda'ya sınır dışı edilmişti“ diye konuştu. Hollanda Adalet Bakanlığı'ndan akşam saatlerinde yapılan açıklamada da konunun incelendiği, perşembe gününden önce ayrıntılı bilgi verilemeyeceği kaydedildi.

 

Romanya'da yapılması planlanan cami

 

Romanyalı bir gazetecinin Bükreş’te yapılması planan cami muhalif sesler yükseldiğini belirtip "Bir proje konusunda kesin bir tarih var mı? Ne söylemek istersiniz?" diye sordu. Erdoğan, soruya, "Bu konuda bu tür muhalif sesler her ülkede çıkabiliyor. Biz tabi daha önceki ziyaretimde de bu konuyu görüştük. Şu anda arkadaşlarımız izin kısmını yürütürken proje çalışmaları yürütülüyor. Bunlar bizim karşılıklı dayanışmamızın en güzel ifadesi olacaktır" diye cevap verdi.

 

Karadeniz, mülteciler için
alternatif bir yol olur mu?

 

Erdoğan, kendisine sorulan Karadeniz’in ve Romanya’nın göçmenler için alternatif bir yol olma ihtimaline dair soruyu cevaplarken "Bu konuda her şeyden önce şu anda tabii Türkiye düzeninden böyle bir göç yolu olşuturulması konusunda çok çok sıkı tedbirler almış vaziyette, fırsat vermiyoruz. Sahil güvenlik botlarımız sürekli olarak turluyor ve engelliyorlar. Özellike 18 Mart’tan sonraki süreçte bu kontroller artırıldı. Buna fırsat verilmiyor. Bildiğiniz gibi ağırlıklı olarak bu tür kaçışlar Ege sahillerindeydi. Bundan sonraki süreçte de kararlı bir şekilde devam edilecek.  Bu karşılıklı olarak mutabakatımızda Türkiye - Romanya, Türkiye - Yunanistan aramızda dayanışmayla bunu götürmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın Romanya Cumhurbaşkanı Klaus İohannis ile yaptığı basın açıklamasından satır başları şöyle:

"TİKA Romen kurumlarıyla iş birliği halinde eğitim, kültür, sağlık alanlarında birçok başarıya imza atıyor. Bu arada Bükreş’te bir cami inşatı için arsa tahsis etti. Türkiye olarak bu projeye elimizden gelen desteği vermeye hazırız. Aynı şekilde Romen hacılar için bir misafirhane inşa edilmesi için birkaç arsa belirledik. Bunları da değerli dostumla paylaştım. Özellikle terör noktasında düşüncelerimi açık ve net şekilde kendisiyle paylaştım.

"Ülkemizdeki bölücü terör örgütü PKK, PYD, YPG, DAİŞ, DHKP-C terör örgütleri arasında hiçbir fark yoktur. Ankara’da ve İstanbul’da yapılan eylemler, Brüksel’de yapılan eylemler bunların nasıl ortak yanlarının olduğunu ortaya koymamız gerekiyor.

"Hedefte olan sivil insanlardır.  Ölen insandır. Kaybedilen çok şey vardır. Kaybedilen insandır. Kaybedilen huzurdur, barıştır, kaybedilen güvendir. İnanıyorum ki dünya siyaseti ittifak halinde terörün üstüne giderse bu işi çözeriz. Onun içinde dünya terörü ve teröristi yeniden tanımalamak zorundadır. Buyrun Brüksel’de saldırganlardan biri daha önce Haziran 2015’te Gaziantep’te yakalayıp sınır dışı ettiğimiz kişidir. Sınır dışı işlemini 14 Temmuz 2015’te Belçika Büyükelçiliği’ne iletmişiz." 

"Belçikalılar adı geçeni serbest bırakmıştır. Bu kişinin yabancı terörist olduğuna uyarımıza rağmen Belçika terörizmle ilişkisini tespit edememiştir."

"Burada Hollanda’da da söz konusudur. Kendi isteği üzerine Hollanda’ya da iade etmişiz ve nota ile oraya da bildirilmiştir.

