12 Eylül 2021

Ortak aklın iflası: Aşı karşıtlığı mitingi

Türkiye'de hak aramak yasak!.. İktidara karşı miting düzenlemek yasak!.. Yürümek yasak!.. Ama salgına karşı en etkin araç olan aşıya karşı çıkanlar bugün İstanbul'da miting düzenliyor ve bu mitinge İstanbul Valiliği izin veriyor!..

Soma cinayeti... Maden patlıyor, 301 insan hayatını kaybediyor.

"Soma'daki bu facia, kayıtlara Türkiye tarihinin en çok insan kaybına yol açan iş cinayeti olarak geçiyor".

Mayıs 2013'teki bu facia üzerinden sekiz yılı aşkın süre geçiyor.

"Ve hayatlarını kaybeden madenci yakınları ile kurtulanlar tazminatlarını hala alamadıkları için yürümek istiyor.

Yürüyüşe izin verilmiyor. Polis copları, biber gazı..."

Üç yıldır Çorlu

Temmuz 2018'de Çorlu'da tren kazası.

"25 kişi hayatını kaybediyor, 340 kişi yaralanıyor".

Mahkeme üç yılı aşkın süredir devam ediyor.

Mahkeme bir öyle, bir böyle, o kadar ki, hayatInı kaybedenlerin yakınları sonunda savcıyla ilgili suç duyurusunda bulunuyor. Mahkeme duyuruyu Hakim ve Savcılar Kurulu'na göndermeye karar veriyor.

Ama, bu arada...

"Kazada hayatını kaybedenlerin yakınları, 'adaletin üç yıldır yerine getirilmediği' gerekçesiyle defalarca miting düzenlemek istiyor, o mitinge yine polis copları ve biber gazlarıyla izin verilmiyor".

Avukatların yürüyüşü

AKP her meslek dalını ele geçirmeye, meslek kuruluşlarını kendine bağlama peşinde koşuyor.

"Barolara, avukatlara bir türlü söz geçiremiyor".

Buna ilişkin formül geliştiriyor, "aynı ilde çoklu baro sistemini" öngören bir yasayla, baroları bölüyor.

Avukatlar karşı çıkıyor.

"Ankara'ya yürümek istiyorlar, Ankara'ya yaklaştıklarında polis onları durduruyor, izin vermiyor, yağmur altında bekletiyor".

Taş ocakları mitingleri

Türkiye'nin pek çok yerinde, Doğu, Batı, Kuzey, Güney ve Orta Anadolu'da...

"AKP tarlaları, ormanları talan eden taş ocaklarına izin veriyor".

Kadını, erkeği, çoluğu, çocuğu köylüler o ocakları engellemek isterken...

"O tarlalar, o ormanlar onların ekmeği, suyu..."

Kadınlar kendilerini iş makinalarına siper ediyor. Gösteri düzenlemek istiyor.

Ama, polis...

"Biber gazı ve coplarla köylülerin en haklı taleplerine, gösterilerine engel oluyor".

İstanbul Sözleşmesi

Türkiye'nin taraf olduğu, 247 milletvekilinden 246'sının imzasıyla, hem de AKP döneminde, Kasım 2011'de kabul ediliyor.

"Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesine ilişkin mücadeleyi içeren İstanbul Sözleşmesi..."

Bir gece yarısı kararnamesiyle, İstanbul Sözleşmesi dört ay önce tek bir imzayla feshediliyor.

Türkiye'nin çeşitli illerinde kadınlar sokaklara dökülüyor.

"Pek çok ilde polis kadınlara copla ve biber gazıyla müdahale ediyor, mitinge izin vermiyor, kadınları göz altına alıyor".

Hak arama yasakları

Hele de, son yedi, sekiz yılda, Türkiye'nin pek çok yerinde, çok değişik nedenlerle...

Çevreyi, doğayı korumaktan başlayın, kendi sularına, ekmeklerine el uzatanlara karşı mücadele edenler, mesleklerine sahip çıkmak isteyenler, "Boğaziçi Üniversitesi" örneğinde olduğu gibi, bilime ve kurumuna yönelik müdahalelere karşı dik duranlar, adalet arayanlar, haklarını alamayanlar, işlerinden atılanlar...

"Ne zaman gösteri düzenlemek isteseler, karşılarında hep polis copu, biber gazı, gözaltı!..

Türkiye'de hak aramak yasak!..

İktidara karşı miting düzenlemek yasak!..

Yürümek yasak!.."

Ve aşı karşıtlığı

Türkiye öyle garip bir ülke ki...

İşler rayından öyle çıkmış ki...

"İktidar sahipleriyle, onların bürokratları, yardımcıları, yöneticilerinin verdiği kararlarda mantık aramak artık anlamsız, çünkü her şey birbirine karışmış bulunuyor.

Son örnek, aşı karşıtlığı mitingine verilen izin!.."

Salgına karşı en etkin araç olan aşıya karşı çıkanlar bugün İstanbul'da miting düzenliyor ve bu mitinge İstanbul Valiliği izin veriyor!..

