14 Kasım 2021

Sanatçı yaşar, işte yaşıyor: Tankut Öktem

Türkiye'nin gözbebeklerinden ünlü heykeltraş Prof. Dr. Tankut Öktem nerede bir sergi açsa, orası dolup taşıyor. Şu anda İstanbul'da yeniden açılan Atatürk Kültür Merkezi salonlarında olduğu gibi

Henüz "altı aylık bebek."

Parmakları... Parmakları... Elleri...

"Altı aylık bebekken, parmaklarını belli bir ritmle yastık kırlentlerinin üzerinde gezdiriyor."

Alışılmış, sıradan bir olay değil. Annesi farkına varıyor.

"Üç yaşında eline geçirdiği hamuru askercik formuna çeviriyor, bir anlamda heykel yaratıyor."

10 yaşına geldiğinde ise:

"Üç sergi açmış, Güzel Sanatlar Dalında Harika Çocuk seçilmiş."

Türkiye'nin gözbebeklerinden, ünlü heykeltraş...

Prof. Dr. Tankut Öktem.

20'li yaşlarını doldurduğunda, yerli ödüllerin yanı sıra, uluslararası ödüllerin sahibi olmaya başlıyor.

Türkiye'nin gözbebeklerinden ünlü heykeltraş Prof. Dr. Tankut Öktem nerede bir sergi açsa, orası dolup taşıyor. Şu anda İstanbul'da yeniden açılan Atatürk Kültür Merkezi salonlarında olduğu gibi.


İzmir Belkahve Atatürk Anıtı, 9 metre yüksekliğinde, bronz

"Özgürlük yüzleri"

Sanat... İnsan... Ve sanatçı heykeltraş ise...

Tankut Öktem kendisini Anadolu'ya vuruyor.

İnsanları tanımak ve anlamak için çıktığı geziden İstanbul'a geri geldiğinde, elde ettiği kazanımı heykele dönüştürüyor:

"Özgürlük Yüzleri Heykeli."

Anadolu insanının suskun sabrını "Özgürlük Yüzleri" ile ölümsüz kılıyor, "isimsiz çağlara" gönderme yaparak.


Özgürlük Yüzleri Anıtı, Arkeoloji Müzesi ödülü almıştır. Öğrencilik döneminde...

Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Seramik Bölümünü birincilikle kazanması çok olağan. 1986'da profesör, 1999'da "Devlet Sanatçısı" ünvanını kazanıyor.

Güzel Sanatlar Fakültesi'nin ilk heykel bölümünü kuruyor.

Anadolu kahramanları

Pek çok heykel yarışmasında birincilikler elde ediyor. Cumhuriyet'in 50. yılında açılan Resim ve Heykel yarışmasında üç ayrı birincilik kazandığı gibi.

"İnsanı heykelin içine yerleştiriyor, Anadolu kahramanlarını Anadolu insanıyla buluşturuyor."

Anadolu insanı... İnsan sevgisi...

Tankut Öktem:

"İşçilerimiz, köylülerimiz, bu insanlarımızın sevinçleri, hüzünleri, acıları, yurt sevgisi ile dolu yürekleri, birbirini kıskanmadan, kardeşçe yaşamaları onları sevme nedenimdir. Bu yüzdendir ki, anıtlarımda şehitler, emekçiler, işçiler kompozisyonlarımın baş kahramanıdır."

Kardeşçe yaşamak... Birbirini kıskanmadan...

Yanlış anlaşılmasın!..

Tankut Öktem 1980'li, 90'lı yıllardan söz ediyor!..

"Time" dergisine kapak

Bir dönem soyut yapıtlara yöneliyor.

Sonra, "çok figürlü anıtlar" dönemi başlıyor.

"Atatürk... Ve Atatürk... Ve çok figürlü Kurtuluş Savaşı askerleri..."

"Çok figürlü anıtlar" döneminin en ünlü yapıtı Kara Harp Okulu için gerçekleştirdiği "Atatürk ve Harbiyeli Anıtı."


