10 Ekim 2015 20:49
Ankara’da onlarca kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırıya ilişkin siyasilerden de çok sayıda açıklama geldi. Meclis Başkanı İsmet Yılmaz, Sivas’taki programını yarıda keserek Ankara’ya döndü. Kültür Bakanı Yalçın Topçu, “Alçakça, kahpece, kalleşçe bir saldırı. Bu saldırıyla da görüyoruz ki bu bir Kürt-Türkmen savaşı değildir" dedi. Ankara’da yaşanan katliama ilişkin siyasilerin açıklamaları şöyle:
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmet Yılmaz, Ankara'daki patlamayla ilgili, "Terörün zarar verme potansiyeli var ama terörün kazanma şansı hiç yok. Hiç bir zamanda olmayacaktır" dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu ise, "Alçakça, kahpece, kalleşçe bir saldırı. Bu saldırıyla da görüyoruz ki bu bir Kürt-Türkmen savaşı değildir" dedi.
Şemsi Sivasi İl Halk Kütüphanesi'nin açılışında konuşan Meclis Başkanı Yılmaz, terörün kazanma potansiyeli bulunmadığın belirterek, "Bugün Ankara'daki bir terör olayında ölen kardeşlerimize, vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Yakınlarına sabır diliyorum. Yaralılara da acil şifalar diliyorum. Şunu söyledik, terör zarar verebilir, terörün zarar verme potansiyeli var ama terörün kazanma şansı hiç yok. Hiç bir zamanda olmayacaktır. Peki kazanamayacağı bir davayı bildiği halde niçin teröre devam eder çünkü iradesi kendinde değildir. Dışarıdan güdümlülür de ondan. İstiyorlar ki bu milletin birliğine, beraberliğine zarar versinler. İstiyorlar ki bu milletin medeniyet yürüyüşünü aksatabilsinler. İnşallah bu millet bir ve beraber oldukça kardeş oldukça. Bu kervan yoluna devam edecek. Sadece bu coğrafyanın değil bütün mazlum milletlerinde umudu olmaya devam edecektir" dedi.
İsmet Yılşmaz ile birlikte katıldığı kütüphane açılışından sonra konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu ise, "Alçakça, kahpece, kalleşçe bir saldırı. Bugüne kadar benzerlerini ne yazık ki yaşadık. İşte terör ve terörizm ne yazık ki böyle bir şey. Masumiyet dinlemez. Bu saldırıyla da görüyoruz ki bu bir Kürt-Türkmen savaşı değildir. Bunun için her zamankinden fazla birliğimizi ve beraberliğimizi pekiştirmeliyiz. Teröre ve terörizme karşı, bölücü teröre karşı Kürt, Türkmen dedelerimiz Çanakkale'ne neyi yaptıysa bir ve beraber onu yapacağız. Zaten bu alçakça saldırılarda göstermektedir ki yılanı beli kırılmış, kafası ayrı kuyruğu ayrı hareket ediyor. İnşallah dost da düşman da görecek, bizimle uğraşanlar da görecek ki bu millet bundan evvelki tuzaklardan kurtulduğu gibi bundan da kurtulacak. Çünkü bu milletin, dünyaya barışı, huzuru ve refahı getirmek gibi ilahi bir kaderi var. Zaman zaman bunlar çeşitli tuzaklarla, ihanet şebekeleriyle kesintiye uğrayabilir. Ama bu onları sevindirmesin, bu ilahi kaderin bitmesi tükenmesi ancak o ilahi kaderi yazanın elindedir. Dünyaya barışı, huzuru , refahı getirmek bize nasip olacak" dedi.
Dünden beri çeşitli açılış ve ziyaretler için kentet bulunan TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, Ankara'daki patlamanın ardından kentteki programını yarıda kesti. Şems-i Sivasi İl Halk Kütüphanesi ile onarımı tamamlanan Atatürk Kültür Merkezi'nin açılışlarını yapan Yılmaz, Gemerek ilçe ziyareti ve ilçe konferans salonu açılışı programını iptal etti. Kültür Merkezi açılışının ardından TBMM Başkanı Yılmaz, programını bitirerek Ankara'ya hareket etti.
