04 Aralık 2024

Tespit öncesinde Türk-İş’ten AKP’ye armağan: Yüzde 0.64

Türk-İş’e bir soru: Gıda fiyatlarındaki artışın yüzde 0.64 olduğunu nasıl hesapladınız?.. İktidarın emrindeki bir kuruluş bile yüzde 5.10 bulurken, siz hangi verilerden yola çıkarak yüzde 0.64 buldunuz?..

Geriye zaten ne kalıyor?..

Dün kasım ayı enflasyon oranları açıklanıyor. Her zaman olduğu gibi, en düşük enflasyon yine TÜİK’te, yıllık yüzde 47.71. İTO on puan daha yüksek, yüzde 57.99. ENAG yüzde 86.76 ile TÜİK’in iki katına yakın bir oran hesaplıyor.

Sana, bana göre ise, hissedilen enflasyonun TÜİK’in ortaya attığı oranla uzak yakın ilgisi yok!.. Çok daha yüksek.

Asıl ana kalemler

TÜİK verilerinde sektör bazında fiyat artışlarına bakınca:

Geriye zaten ne kalıyor?..

Beş ana kalem gerçeğin aynası.

Kasım itibariyle, TÜİK’e göre yıllık fiyat artışı:

-Eğitimde yüzde 92.49.

-Konutta yüzde 74.45.

-Sağlıkta yüzde 52.80.

-Gıda ürünlerinde yüzde 48.57.

-Ulaştırmada yüzde 26.24.

Bir insanın, bir ailenin en hayati harcamaları bu alanlarda toplanıyor. Geriye eğlence, kültür, otel, lokanta vs. kalıyor. Önemli olan bir de giyim var.

“Geriye zaten ne kalıyor” dediğim bu. “Hissedilen” dediğimiz enflasyon bundan dolayı çok yüksek.

Konuttan sağlığa, gıdadan eğitime kadar en temel ihtiyaçlardaki fiyat artışları halkın en az yüzde sekseninin belini kırıyor.

Kiraya ayrı bir parantez açmak gerek.

Kira sözleşmesi bu ay yenilenecek olanlar için kira artışı 60.5 gibi, vahşi bir oran.

Bu oran kiracılarla ev sahipleri arasında yeni anlaşmazlıkların habercisi. Ondan da öte, asıl sorun insanların bu anormal kira artışını nasıl karşılayacakları.

Mehmet Şimşek’in hesabı

TÜİK’in açıklaması sonrası Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek iyimser:

“Mayıs ayına göre, enflasyon 28.4 puan gerilemiştir.”

Ona göre, işler iyi gidiyor. İyi gidiyor da bu perişanlık neden, buraya nasıl geldik?...

Bunun için başka bir hesap yapmak gerek.

Tek adam rejimine geçildiği 2018 yılında on iki aylık ortalama enflasyon yüzde 16.33, bugün 2018’in üç katı, yıllık yüzde 20.30, bugün 2018’in iki katından daha yüksek.  

Böyle bir hesap o ünlü sözü hatırlatıyor:

“Nerdeeeen nereye?..”

Gıda artış oranı

Şimdi Türk-İş’in sorumluluğunda, çalışanlar açısından tehlikeli sulara giriyoruz. TÜİK ile Türk-İş’in gıda fiyatlarında bulduğu çok farklı oranlara. Günümüz açısından önemli.

TÜİK:

“Kasım ayında gıda fiyatlarındaki artış yüzde 5.10.”

Türk-İş:

“Kasım ayında gıda fiyatlarındaki artış yüzde 0.64.”

Devletin resmi kurumu ile işçi kuruluşunun bulduğu gıda fiyat artışındaki fark tam sekiz kat!.. Türk-İş sekiz kat daha az artış buluyor. Türk-İş’e bir soru:

Gıda fiyatlarındaki artışın yüzde 0.64 olduğunu nasıl hesapladınız?.. İktidarın emrindeki bir kuruluş bile yüzde 5.10 bulurken, siz hangi verilerden yola çıkarak yüzde 0.64 buldunuz?..

Soru şunun için önemli.

Bir hafta sonra Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplanıyor. O komisyonda işçi kesimini Türk-İş temsil ediyor.

Türk-İş zaman zaman o komisyonda tespit edilen ücrete katılmıyor, tutanağı imzalamıyor, zaman zaman tersine, oradaki Bakanlarla kulaktan kulağa fısıldaşıyor!..

0.64 iktidar için bulunmaz bir nimet. Asgari ücretin tespit edileceği şu günlerde 0.64 gibi, olağanın çok altında bir oranın AKP’nin asgari ücret artışında frene basması ihtimaline karşı:

Türk-İş şu yüzde 0.64’ü nasıl bulduğunu açıklasın ki, asgari ücretle çalışan milyonlarca insanın içi rahat etsin!..

Yalçın Doğan kimdir?

Yalçın Doğan, 1965 yılında Alman Lisesi'ni, 1969'da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi.

Gazeteciliğe 1973 yılında Cumhuriyet'te ekonomi muhabiri olarak başladı. 1981 yılında Cumhuriyet Ankara Temsilciliğine atandı.

1989'da köşe yazarı olarak geçtiği Milliyet'te önce Yayın Koordinatörü, 1999'da Genel Yayın Yönetmeni görevlerini üstlendi. 2003'te Hürriyet Gazetesi'nde sürdürdüğü köşe yazarlığı 2015 yılında sona erdi. O tarihten bu yana T24'te köşe yazarlığına devam ediyor.

Türk Dil Kurumu, Sedat Simavi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'in çeşitli ödülleri yanında, 2014'te yılın en iyi köşe yazarı, Halk TV'nin 'Kırılmayan Kalemler' ödülünü kazanan gazeteciler arasında yer aldı.

Her biri özgün araştırma içeren IMF Kıskacında Türkiye, Dar Sokakta Siyaset, Fenerbahçe Cumhuriyeti, Savrulanlar kitapları ile anılarını derlediği Sussam Susulmaz Yazmasam Olmaz kitaplarını yazdı. Ayrıca, Komünist Enternasyonelde Faşizmin Tahlili başlığı ile yayımlanan Almancadan yaptığı bir çevirisi bulunmaktadır. Almanca ve İngilizce bilir.

Yazarın Diğer Yazıları

Şahin Alpay: Aşkın, bilimin, maceranın hikâyesi

“Bir tel kopar, ahenk ebediyyen bozulur"

Ahmet Türk aniden neden “değerli şahsiyet” oldu?

DEM ile anlaşmak gerek ki, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı adaylığını bir kez daha sağlayacak düzenlemelerde DEM onların yanında olsun. Anlaşılan “ortak vizyon” kayyım atayarak, DEM’e gözdağı vererek birlikte yürütülecek, DEM bunu nereye kadar, nasıl kabul edecek, sonuçta ortaya ne çıkacak?..

Bunca perişanlık varken bir sen eksiktin Beşiktaş!..

"Büyük takım" kimliğini çoktan kaybetmiş!..

"
"