Sabahtan akşama aşı ve aşı

Türkiye'de salgın her gün artıyor, salgınla mücadele öylesine kontroldan çıkıyor ki, Avrupa Birliği ülkeleri ile bazı ülkeler "Türkiye'yi kırmızı listeye" alıyor.

10 Eylül itibariyle, Türkiye'de günlük vak'a sayısı 23.562, vefat sayısı ise, 214'ü buluyor. Vefat sayısı üç gün önce 262'ye ulaşıyor, çok yüksek.

Vak'a sayıları böyle iken...

"Televizyonlarda her gün, hatta her saat başı ya Sağlık Bakanlığı ya Bakan Fahrettin Koca ya ilgili uzman doktorlar halkı sürekli olarak 'mutlaka aşı yaptırın' diye uyarıyor.

Her haber kanalında 'salgına yakalananların yüzde 98'i aşı olmayanlar' diye, dakikalarca hastanelerden, bizzat salgına yakalanan hastalardan ve doktorlardan uyarılar yükseliyor.

Bakan Fahrettin Koca 'aşı olun, aşıya karşı çıkanlara aldırmayın' diye, sayısız tweet atıyor". 

 Bilanço her geçen gün ağırlaşıyor.

Buna rağmen...

"İstanbul'da her türlü gösteriyi yasaklayan, kadınların gösterisinden, öğrencilerin protestosuna, işçilerin mitinginden, iş arayanların itirazlarına karşı çıkan, izin vermeyen, buna rağmen düzenlenmek istendiğinde, polis coplarıyla müdahaleden çekinmeyen İstanbul Valisi Ali Yerlikaya İstanbul'da aşı karşıtlarının mitingine izin veriyor!.."

Anlayan beri gelsin!..

Vali Yerlikaya ve ortak akıl

Anlayan öyle beri gelsin ki...

Ankara, Sağlık Bakanlığı, yani merkezi hükümet ve onun ötesinde "mantık, sağlık bilimi ve pratiği, uzman doktorlar 'aman aşı ve mutlaka aşı' diye feryat ederken...."

İstanbul Valisi Ali Yerlikaya...

Sen tut, bu mitinge izin ver!...

En küçük bir olayda işine gelmeyen bir karar aldığında, ilgili yöneticiyi anında görevden alma alışkanlığında olan bir iktidar...

"Al sana bir olay, al o valiyi hemen görevden!.."

Neden bu kadar radikal bir adım?..

Çünkü, Vali Yerlikaya aşının zorunluğunu henüz anlamış değil.

Bir yandan da, olayın özünde...

"Yönetimde ortak aklın olmadığını, dağınıklığı gösteriyor".

TTB'den itiraz dilekçesi

Valinin verdiği izine her kesimden, özellikle salgınla mücadelede birebir emek harcayan doktorlardan itiraz yükselirken, Türk Tabipler Birliği de (TTB) İçişleri Bakanlığı'na dilekçeyle başvuruyor:

"Bu miting toplum sağlığı açısından kabul edilemez. Miting, kısıtlamalara uyulmayacağını ortaya koyuyor. Gerekli önlemleri alın".

Makul olmayan, mantık dışı, bilimsel temele dayanmayan, toplum sağlığını tehdit eden, insanlarda bulaşı arttıracak bu mitinge izin vermek acaba hangi aklın eseri?..

Bu satırların yazıldığı saatlerde miting hala geçerli.

Son anda iptal edilirse, şaşmam.

İptal edilse bile, bu saatten sonra...

"Mitinge izin ortak aklın iflasının itirafı".

Yazarın Diğer Yazıları

İngiliz + Amerikan planı: Suriye şimdilik Colani’ye emanet

Erdoğan onca kavgadan sonra, nasıl ki Mısır lideri Sisi ile anlaştı, Yunanistan ile anlaştı, AB ile anlaşmaya çalışıyor, diktatör Esad ile de anlaşmak için yollara düştü. Bütün olanların toplamında: İsrail ile yeniden el sıkışırsa... Artık yeni bir “İleri Üçlü” görmeye hazırlanın!.. Türkiye - Amerika - İsrail.

Diyanet imparatorluğunun freni patlamış!

AKP iktidarında artan bütçesi, artan personeli, artan yetkileriyle donatılan Diyanet İşleri Başkanlığı fiili ve sembolik kazanımlarıyla imparatorluk gibi. Kendisine her türlü rolü biçiyor, kendine göre yorumlar icat ediyor, toplumu yanlış yönlendiriyor. Bu kadar yetki tanınırsa, olacağı bu

Suriye cehenneminde Ankara’nın PKK manevrası

Her ne kadar PKK’nın Suriye’deki kolu olsa bile, YPG’nin yenilmesi PKK’nın Türkiye’de devre dışı kalma sürecini başlatıyor olabilir. Bu da Apo’nun yapacağı muhtemel çağrının önemini azaltıyor olabilir

"
"