Aynı programlar için kentte bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu da Sivas programını iptal ederek, ziyaretler için Tokat'a hareket etti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı Taner Yıldız, Ankara’da ‘Emek Barış ve Demokrasi Yürüyüşü’nde meydana gelen patlamayla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Hangi anlayış olursa olsun. İster biz sevelim, istersek sevmeyelim. Terörün, şiddetin her türlüsüne karşı olduğumuzu bu vesileyle bir kez daha söyleyelim. Bunu şiddetle kınıyoruz” dedi. Ankara’daki ‘Emek, Barış ve Demokrasi Yürüyüşü’ mitinginde meydana gelen patlamayı kınayan eski Bakan Yıldız, şunları söyledi:
“Biz özgürlük alanlarını genişletmeye çalıştıkça, terörün ve güvenlik alanlarının üzerinde çok ciddi operasyonlar yapılmaya başlandı. İşte biraz önce, daha henüz netlik kazanmayan ama hangi sendika olursa olsun. Hangi anlayış olursa olsun. İster biz sevelim, istersek sevmeyelim. Terörün, şiddetin her türlüsüne karşı olduğumuzu bu vesileyle bir kez daha söyleyelim. DİSK’in, KESK’in ve TTB’nin katıldığı ‘Emek Barış ve Demokrasi Yürüyüşü’nde bir ses bombasının patlatıldığı söylendi biraz önce. Toplanma alanında yaralıların olduğu söyleniyor. Bunu şiddetle kınıyoruz. İktidar partisi ve AKP olarak, bunların her birisinin, Türkiye’nin geleceğine, istikrarına ve istikbaline matuf konular olduğunu biliyoruz. Hangi düşünce, hangi fikir olursa olsun. Biz göreviniz gereği Eğitim-Bir-Sen’in rekabet ettiği, mücadele ettiği bir farklı sendikanın etkinliği dahi olsa, bizim bu düşüncemiz değişmez. Demokrasi dediğimiz bu. Herkesin fikrine saygılı olmak, fikir hürriyetine sahip olmalarını desteklemek dediğimiz bu. O yüzden, bundan sonraki muhtemel karmaşaların da, önünü tıkamak açısından bunun milli bir görev olduğunu bir kez daha burada söylemek istiyorum."
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Haluk Koç, çok sayıda ölü ve yaralının olduğu Ankara'da meydana gelen patlamayla ilgili açıklama yaptı.
Koç, yazılı olarak yaptığı açıklamasında istihbarat ve güvenlik açığı olduğunu savunarak şu ifadeleri kullandı: "Türkiye adım adım kaosa ve iç kavgaya sürüklenmek isteniyor. Bugün Ankara'da Tren Garı önünde meydana gelen patlamada çok sayıda insanımız katledildi. Bu olayın arkasındaki karanlık odakların temel hedefinin Türkiye'nin huzuruna ve barışına yönelik olduğu açıktır. Bu bir sivil katliamdır. Bu olayın arkasında kim varsa, kim terörden, kaostan ve çatışmadan medet umuyorsa hepsine lanet olsun. Türkiye'de barış ve huzur olsun, kardeşlik yeşersin taleplerini dile getiren masum ve sivil yurttaşlarımızı hedef alan bu vahim olayın failleri ve arkasındaki güçler bir an önce ortaya çıkarılmalıdır. Türkiye'nin kalbinde, Ankara'nın merkezinde, Türkiye'ye suikast düzenlenebiliyor olması, istihbarat ve güvenlik açığının ne boyutta olduğunu göstermektedir. Türkiye böyle bir tabloyu asla hak etmiyor. CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul'daki programlarını iptal ederek, Ankara'ya dönmek üzere yola çıkmıştır. Yaşamını yitiren tüm yurttaşlarımıza rahmet diliyoruz. Ülkemizin başı sağolsun"
Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı ve eski CHP'li milletvekili Umut Oran'dan da saldırı ile ilgili tepki geldi.
