23 Şubat 2017

Figen Yüksekdağ: Tarihe geçecek skandal

FETÖ’cüler dip bucak, her yerde temizlenirken, nasıl oluyor da, onların verdikleri kararlar bugün çok ciddi sonuçlar doğuruyor?

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli imzasıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne bir yazı gönderiliyor.

21Şubat 2016, iki gün önce,Türkiye Büyük Millet Meclisi, saat 14.30. Tarihi bir gün, tarihi bir an.

O yazıda Van milletvekili Figen Yüksekdağ’ın milletvekilliğinin düşürüldüğü bildiriliyor.

Figen Yüksekdağ HDP Eş Genel Başkanı. Cumhuriyet tarihinde, 1920’den, yani TBMM’nin açılışından bu yana, ilk kez bir siyasal parti genel başkanının, eş başkan olması fark etmez, milletvekilliği düşürülüyor.

Buna ek olarak, tarih kayıtlarına geçmesi gereken diğer not:

HDP parti tüzel kişiliği olarak, aynı zamanda HDP milletvekilleri de, bu olayı o anda o yazıdan öğreniyor.

Sanki çok sıradan

Oturumu AKP Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı yönetiyor. Bahçekapılı olağan bir tavır ve ses tonuyla:

Başbakanlığın, Anayasa'nın 84'üncü maddesine göre Van Milletvekili Figen Yüksekdağ Şenoğlu'nun kesin hüküm giydiğine dair kesinleşen mahkeme kararı hakkında bir tezkeresi vardır, okutup bilgilerinize sunuyorum:

"TBMM Başkanlığına,

"Van milletvekili Figen Yüksekdağ Şenoğlu’nun terör örgütü propagandası yapmak suçundan cezalandırılmasına ilişkin Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesinin …. tarihli ve … sayılı kararının Yargıtay 16. Ceza Dairesinin … tarihli ve … sayılı kararı ile onanması nedeniyle, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 84'üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca milletvekilliğinin düşürülmesine dair Adalet Bakanlığından alınan ilgi yazı sureti ve eki dosya ilişikte gönderilmiştir. Gereğini arz ederim.”

Yazının okunmasını Bahçekapılı tamamlıyor:

“Anayasanın 76. maddesi kapsamında milletvekili seçilmeye engel bir suça ilişkin olan ve Anayasanın 84. maddesinin ikinci fıkrası gereğince bilgiye sunulan kesinleşmiş mahkeme kararı doğrultusunda Van milletvekili Figen Yüksekdağ Şenoğlu’nun milletvekilliği düşmüştür.”

Mahkeme, Yargıtay, Adalet Bakanlığı, haydi yallah milletvekilliği düşürülüyor. Böylesi bir örneği tarih yazmıyor.

Müthiş iddia

Tezkerenin okunması sonrasında ilk sözü HDP Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım alıyor ve çarpıcı bir iddia ortaya atıyor:

“Bütün siyasi çevreler bilmelidir ki, o karar şu siyasi iktidar tarafından 'terörist' olarak kabul edilen savcılar ve hâkimler tarafından hazırlanmış bir iddianamenin ürünüdür. Söz konusu okuduğunuz kararın savcıları ve yargıçları şu anda içerdedir.” (TBMM 21 Şubat 2016 tarihli tutanak, s.14).

Yıldırım, karar veren savcı ve yargıçların FETÖ’den tutuklu olduğunu öne sürüyor.

On aylık mahkûmiyet

Ayşe Nur Bahçekapılı hiçbir şey olmamış gibi, konuyu kapatmaya çalışarak, olağan Meclis gündemine devam ediyor:

“TBMM Başkanlığınını iki tezkeresi vardır, okutup oylarınıza sunacağım.” (Tutanak, aynı yerde).

HDP Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp müdahale ederek, “Bu böyle sessizce kapatılacak konu değil” deyince, Meclis’te gergin anlar yaşanıyor, karşılıklı laf atmalar gibi.

Bahçekapılı on beş dakika ara veriyor.

Ara sonrası tartışma devam ediyor, Ahmet Yıldırım yeniden kürsüde:

“Anayasanın 83 ve üçüncü fıkrası, TBMM üyesi hakkında seçimden önce verilmiş bir cezanın yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır, yani milletvekilliği süresi bitince ceza yerine getirilir. Üyelik süresince zaman aşımı işlemez. Bu bir.

"İkincisi elinizde Adana Ağır Ceza Mahkemesi'nin bir yıllık kararı okunuyor, ama bir başka sayfada cezanın on ay olduğu Yargıtayca kabul edilmiş oluyor.

"Bu yönüyle kararınızı geri çekmenizi talep ediyoruz.”

Kararı geri çeken filan yok.

Karar beş buçuk ay önce

Tekrar gerginlik, yeniden oturuma ara ve devamında Ahmet Yıldırım:

“Yargıtay, Eylül ayında, beş buçuk ay önce karar almış. Yargıtay Kasım başında Adalet Bakanlığına yazmış, üç buçuk ay önce. Çünkü o zaman başkanlık hayalleri uğruna  çalışan birileri ve referandum yoktu.