Time dergisine 1992'de kapak olan Atatürk ve Harbiyeli Anıtı

Olağanüstü emek isteyen bu sanat şaheseri "Time Dergisi'ne kapak oluyor."

Türkiye'nin dört bir yanında çok figürlü anıtları bugün kentlerin ana meydanlarını süslüyor.

Elim kaza

Bitmeyen enerji ve sanatçı ruhuyla arka arkaya birbirinden değerli anıtlar yaratırken...

2007 yılında...

Ne yazık ki, İstanbul'un ortasında elim bir trafik kazasında Tankut Öktem hayata veda ediyor.

Kızları Pınar ve Oylum miras olarak devraldıkları enerjiyle sanat faaliyetlerini, yine Türkiye'nin dört bir yanında sürdürüyor.

"Kristal çağ kapıları"

O uğraşın ürünü olmak üzere...

İstanbul'da yeniden faaliyete geçen Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) Tankut Öktem'in yapıtlarından oluşan bir sergi açılıyor.

"Kristal Çağ Kapıları" sergisi çocukluk dönemi yapıtları, eskizleri, soyut eserleri ve heykellerinden örnekler bir araya getirilerek, oluşturuluyor.

Anadolu erenleri, ozanları, Cumhuriyet Tarihini anlatan yapıtlarından bir bölüm AKM'de şimdi izleyicilerle bir kez daha buluşuyor.

Serginin ana teması "sevgi ve barış." Neden bu tema?..

"Savaşların bir daha yaşanmaması için... Askerleri, işçileri, efeleri ölümsüzleştiriyor, özünde barış, özgürlük ve sevgiyle dolu olduğu için."

1988 Seul Olimpiyatları ile eş zamanlı düzenlenen Sanat Olimpiyatlarında 167 ülkeden davet edilen sanatçılar arasında Tankut Öktem de yer alıyor.

Aynı yıl Sanat Olimpiyatları Komitesi ile Fransız Sanat Akademisi tarafından "dünyanın yaşayan en iyi on heykeltraşı ödülüne" layık görülüyor.

Bugün Seul Olimpiyat Binası önünde duran anıt, onun eseri, adı da "Sevgi."


1988 Seoul Olimpiyat Binası önüne yerleştirilen ve serginin de öznesi Sevgi Anıtı

Defter doldu

AKM'de Tankut Öktem sergisini izleyenler için bir de defter açılıyor, sergiyi izleyenlerin duygu ve düşüncelerini yazmaları amacıyla.

Defter iki günde doluyor.

Neden?..

"Sanatçıya saygıdan...

Sanatçı yaşadığı için...

Dünya durdukça var olduğu ve var olacağı için..."

Ayrıca...

Ve mutlaka...

"Sanatçının niteliği öyle... Özgürlüğe düşkün, insanı her ürlü değerin üstünde, vazgeçilmez kıldığı için."

Tankut Öktem gibi.

Yazarın Diğer Yazıları

Bahçeli’nin baştankara çıkışına karşı: İspanya modeli

Hiçbir partiyle konuşmadan hatta, belki kendi partisinin organlarıyla bile görüşmeden, Bahçeli’nin çıkışı elbette pek çok kuşkuyu beraberinde getiriyor. Ortada devlet kurumlarının hazırladığı böyle bir plan var mı?..

Erdoğan uğruna: Bahçeli 55 yıllık birikimi sildi attı

DEM’in aklından asla geçirmediği “Apo’ya af” önerisine sırtını dönmesi imkânsız. Karşılığında anayasa değişikliğine onay vermesi, yıllardır eleştirdiği Erdoğan’a yeniden adaylık fırsatı tanıması ne ölçüde mümkün, orası da ayrı

Osman, yarın yedi yıl bitiyor!..

Duruşmalar devam ederken tahliye talepleri sürekli geri çevriliyor, ya mahkeme heyeti değişiyor ya Gezi davasına bakan yargıçlardan biri AKP milletvekili aday adayı çıkıyor ya da... Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi “hak ihlali vardır, derhal tahliye edilmelidir” kararı vermesine rağmen, hem de iki kez, o karar Anayasa’ya aykırı olarak uygulanmıyor

"
"