Oran, patlamada yaşamını yitirenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar dilediğini belirterek, bu tür terör saldırılarının amacının toplumda yılgınlık ve korku yaratmak, gündelik yaşamı felç etmek olduğunu söyledi.
Vatandaşların güvenliğini sağlayamayan hükümetin eleştirilmesinin engellenmemesi gerektiğini söyleyen Oran, "Yetkili ve sorumlu makamdaki isimler, üzüntü bildirmekle, saldırıyı kınamakla, sonu gelmez güvenlik zirveleri düzenlemekle olayı geçiştiremezler!" dedi.
Oran, "MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve İçişleri Bakanı Selami Altınok'un görevlerinden alınması gerektiğini öne sürerek, "Bu iki isim hemen bugün görevlerinden alınmadıkları takdirde, tamamıyla AKP’lilerden oluşan güya bağımsız ‘Seçim Hükümetinin’ tek varlık nedeninin sadece iktidar mensuplarını korumak olduğu, 78 milyon sade vatandaşın güvenliğinin umursanmadığı itiraf edilmiş olacaktır" ifadelerini kullandı.
HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Ankara Tren Garı'nda yaşanan ve 30 kişinin hayatını kaybettiği patlamanın ardından açıklama yaptı.
Olay yerinde konuşan Önder, yaralıları çevredeki hastanelere ulaştırmaya çalıştıklarını belirterek "Yaralıları ulaştırmaya çalışıyoruz. Herkesten bu konuda yardım diliyoruz. Bu panik havası yaralılarımıza yardım etmemizi engelliyor" dedi. Barışa tahammülü olmayanların bu patlamayı gerçekleştirdiğini savunan Önder, "Barışa tahammülü olmayanlar, en büyük provokasyonu burada yaptılar. Ne söylesek spekülasyon olur. HDP kortejinin bulunduğu yerde oldu bu patlama" diye konuştu.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Bu Türkiye'nin birliğine beraberliğine, Türkiye'nin huzuruna yapılmış olan melun bir saldırıdır. Hain bir saldırıdır, bilinçli bir saldırıdır. Ne şekilde, nereyi kastettiği, nereyi kırmak istediği, ne yapmaya çalıştığı çok malum olan bir saldırıdır. Türkiye'de ekonomik ve siyasi istikrar olmasın, 1 Kasım seçimlerinde böyle bir sonuç ortaya çıkmasın diye yapılan bir saldırı olarak düşünüyorum" dedi.
Bakan Zeybekci, "Ama burada önemli olarak hep beraber söylemeye çalıştığımız şey, Türkiye olarak çok önemli, hassas günlerden geçiyoruz. Bu Türkiye'nin birliğine, beraberliğine Türkiye'nin huzuruna, yapılmış olan melun bir saldırıdır. Hain bir saldırıdır, bilinçli bir saldırıdır. Ne şekilde nereyi kastettiği, nereyi kırmak istediği ne yapmaya çalıştığı çok malum olan bir saldırıdır. Bu saldırıları özellikle bizim yaşımızdakiler gayet iyi bilirler. Yani bu Maraş'taki o saldırı, bu 12 Eylül öncesinde yaşadığımız o birlik, beraberlik ve kardeşliğe yapılan saldırı, daha sonraki dönemlerde her şeyin bir anda farklı pozitif yöne gideceğinde bir anda 40 askerin indirilerek kurşuna dizilmesi gibi, 7 Haziran seçimlerinden sonra meclise belirli bir görüşü temsil ettiğini iddia edenlerin 80 milletvekiliyle girdikten sonra tekrar silaha sarılma talimatı emrini almasıyla Türkiye'de huzuru bozmak, birlik ve beraberliğine kastetmekle hemen hemen aynı yöntemle, aynı bilinçle ve aynı kaynaktan verilen saldırı talimatı olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu.