"Her şeyden önce dokunulmazlık kavramının yanlış anlaşıldığı düşüncesindeyiz. Burada dokunulmazlık kavramı fezlekelerle ilgili bir kavram. Kimin fezlekesi varsa onları ilgilendiren bir konu. Onun yargılanma sürecinin önünü açan bir konu.Aynı zamanda bu siyasetçinin bu yargılanmayla ilgili bir bariyer oluşturuyormuş gibi kamuoyunda atmosfer oluşturuyor. Bu düzenlemeyle beraber siyasetçi tamamen 506 dosyayı yargıya göndermiş oluyor. Bildiğiniz gibi bu dosyalar salt terörle alakalı değil. Bunların içinde memur arkadaşlarımızla alakalı görevi kötüye kullanma ve ihmal dosyaları var. Siyasetçiler için seçim yasaklarını ihlal fezlekeleri var. Hakaret fezlekeleri var. Böylece buradaki bu dokunulmazlık dosyalarının tamamıyla yargıya açılması siyasetçinin de sırtındaki bir yükün aslında indirilmesi anlamına gelir.

"Her şeyden önce dokunulmazlık kavramının yanlış anlaşıldığı düşüncesindeyiz. Burada dokunulmazlık kavramı fezlekelerle ilgili bir kavram. Kimin fezlekesi varsa onları ilgilendiren bir konu. Onun yargılanma sürecinin önünü açan bir konu. Aynı zamanda bu siyasetçinin bu yargılanmayla ilgili bir bariyer oluşturuyormuş gibi kamuoyunda atmosfer oluşturuyor. Bu düzenlemeyle beraber siyasetçi tamamen 506 dosyayı yargıya göndermiş oluyor. Bildiğiniz gibi bu dosyalar salt terörle alakalı değil. Bunların içinde memur arkadaşlarımızla alakalı görevi kötüye kullanma ve ihmal dosyaları var. Siyasetçiler için seçim yasaklarını ihlal fezlekeleri var. Hakaret fezlekeleri var. Böylece buradaki bu dokunulmazlık dosyalarının tamamıyla yargıya açılması siyasetçinin de sırtındaki bir yükün aslında indirilmesi anlamına gelir.

"Yargı bununla ilgili kararını verir ve yola devam eder. Olay bir kişi, üç kişi, beş kişi olayı değildir. Bana göre sayın Başbakan’ın bu konudaki açıklaması isabetli olmuştur. Temenni ederim ki diğer siyasi partiler buna katkı vermek suretiyle Meclis’ten geçirir. 

"Bu eylemler karşısında şu ülke niye böyle davrandı gibi bir şey söyleme yetkim yok. Teröre karşı ortak bir tavır sergilenecekse filanca ülkede farklı, filanca ülkede farklı bir tavır sergilenmemeli. Bu uluslararası bir mutabakat gerektiren bir konudur, ilke konusudur. Şurada son üç ay içerisinde Türkiye’nin yaşadığı bu tür eylemler sayısal olarak bize yüzlerce kayıp verdik. Ama farklı yerlerde dünyayı ayağa kaldıran Türkiye’de olan bu olaylar bu hassasiyeti göstermemişlerdir.

"Hatta hatta şu anda yapılmakta olan operasyonlarla ilgili bize farklı nasihat vermek isteyenler çıkmıştır. Acaba terörün olduğu bu tür ülkelerde operasyonlar olmaması diye bir şey söz konusu mu?

"Dünyada bütün ülkeler bu tür operasyonları yapmaktadır. ABD farklı bir uygulama yapmış olabilir, Fransa farklı bir uygulama yapmış olabilir bunlar onların takdiridir.

"Doğrusu bizim böyle bir beklentimiz de olmadı zaten. Olsa tabii ki memnuniyetimizi ifade etmekten başka bir şey elimize düşmez. Bazılarının telefonları olmuştur biz de kendilerine şükranlarımızı bildirmişizdir."