Eskişehir’den kalkan F-4E 2020’nin düşmesi sonucu 2 askerin hayatını kaybetmesi, ana kullanıcı ABD’nin 1996’da emekliye ayırdığı savaş uçaklarının güvenliğini de yeniden gündeme getirdi. Geçen hafta Malatya'da da 2 F4 düşmüş ve 4 pilot hayatını kaybetmişti. 1997’de İsrail-Türkiye ortaklığında modernizasyonu yapılan F4’ler 2020’ye kadar TSK envanterinde kalacak. Yeni Akit gazetesinin bugünkü (6 Mart 2015) manşetinde yer alan haberde modernizasyonun İsrail ortaklığında yapıldığına dikkat çekilerek uçakların dışarıdan müdahaleyle düşürülebileceği öne sürüldü.
Yeni Akit’in haberinde “Mavi Marmara saldırısı sonrası Türk hava sahasının İsrail’e kapatıldığını hatırlatan savunma kaynakları, düşen uçakların modernizasyon sonrası dışarıdan müdahaleye açık hale getirilmiş olabileceğine işaret etti” ifadelerine yer verildi.
Yeni Akit gazetesinde yayımlanan haber şöyle:
Türkiye, Malatya Akçadağ’da 4 şehid verdiğimiz uçak kazasının şokunu atlatamamışken; Konya’dan gelen haberle sarsıldı. Dün Eskişehir’den kalkan F-4E 2020 eğitim uçağı, Konya Atış Sahası’nda düştü. İki Kurmay Yüzbaşı Pilot şehid oldu, ülke hüzne boğuldu.
Genelkurmay Başkanlığı’nca, Eskişehir’den planlı eğitim uçuşu için kalkan F-4E 2020 uçağı, saat 09.50’de Konya Atış Sahası’nda henüz bilinmeyen bir nedenle düştü. Kurmay Yüzbaşı Pilot Mustafa Tanış ile Kurmay Yüzbaşı Pilot Mustafa Delikanlı’nın şehit olduğu acı hadise, Türkiye’yi hüzne boğdu.
F-4, saat 09.50’de kaza kırıma uğradı
Genelkurmay idari ve adli soruşturma başlatırken; yapılan açıklamada, 112’nci Filoya ait bir F-4E 2020 uçağının Eskişehir’deki 1’inci Ana Jet Üs Komutanlığı’ndan saat 08.58’de planlı eğitim uçuşu için havalandığı, uçağın saat 09.50’de Konya Atış Sahası’nda kaza kırıma uğradığı kaydedildi.
Askeri yetkililer incelemede bulundu
Konya-Aksaray karayolundan yaklaşık 5 kilometre içeride düşen uçaktan çıkan dumanları gören vatandaşlar, askerlerin oluşturduğu güvenlik çemberi nedeniyle olay yerinden uzaklaştırıldı. Buraya ulaşan itfaiye ekipleri, uçağa müdahale etti. Askeri yetkililer olay yerinde incelemelerde bulundu.
Dün Konya’da iki pilotumuzun şehid olduğu kazada düşen uçağın, Israel Aircraft Industries (IAI) tarafından modernize edildiği tespit edildi. Kaynaklar, uçakların modernizasyon sonrası dışarıdan müdahaleye açık hale getirilmiş olabileceğine işaret ederken; 28 Şubat’ın faillerinden Süleyman Demirel ve Çevik Bir’in girişimleriyle İsrail’e 1 milyar dolardan fazla paraya yaptırılan modernizasyonla ilgili derin şüpheler bulunuyor
Geçtiğimiz hafta Malatya’da 4 pilotumuzun hayatına mal olan esrarengiz F-4 kazasından sonra, dün de Konya’da bir F-4E düştü. Tatbikatta düşen F4 keşif uçağı ile ilgili dikkat çekici bir ayrıntı ortaya çıktı. Merkez medya düşen uçakların metal yorgunluğu üzerinde yoğunlaşa dursun, gazetemiz dikkat çekici bir ayrıntıyı deşifre ediyor. İki pilotumuzun şehit olduğu kazada, düşen uçağın Israel Aircraft Industries (IAI) tarafından modernize edildiği tespit edildi.
26 uçak İsrail’e gönderildi
İsrail Havacılık Endüstrisi (IAI-Israel Aircraft Industries Ltd.) ile ortak başlatılan modernizasyon projesiyle Türk Hava Kuvvetleri envanterindeki 54 adet F-4E üzerinde yapısal güçlendirme, yeni nesil navigasyon sistemleri, HUD, HOTAS, MFD, yeni nesil radyo ekipmanı, mevcut AN-APQ 120 radarının ELTA ELO/M-2032 radarı ile değişimi sağlandığı belirtiliyor. Bu kapsamda F-4’lerin 28 uçaklık bölümünün 1. Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanlığı Eskişehir’de, 26 uçaklık bölümü İsrail Havacılık Endüstrisi (IAI) tesislerinde tamamlandığı kaydediliyor.
