AKP, CHP, HDP ve MHP bugün grup toplantılarını gerçekleştirdi. AKP ve MHP’nin temel gündem maddeleri Anayasa değişikliği ve idam olurken, CHP ve HDP Cumhuriyet Gazetesi’ne yapılan operasyonu temel aldı.
Başbakan Binali Yıldırım, başkanlık teklifi çalışmalarına ilişkin olarak, "MHP'nin hassasiyetlerini de gözeterek bir anayasa teklifi hazırladık" dedi. "En azından 330'a erişmek için AK Parti yanında MHP'nin de desteği önem arz etmektedir" diyen Yıldırım, "Bunu dikkate alarak ve MHP'nin de hassasiyetini dikkate alarak azami oranda bir hazırlık içinde çalışmalarımızı tamamladık. Bundan sonrası Meclis'in işidir" ifadesini kullandı. Başbakan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugünkü grup toplantısında yaptığı "AKP idam teklifine hazırsa MHP dünden vardır. Gelin bu işi bitirelim" çağrısına Diğer partilerle uzlaşma sağlanırsa geriye doğru işlemeyecek şekilde sınırlandırılmış düzenleme yapılabilir" diye karşılık verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yazar ve yöneticilerin gözaltına alındığı Cumhuriyet gazetesine yönelik dün düzenlenen operasyonla ilgili olarak "Cumhuriyet gazetesini PKK ile FETÖ ile ilişkilendirmek şeref yoksunu kişilerin yapacağı bir iştir. Böyle bir şey olabilir mi? Ben sormak isterim FETÖ'cüleri devlete Cumhuriyet mi yerleştirdi? Hukuk namusun var mı, sormuyorsan kardeşim çok büyük bir handikapın içindesin" diye konuştu.
"Şimdi 4. devrimi yapacağız. 4. devrimi yapmamız için Cumhuriyeti tam demokrasiyle taçlandırmamız gerekiyor" Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan'a düzenlenen saldırıyı da hatırlatarak "Tam demokrasi için bir bedel ödenecekse o bedeli ilk ben ödeyeceğim" dedi.
Demirtaş: Allah sizin belanızı versin be!
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır Belediyesi eş başkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı'nın tutuklanmasına değinerek "Gültan Kışanak – Fırat Anlı meselesi sıradan bir yargı operasyonu değil. Bütün toplumu esir almak siyasi projesinin ayaklarından biridir" dedi. "Tutuklanmış bütün siyasetçi arkadaşlarımızın tutuklandı şeklinde hukuki kavramla açklanmasını doğru bulmuyorum" ifadesini kullanan Demirtaş, "Bu bir rehin almadır. Kaçırılmadır. Arkadaşlarımız şu anda iktidarda olan bir çete tarafından kaçırılmış, Kandıra denilen bir yerde rehin tutuluyorlar" diye konuştu.
Demirtaş belediyelere atanan kayyımla ilgili Başbakan Binali Yıldırım'a seslenerek "Havuz medyanızda, lağım medyanızda bu iftiraları kampanyaya dönüştürürken hiç mi utanmıyorsunuz? Başbakan, hiç mi utanmıyorsun, sıkılmıyorsun. Çık açıkça söyle, hırsızlıkla, alıştığımız yöntemle belediyelere el koyuyoruz de" dedi.
"İlk sandık önümüze kurulduğunda güçlü bir muhalefet olarak Türkiye’ye alternatif bir demokratik iktidar seçeneği sunmamız lazım" diyen Demirtaş, ana muhalefet partisine çağrıda bulunarak "Biz şu faşist bloğa mecbur muyuz ya? Eşitlikten, kardeşlikten yana olanlar neden yüzde 60 oy alamayacakmışız, neden bir araya gelip demokratik bir blok oluşturmayacağız?" ifadesini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Çok yakın. Meclis'ten kısa sürede geçeceğine inanıyorum" dediği idam tartışmasına ilişkin olarak, "AKP hazırsa MHP dünden vardır. Sayın Başbakan'a diyorum ki gelin bu işi bitirelim, idam cezasını düzeleyen tasarı veya teklifin TBMM'ye gelmesi halinde MHP gereğini yapacaktır" dedi.
Bahçeli, Cumhuriyet gazetesine yönelik operasyona destek çıkarak, "Adında cumhuriyet olup da, cumhuriyet değerlerine en çok zarar veren, Türkiye karşıtı oluşumları sevindirip umutlandıranların medya özgürlüğüne sığınmaları inandırıcı görülemeyecektir. Özgürlük demek millete küfretmek değildir" görüşünü savundu.
Bahçeli, 'FETÖ' soruşturmalarına ilişkin olarak, "Boyacıya, sıvacıya, hizmetliye, ebeye kadar inen ama hâlâ siyasi ayağa değmeyen, üst mevkilere dokunmayan FETÖ ile mücadelenin bu gidişle inandırıcılığını kaybedecektir" diye konuştu.
Bahçeli, Fırat Kalkanı Harekâtına ilişkin olarak, "Sayın Erdoğan'ın Sincar'ın yeni bir Kandil olmasına izin vermeyeceğini söylemesi bizce yerindedir. Sincar'a konuşlanmaya çalışan hainleri Irak topraklarında da olsa takip edip yok edecek direnç Türkiye'de vardır. Tehlikede olsak da olmasak da Kandil'e veya Sincar'a Türk bayrağı dikmek hakkımızdır" görüşünü dile getirdi.