Saldırıyı gerçekleştirenin canlı bomba olduğu yolunda bulguların yüksek olduğunu belirten Zeybekci, "Bunun muhtemelen kesin sonuçlar ortaya çıkacak, canlı bomba olma yönündeki ihtimal biraz yüksek. Öyle bir şey olduğunda emniyet teşkilatımız bunun kimliğiyle ilgili de çok önemli tespitlerde bulunacaklardır. Yani sandık seçim güvenliği ile ilgili tedbirleri gereğinin en üst seviyesinde yapılacak ve bu seçim güvenliğini etkilemeyecektir. Bu başka bir mesaj bu. Yani seçimlerde 1 Kasım seçimlerinde bu ülkenin istikrarı, bu ülkenin siyasi ekonomik istikrarı ile ilgili güçlü görüntüler emareleri ortaya çıkmaya başladığında, bunun böyle olmasını istemeyen bir istek, böyle bir talep. 'Türkiye'de ekonomik ve siyasi istikrar olmasın, 1 Kasım seçimlerinde böyle bir sonuç ortaya çıkmasın' diye yapılan bir saldırı olarak düşünüyorum. Yani, bunun başka şehirlerde 7 Haziran seçimlerinden önce bir yerlerde toplantı, miting sırasında yapılan saldırılarla bence benzerlikleri vardır ama bence bunu güvenlik güçlerine bırakmamız lazım. Daha detaylı çalışılmasını beklemek lazım" dedi.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Ankara'daki patlamaya ilişkin, " Diyarbakır'da seçimlerden önce sırf barajı aşsın diye, mağdur görünsünler diye böyle bir provokatif eylem yapıldı. Aynı filmi biz Diyarbakır'da gördük, başka yerde gördük. Failleri en kısa zamanda yakalanacak, mutlaka cezalandırılacaktır" dedi.
5 Haziran'da da Diyarbakır'da 4 kişinin yaşamını yitirdiği, 200 kişinin yaralandığı benzer bir saldırı yaşandığını hatırlatan Bakan Eroğlu, "Biliyorsunuz daha önce Diyarbakır'da seçimlerden önce sırf barajı aşsın diye, mağdur görünsünler diye böyle bir provokatif eylem yapıldı. Aynı filmi biz Diyarbakır'da gördük, başka yerde gördük. Dolayısıyla inşallah failleri en kısa zamanda yakalanacak, mutlaka cezalandırılacaktır. Çünkü artık failler tek tek tespit ediliyor. İnşallah bunlar da yakalanacaktır. Bildiğim kadarıyla hayatını kaybedenler var. Onlara Allah'tan rahmet diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun. Emniyet teşkilatımız gereğini yapacaktır. Milletimiz bu tür provokatif eylemlerin gazına gelmesin" diye konuştu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 1 Kasım seçimlerini işaret ederek "Hiçbir iktidar, hiçbir koalisyon 13 yıldır olduğu kadar bu memlekete zarar veremez. İşte elimizde fırsat. Ona göre hesabınızı yapın" dedi. Ankara'daki patlamayla ilgili üzüntüsünü ve tepkisini dile getiren Kocaoğlu, Türkiye'de birlik beraberliği tesis etmeden hiçbir yere varılamayacağını belirterek herkesi ülkeye sahip çıkmaya çağırdı.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Ankara'da meydana gelen patlamalarla ilgili, "Ankara'da bir yürüyüş yapılırken çevrede de çok ciddi aramaların yapılması, bu tür eylemlerin meydana gelmemesiyle ilgili tedbirlerin alınması icabet ederdi. Bu tedbirler alınmış mı alınmamış mı? Olayın bir de bu yönünün araştırılması gerekir. Bir, bu eylemi kimler hangi amaçla yapmıştır, iki bu eylemin meydana gelmemesiyle ilgili güvenlik güçlerimiz üzerlerine düşen görevi yapmış mıdır? İki hususun çok ciddi araştırılması gerekir" dedi.
