Gündem

'Akkuyu Nükleer Santralı'nın ÇED raporuna sahte imza atıldı' iddiası

Birgün gazetesinde yer alan bilirkişi raporuna göre, altı ay önce işten çıkarılan mühendislerin imzası taklit edilmiş

12 Ocak 2015 10:20

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın onayıyla tartışmaya yol açan Akkuyu Nükleer Güç Santralı için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu’nu hazırladığı öne sürülen mühendislerin raporun tesliminden altı ay önce işten çıkarıldığı öne sürüldü. "Bilirkişilere göre rapordaki sorumlu nükleer enerji mühendislerinin imzalarının taklit edildiği, raporların yatırımcı firma ve ÇED firması tarafından revize edildiği sırada hiçbir nükleer enerji mühendisi tarafından görülmediği" iddia edildi.

BirGün gazetesinde Doğu Eroğlu'nun imzasıyla yayımlanan haber aynen şöyle:

Mersin'in Büyükeceli beldesi yakınlarına kurulmak istenen Akkuyu Nükleer Güç Santralı'na (NGS) ait Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Raporlarında, sorumlu nükleer enerji mühendislerinin imzalarının taklit edildiği, raporların yatırımcı firma ve ÇED firması tarafından revize edildiği sırada hiçbir nükleer enerji mühendisi tarafından görülmediği anlaşıldı.

İmzaların gerçekliğini kontrol etmeyen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, raporun sunulduğu tarihte işten çıkmış olan nükleer enerji mühendislerinin imzalarının taklit edildiği ÇED raporunu kabul etti, sonra da rapor hakkında ÇED Olumlu Kararı vererek nükleer enerji santralı yatırımını onayladı.

Hakkında ÇED Olumlu Kararı verilen Nihai ÇED Raporunda imzası bulunan nükleer enerji mühendisinin, raporun tesliminden 6 ay önce işten ayrıldığı, ayrılan mühendisin imzasının raporda taklit edildiği, TMMOB'ııin talebi üzerine imzalar üzerinde yapılan kriminal incelemede anlaşıldı. 3 ayrı bilirkişi yaptıkları bağımsız incelemelerde.

Bakanlık tarafından onaylanan raporda yer alan sorumlu nükleer enerji mühendisi imzalarının, mühendisler tarafından atılmadığı kanaatine vardı, ilerleyen günlerde hem sahte imzalı rapora verilen ÇED Olumlu kararının hem de raporu hazırlayan ÇED Mühendislik firmasının lisansının iptali bekleniyor.

 

İlk skandal 2013'te

 

Pek çok kent, çevre ve enerji yatırımı ile projeleri için zorunlu tutulan. Çevre ve Şehircilik Bakaıılığı'nca yürütülen ÇED süreci, Mersin'e kurulması planlanan Akkuyu NGS projesi için 2 Aralık 201 l'de başladı. Rusya devlet şirketi Rosatom Overseas'in kurduğu Akkuyu NGS A.Ş., 2 Aralık'ta Çevre ve Şehircilik Bakanlığına ÇED Başvuru Dosyası'nı sundu. 21 Mayıs'ta yatırımcı şirkete iletilen özel format uyarınca, düzenlenecek ÇED Raporunun esasları belirlendi. Bakanlık, ÇED Raporunun hazırlayacak ÇED mühendislik firmasında nükleer enerji mühendisi çalıştırılmasını şart koştu. Fakat nükleer enerji mühendisleri sorumluluğunda hazırlandığı iddia edilen ve ÇED süreci boyunca Bakanlığa teslim edilen çeşitli ÇED Raporlarında, sorumlu mühendislerin imzalarının taklit edildiği görüldü.

 

Taklit edildi

 

Akkuyu NGS ÇED Raporlarındaki imza skandallaı ı en az iki defa yaşandı. ÇED Raporlarının Bakanlığa sunulduğu tarihlerde, ÇED Raporunu hazırlayan ÇED Mühendislik firmasında çalışmayan mühendisler adına atılan imzaların sahte olduğu bilirkişi öninceleme raporuyla anlaşıldı. Dokay ÇED Mühendislik tarafından hazırlanan ilk ÇED Raporu 4 Temmuz 2013'te Bakanlığa teslim edildi ancak rapor eksiklerden ötürü 15 Temmuz'da iade edildi. Raporda imzası bulunan nükleer enerji mühendisi Volkan Erdaş, raporun tesliminin ardından 31 Temmuz'da işten ayrıldı. Ancak görevi bırakan Erdaş'ın, 23 Ağustos 2013 tarihinde eksiklikler giderilerek Bakanlığa yeniden sunulan raporda da imzasının bulunduğu görüldü.

 

Mühendis görmedi

 

İkinci sahte imza skandalıysa 2014'te gerçekleşti. ÇED Raporunun iade edilmesinin ardından, Dokay ÇED Mühendislik firması yeni bir ÇED Raporu hazırlamaya başladı. Göreve gelen yeni nükleer enerji mühendisi Kuday Karaaslan'ın imzasının bulunduğu ÇED Raporu 31 Mart 2014'te Bakanlığa sunuldu. Raporun sunulmasına günler kala, 19 Mart 2014'te Karaaslan Dokay ÇED Mühendislik firmasıııdaki görevinden ayrıldı. Raporun Bakanlık tarafından kabul edilmesiyle 24 Temmuz 2014'te, resmi kurumların projeyi değerlendireceği İnceleme Değerlendirme Komisyonu Toplantısı gerçekleştirildi.

