Çevre

'Artvin mi, maden mi' sorusuna mahkeme ne yanıt verdi?

Artvin'in Genya ve Cerattepe bölgesinde kurulması planlanan bakır madeni ile ilgili Rize İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi

03 Aralık 2014 15:55

Artvin’in Genya ve Cerattepe bölgesinde kurulması planlanan bakır madeni için verilen ÇED olumlu raporunun hukuka aykırı olduğunu tespit eden mahkeme , gerekçeli kararda maden çıkarma işleminin Artvin’de heyelanlara sebep olacağını belirtti.

İdris Emen’in Radikal’de yer alan haberine göre, Özaltın İnşaat Ticaret ve Sanayii Şirketi Artvin’in Cerattepe ve Genya bölgesinde bakır madeni kurmak için 2012 tarihinde maden ruhsatı aldı. Madencilik faaliyetinin Genya ve Gerattepe bölgesinde bulunan ormanlık alana zarar vereceğini savunan bölge halkı ise bakır madeni için verilen ÇED olumlu kararının iptal edilmesi için Rize İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Mahkeme, bölgede incelemede bulunması için bir bilirkişi heyeti görevlendirdi. Bölgede yapılan incelemeler sonucunda hazırlanan bilirkişi raporunda çarpıcı ifadeler kullanıldı.

 

'Böcek salgını patlaması yaşanır’

 

Bakır madeni için toplam 50 bin 300 ağaç kesileceği, kesim sonucunda bölgedeki orman devamlılığının tehdit altında kalacağı ifade edilen raporda, maden atık malzemelerinin orman içinde depolanmasının su kirliliği ile heyelanlara sebep olacağı belirtildi. ‘’Bölgenin böcek tahribatı yönünden hassas olduğu, madencilik faaliyetinin böcek salgınında patlamaya neden olabileceği, böcek salgınının özel statüde korunan alanları da tehdit edeceği’’ ifade edilen raporda, salgının maden sahasından 600 metre uzaklıktaki Hatila Vadisi Milli Parkı ile Kafkasör Turizm Koruma ve Geliştirme Bölgesini tehdit edeceği belirtildi. Ayrıca, “atık malzemenin orman içinde depolanmasının orman varlığı, orman bütünlüğü bakımından telafisi olanaksız sorun oluşturacağı, heyelanlara sebep olacağı, maden cevheri çıkarılması ve atık malzeme yığılması faaliyetinin orman içindeki kaynak suları ve yeraltı sularının kirlenmesine sebep olacağı” ifadesinin kullanıldığı raporda, madencilik faaliyetinin bölgenin su kaynaklarını da tehdit ettiği belirtildi.

 

Artvin mi, maden mi?

 

Maden sahalarının şehir merkezine çok yakın olmasından dolayı madencilik faaliyetlerinin insanlar üzerinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği raporda belirtilirken, raporun en çarpıcı bölümünde ise şu ifadeler kullanıldı:

‘’4406-25 hektar büyüklüğündeki ruhsat alanının peyderpey işletilmek isteneceğini göstermektedir. Burada temel bir tercih yapılmalıdır. Ya Artvin ili yerleşim alanının bir kısmından ve nitelikli korumaya ayrılmış alanlardan vazgeçilecek ve 4406.25 hektar alanda madencilik yapılmalı veya bu alan içinde her hangi bir şekilde madencilik yapılmasına izin verilmemelidir.’’ Yani bilirkişi raporuna göre madencilik yapılması için ya Artvin yerleşim alanının bir kısmı feda edilmesi lazımdı."

Bilirkişi raporunu inceleyen Rize İdare Mahkemesi ÇED olumlu raporunda bir takım eksiklikler ile yetersizlikler tespit etti. Maden çıkarma işleminin bölgede heyelanlara sebep olacağını belirten mahkeme, ÇED olumlu raporunu hukuka aykırı bularak yürütmeyi durdurma kararı verdi. Gerekçeli kararda şu ifadeler kullanıldı: 

‘’Bilirkişi raporunda yapılan tespit, gözlen ve açıklamalardan yukarıda belirten hususlar konusunda anılan proje için düzenlenen ÇED raporunda eksiklik, yetersizlik ve belirsizlerin bulunduğu, bölgedeki içme ve kullanma amaçlı yerüstü ve yeraltı su kaynaklarını bu amaçla kullanmaya elverişsiz hale getireceği, sucul yaşamın devamını büyük ölçüde tehlikeye atacağı, bölgedeki orman varlığının yok edilmesinin kuvvetle muhtemel olduğu, keşif sırasında gözlemlenen heyelanlardan yola çıkarak faaliyetin alanı heyelanlara açık hale getireceği, koruma alanlarının bu özelliklerini yitireceği sonucuna varıldığından, anılan proje için düzenlenen dava konusu 18.07.2013 tarih ve sayılı ÇED olumlu kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Öte yandan, dava konusu işlemin çevreye ilişkin olması, madencilik faaliyetlerin başlaması durumunda çevre şartlarının önceki haline döndürülmesinin zorluğu ve ekolojik dengenin ve ekosistemin olumsuz yönde etkilenecek olması huşuları dikkate alındığında telafisi güç zararlar meydana getirebileceği kanaatine ulaşılmıştır.’’

İlgili Haberler