Terörle mücadelenin kolay olmadığını, çünkü terörün ne zaman, nerede, ne yapacağının daha önceden kestirilemediğini belirten Şahin, şöyle dedi: "Bunun için güvenlik güçlerimiz, istihbaratımız elinden geldiği kadar tabi ki dikkatli olmaya çalışıyor. Bazen gözden kaçan, dikkatten kaçan bir terör eylemi de oluyor. Bütün bunlar bizim devlet olarak, güvenlik güçlerimizin daha dikkatli olmaları sonucunu doğurur. Bu tür eylemler olmadan önce istihbarını yaparak önlemek, emniyetimizin, güvenlik güçlerimizin en başta gelen görevidir. Ankara'da meydana gelen eylem de değerlendirilecek. Bir yürüyüş yapılırken çevrede de çok ciddi aramaların yapılması, bu tür eylemlerin meydana gelmemesiyle ilgili tedbirlerin alınması icabet ederdi. Bu tedbirler alınmış mı alınmamış mı? Olayın bir de bu yönünün araştırılması gerekir. Bir, bu eylemi kimler hangi amaçla yapmıştır, iki bu eylemin meydana gelmemesiyle ilgili güvenlik güçlerimiz üzerlerine düşen görevi yapmış mıdır? İki hususun çok ciddi araştırılması gerekir."
Bundan sonra bu tür eylemlerin meydana gelmemesi için alınması gereken tedbirlerin hükümet ve güvenlik güçleri nezdinde detaylarıyla ele alınacağıni belirten Şahin, "Biz 1 Kasım seçimlerini huzur ve barış içinde geçirmek istiyoruz. Ama terör örgütü buna engel olmaya çalışıyor. Ancak biz vatandaşımızın sağduyusuna inanıyoruz. 1 Kasım seçimlerini daha önceki seçimler gibi her türlü şaibeden uzak inşallah geçireceğiz, geçirmek zorundayız" diye konuştu.
CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, Ankara'da yapılan Emek Barış ve Demokrasi Mitingi'ndeki patlamanın ardından toplumu sağduyulu olmaya çağırdı.
Özgür Özel, kirli ellerin yine ülkeyi karıştırmak için çaba gösterdiğini belirterek, "Büyük bir miting yapılacaktı. Demokrasi, barış ve özgürlükler mitinginin çağırıcıları Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret ettiğinde ben refakat etmiştim. Mitingin çağırısını yapanlar Suruç'ta başlayan ve 7 Haziran seçimlerinden sonra devam eden kan ve gözyaşı seline dur demek için, Türkiye'de ortaya çıkarılan kaos ortamına karşı demokrasi güçleri olarak omuz omuza kol kola girip barış, özgürlük ve demokrasi çağrısı yapmak için bugün Ankara'da toplanıyorlardı. Sonra iki tane bomba patlatıldı Ankara Tren Garı'nın karşısında. Ölü olduğu, çok sayıda yaralı olduğu, ölü sayısının artmasından endişe edildiği söyleniyor. Bundan fevkalade tedirginiz" diye konuştu.
CHP'li Özel toplumu sağduyulu olmaya çağırarak, "Seçimden önce 'Koalisyon kaos demektir, koalisyon felaket demektir' diye vatandaşı korkutanların bu ülkede yaratmaya çalıştıkları iklime dikkat etmek lazım. Biz herkesi duyarlı olmaya, sağduyulu olmaya ve provokasyonlara karşı dikkatli olmaya çağırıyoruz. Ayrıca gelen ilk haberlere göre, güvenlik güçlerinin orada olaya tepki gösteren vatandaşlara karşı sert davrandıkları, biber gazı kullandıkları gibi duyumlar var. Geçmiş günlerde de benzerleri yaşanmıştı. Bu son derece tehlikeli, yanlış, o psikolojiyi anlamayan ve bu provokasyonun çok daha derin bir provokasyon olduğu izlenimini yaratan durumlardır. Herkes duyarlı olsun, sağduyulu olsun" diye konuştu.
CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, başlamasından hemen önce bombalı saldırının gerçekleştiği mitinge destek vermek amacıyla CHP'li vekillerin de katılmasının planlandığını söyledi.
© Tüm hakları saklıdır.