ÇED Raporunda, İDK toplantısına katılan kurumların görüş ve önerileri doğrultusunda yeniden değişiklikler yapıldı ve 24 Eylül 2014 tarihli Nihai ÇED Raporu yeniden Bakanlığa sunuldu. Ancak 24 Eylül tarihli Nihai ÇED Raporunda, 6 ay önce işten ayrılan nükleer enerji mühendisi Karaaslan'ın imzası vardı.

Akkuyu NGS ÇED Raporunu hazırlayan nükleer enerji mühendislerinin, raporların Bakanlığa sunulduğu tarihlerde ÇED Mühendislik firmasında çalışmadığının anlaşılması üzerine, imzaların gerçekten mühendislere ait olup olmadığı tartışma konusu oldu. TMMOB, mühendislerin noter tasdikli imza beyannameleri ile ÇED Raporlarına atılan imzaları, karşılaştırılmak üzere bilirkişi önincelemesine gönderdi. Belgeler üzerinde Makroskop Asimeto SZM4, Regula VideoScope 4177 ve 4027, Regula 1010 Proffessional Compact Device ve Video Spectral Comparator 4305 MH cihazlarıyla grafolojik, fiziki ve optik incelemeler yapan üç kişilik bilirkişi heyeti, önincelemede imzaların sahte olduğu kanaatine vardı. Bilirkişiler, yaptıkları bağımsız incelemelerde, hakkında ÇED Olumlu Kararı verilerek nükleer santrala onay verilen Nihai ÇED Raporunda, tüm rapordan sorumlu nükleer enerji mühendisi Ahmet Kuday Karaaslan'ın imzasının kendi imza beyannamesindeki imza örneğiyle karşılaştırdı. Bilirkişiler, ÇED Raporundaki imzanın "İmza beyannamesine kıyasen Kuday Karaaslan'ın eli ürünü olmadığı" kanaatine vardı. Bilirkişiler, nükleer enerji mühendisi Volkan Erdaş'a ait olduğu ileri sürülen imzanın da, kendisi tarafından atılmadığına ilişkin görüş bildirdi.

 

Mühendis imzayı biliyor

 

Akkuyu Nükleer NGS ÇED Raporlarını hazırlayan Dokay ÇED Mühendislik firmasında çalışmadığı tarihte hazırlanan raporda imzası bulunan nükleer enerji mühendisi Kuday Karaaslan'a BirGün ulaştı. Raporda imzası bulunduğunu kabul eden Karaaslan, imzayı bizzat atıp atmadığı konusunda kesin açıklamalar yapmaktan kaçındı.

 

Kurum görüşleri gizlenmişti

 

Yurttaşların ve hukukçuların tüm başvurularına karşın bilgi edinme hakkı ihlalleri Akkuyu NGS ÇED sürecinin tamamına damga vurmuştu. Mersin'de düzenlenen ÇED Halkın Katılımı toplantısına katılmak isteyen yurttaşlar kimlik bilgileri alınarak fişlenmiş, resmi kurumların proje hakkında belirttikleri olumsuz görüşlerse kamuoyuna açıklanmamıştı. ÇED Raporunun iade edildiği 1 Ekim 2013 tarihli Birinci İDK toplantısı ile ÇED Raporunda değişikliklerin istendiği 24 Temmuz 2014 tarihli (İkinci İDK toplantısındaki resmi kurum görüşleri gizlenmişti. 24 Temmuz 2014 tarihli (İkinci İDK toplantısında istenen değişikliklerin, herhangi bir nükleer enerji mühendisinin gözetimi olmadan hayata geçirildiği ve nükleer santrala verilen onayın, sahte imzalı bu raporla alındığının anlaşılması üzerine kamuoyuna açıklanmayan bilgiler daha da önem kazandı.

 

Firma ÇED düzenleyemeyecek

 

ÇED mühendislik firmaları için çıkartılan ve 18 Aralık 2009'da Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren Yeterlik Belgesi Tebliği'nin 12. Maddesi'ne göre, yeterlik belgesi alan kurumların personeline ait imza beyannamelerindeki imza örneklerinin ÇED Raporlarındaki imzalarla örtüşmesi gerekiyor. Hukukçulara göre, nükleer enerji mühendislerinin şirkette çalışmadıkları dönemde sahte imzaları ÇED raporuna sokan Dokay ÇED Mühendislik firmasının yeterlik belgesinin iptali söz konusu olabilir.

 

Bakanlığa soruşturmanın önü açıldı

 

Bilirkişilerin tespitiyle, Akkuyu NGS'ye onay verilen Nihai ÇED Raporundaki değişikliklerin nükleer enerji mühendisi gözetiminde gerçekleştirilmediği, Bakanlığınsa ÇED sürecinde çalışan mühendislerin ne imzalarını ne de ÇED mühendislik firmasında çalışıp çalışmadığını kontrol etmediği anlaşıldı. ÇED sürecindeki usulsüzlükten ötürü, Akkuyu NGS projesi için alınan ÇED Olumlu Karaıı'nın Bakanlık tarafından geri çekilmesi gündeP* me gelecek. Tebliğin 10. Maddesi'nin 10. Bendi'ne göre, imza uyuşmazlığı bulunan ÇED Raporunu kabul etmemesi gerekirken, proje hakkında ÇED Olumlu Kararı veren Bakanlık yetkilileri hakkında işlem yapılmasının da önü açılacak. TMMOB, her iki konuda hem Bakanlığa idari başvuru yapacak hem de suç duyurusunda bulunacak.

İlgili Haberler