AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, KCK davasında yargılanan BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan ve BDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım'ın tahliye talebinin reddedilmesini eleştirdi. Çelik, "BDP'lilerle ilgili verilen bu kararı görünce doğrusunu isterseniz hayret ettim. Gerçi nihai karar değil bu, itiraz süresi var ama BDP'li vekiller için verilen bu kararda çifte standart var. Eğer bir memlekette hukuk varsa herkes için eşit işler. CHP'liye farklı hukuk BDP'liye farklı hukuk, AK Partiliye farklı hukuk olamaz!" ifadesini kullandı.
24 TV kanalına konuk olan Hüseyin Çelik'in açıklamalarının bir kısmı şöyle:
"Bizim cezaevindeki vekillerle ilgili tavrımız bellidir. Biz baştan şunu söyledik, 'Milletvekilliği müessesesi cezaevinden insan çıkarma aracı olmamalıdır"
"CHP, MHP ve BDP'nin bu insanları aday göstermesinin doğru olmadığını en başta söyledik. Ancak Anayasa mahkemesi Mustafa Balbay'ın tahliyesi yönünde karar verirse de bu karara saygı duyacağımızı söyledik. Nitekim mahkeme bu yönde karar verdi."
"BDP'lilerle ilgili verilen bu kararı görünce doğrusunu isterseniz hayret ettim. Gerçi nihai karar değil bu, itiraz süresi var ama BDP'li vekiller için verilen bu kararda çifte standart var. Eğer bir memlekette hukuk varsa herkes için eşit işler. CHP'liye farklı hukuk BDP'liye farklı hukuk, AK Partiliye farklı hukuk olamaz!"
"Hukuk herkes için lazımdır ve aynı olmak zorundadır. Dolayısıyla bugün BDP'liler ile ilgili verilen karar Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararla benzerlik teşkil etmiyor. Bu çifte standarttır, doğru değildir, doğru olmamıştır. Kaldı ki söz konusu BDP'liler için istenen cezalar 7-8 yıl kadardır ve henüz hüküm giymemişlerdir."
Tuncay Özkan'ın günahı ne?
"Mustafa Balbay'ın yargılandığı dava dokunulmazlık kapsamında olan bir dava değil. Anayasanın 14. maddesinde zikredilen suçlara girdiği için o ceza kesinleştiği zaman Balbay'ın cezaevine gitmesi lazım."
"Balbay çıktı, peki Tuncay Özkan'ın günahı ne? Hadi onu da aday gösterip çıkardınız Engin Alan'ın suçu ne? ya da diğer generallerin... Onun için diyoruz ki milletvekilliği müessesesi cezaevinden adam kaçırma aracı haline getirilmemelidir."
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na meslektaşları "Bırakılmazlarsa ne yapacaksınız?" diye sorduklarında "Yargı kararlarına saygı duyacağız" dedi. Bunların babası olduğu halde Sabih Kanadoğlu bile "Mahkeme bunları bırakmaz, aday yapmayın" dedi. Ama bile bile lades dediler ve şimdi kendi yaptıklarından dolayı ağlamaya hakları yok."