Müdahaleye açılmış olabilir
28 Şubat’ın faillerinden eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve darbe sonrası “Tanklar balans ayarı” sözleriyle bilinen dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir’in girişimleriyle İsrail’e 1 milyar dolardan fazla bir paraya yaptırılan modernizasyonla ilgili derin şüpheler bulunuyor. Mavi Marmara saldırısı sonrası Türk hava sahasının İsrail’e kapatıldığını hatırlatan savunma kaynakları, düşen uçakların modernizasyon sonrası dışarıdan müdahaleye açık hale getirilmiş olabileceğine işaret etti.
Müdahale ile düşürülebilir
Kaynaklar, teknoloji yetersizliğinden ötürü dışarıdan müdahaleye tamamen kapalı uçaklarda modernizasyon esnasında önemli değişiklikler yapıldığını, uzaktan erişime dönük bazı eklentiler yerleştirilmiş olabileceğini belirttiler. ASELSAN tarafından çözümlenebilecek bu eklentiler dışında yazılımlar üzerinde de birtakım açık kapılar bulunabileceği, siber saldırı ile pilotun hakimiyetini kaybetmesi ve uçağı kontrol edememesinin sağlanabileceği kaydedildi.
TSK’yi İsrail'e peşkeş çektiler
28 Şubat darbesinin mimarlarından Çevik Bir’in 1995 yılında Genelkurmay 2. Başkanlığı’na getirilmesinden itibaren defalarca Tel Aviv’e gidip geldiği, 1996’da İsrail’e hava sahasını açan askeri işbirliklerine imza koyduğu biliniyor. Bunlardan en önemlisinin 24 Şubat 1996’da gerçekleştirdiği Tel Aviv ziyaretinde, İsrail Savunma Bakanlığı Müsteşarı David İvry’le yaptığı kapsamlı işbirliği anlaşması. Çevik Bir’in TSK adına taraf olduğu anlaşma çerçevesinde, F-4 Phantom, F-5 Tigre II savaş uçaklarının yanısıra, M-60 Patton tanklarının modernizasyonunun yapılması da kararlaştırıldı.
Mavi Marmara ilişkileri bitirdi
İsrail’le devam eden askeri işbirliği çerçevesinde, F-4 uçaklarının hareket eden cisimleri algılamasını sağlayan SAR sistemleri ihalesi 160 milyon dolara İsrail’e verilmişti. F-4 ve F-16’lardan alınan görüntülerin yere indirilmesini sağlayan 120 milyon dolarlık ‘Datalink 16’ projesini de İsrail yürüttü. Türkiye’nin M-60 tankları ile F-4 ve F-5 savaş uçaklarının modernizasyonunu da İsrail üstlendi. Türkiye 54 tane F-4 savaş uçağının modernizasyonu için İsrail’le bir milyar doları aşan anlaşma yaptı. 170 tane M-60 tankının modernizasyonu anlaşması ise 650 milyon dolara imzalandı. Post-modern darbe sürecinde başlayan işbirliği süreci, İsrail’in 31 Mayıs 2010’daki Mavi Marmara baskını ile askıya alındı.
Derin ilişkiler sorgulansın
İsrail’e modernize ettirilen F-4’lerin sık sık “kazaya” karışması, tank modernizasyonu işinin Çevik Bir’in şahsi ilişkilerinden dolayı İsrail’e verilmesini de gündeme taşıdı. Eski Konya Milletvekili Veysel Candan, konu ile ilgili olarak şunları sordu:
1) Çevik Bir’in o dönemde neredeyse her hafta İsrail’e gidip gelmesinin sebebi neydi?
2) Yerli imkanlarla yapılabilecek bir modernizasyon işi niçin dışarı verildi?
3) 1 milyar dolarlık tank modernizasyon işi niçin batmış bir İsrailli firmaya verildi?
İsrail faktörü atlanmasın
Akit’e konuşan Emekli Hava Albay Mustafa Hacımustafaoğulları ise dünkü kazanın ardından şunları söyledi: “Malûm, F-4’ler 28 Şubat döneminde, 1997’de İsrail’e modernize ettirilmişti. Bu ‘kazaların’ arka planını değerlendirirken İsrail faktörünü asla gözden uzak tutmamak gerekir. O günlerde F-4’leri modernize etmek için gerekli teknik donanıma sahip olmamıza rağmen dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir, bunun sözünü bile ettirmiyor. F-4 kazaları derinlemesine incelenmeli. Bir dönem kurulan ilişkilerin arka plânı mutlaka aydınlatılmalı.”