"Anayasa 83 eğilip bükülecek, Anayasa 84 lastik gibi bir yerlere çekilecek, ne anlatıyorsunuz Allah aşkına, on ay hapis cezası Parlamentonun üçüncü büyük partisinin eş genel başkanının milletvekilliğinin düşürülmesine dönüştürülecek.” (TBMM Tutanak, 21 Şubat 2017, s.19).

Kemal Aktaş örneği

Yıldırım daha sonra benzer bir örnek veriyor.

“Bir milletvekili Kemal Aktaş altı buçuk yıl ceza yemişti. Geçen dönem milletvekilliği düşmedi, dönem sonuna bırakıldı. Altı buçuk yılda düşürülmeyecek, on ayda düşürülecek, öyle mi?”

Aktaş da, HDP’den önceki parti, BDP milletvekili ve o da Van milletvekili.

Geçen dönem Aktaş’ın milletvekilliği devam ediyor, altı buçuk yıl cezaya rağmen, şimdi on aylık mahkumiyet Yüksekdağ’ın milletvekilliğinin düşürülmesiyle sonuçlanıyor.

Anayasa madde 76 ve sorular

Figen Yüksekdağ anayasanın 76. maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle mahkûm oluyor. Suçu propaganda.

Oysa,  76. maddede sayılan suçlar “zimmet, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik.”

Baştan sona yeni bir “hukuk garabeti” daha, beraberinde pek çok soruyu içeriyor.

-Yüksekdağ’a yöneltilen suçlama ile milletvekilliğinin düşürülmesine yol açan “hukuk bağlantısı” nerede?

-Yargıtay kararı üzerinden beş buçuk ay, Adalet Bakanlığı'na yazılması üzerinden üç buçuk ay geçiyor, peki neden şimdi milletvekilliğinin düşürülmesi kararına varılıyor?

-Yüksekdağ on ay hapse mahkûm oluyor, bir başkası ki, o da BDP (HDP) milletvekili Kemal Aktaş, altı buçuk yıl ceza alıyor. Aktaşın milletvekilliği düşürülmüyor, Yüksekdağ’ın neden düşürülüyor?

-Ahmet Yıldırım’ın iddia ettiği gibi, Yüksekdağ’ı mahkûm eden savcı ve yargıçlar bugün gerçekten FETÖ’cülükten hapiste mi?

-FETÖ’cülükten hapiste olan savcı ve yargıçların verdikleri kararlar yüzünden başka kimler ve kaç kişi hapiste? Bunun “hukuki” açıklaması nerede ve nasıl?

-FETÖ’cüler dip bucak, her yerde temizlenirken, nasıl oluyor da, onların verdikleri kararlar bugün çok ciddi sonuçlar doğuruyor? Adalet Bakanlığı ile HSYK bu akıl almaz duruma nasıl ses çıkarmıyor?

-Bir partinin eş genel başkanının milletvekilliği düşürülüyor, ama o partiye önceden neden haber verilmiyor?

-Son olarak, eski CHP’li, şimdi AKP Meclis Başkan Vekili ve “hukukçu” Ayşe Nur Bahçekapılı Meclis'i yönetirken, ne zaman “tarafsız bir yönetim” göstermeyi düşünüyor?

Bölükbaşı örneği

Bütün bu soruları aşan asıl büyük gerçek, bir partinin eş genel başkanının milletvekilliği düşürülüyor, bu doksan yılda bir ilk.

Demokrat Parti iktidarında 1957’de Cumhuriyetçi Millet Partisi Genel Başkanı Osman Bölükbaşı Meclis’e hakaret gerekçesiyle tutuklanıyor ancak, milletvekilliği yine de düşürülmüyor.

2002’de bir parti genel başkanı Tayip Erdoğan için anayasa değiştiriliyor ve bir ara seçimle, o genel başkan, Erdoğan, milletvekili seçiliyor. 2017’de bir başka genel başkanın milletvekilliği düşürülüyor.

Nereden nereye geldiğimizin bir başka fotoğrafı. Ve de nasıl geldiğimizin…

Böyle bir karar önünde sonunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden nasıl olsa döner, siz yine de, 21 Şubat 2017 gününü tarihe kaydedin, unutulmasın bu vahim olay.

Yazarın Diğer Yazıları

Colani-Türkiye: “Maslahata destek!”

Colani, bir röportajında “Türkiye ve Suriye’nin arasında geçmişten gelen tarihi ve coğrafi bir bağlılık var. Bunu çok iyi idrak ettik. İki halkın maslahatına destek vermek istiyoruz” diyor. Burada kullandığı “maslahat” sözcüğü İslami bir kavram. Türkiye ile kurmak istediği ilişki diplomatik olmaktan çok İslami temelli bir ilişki mi?

Zafer çığlıkları gölgesinde parçalanma: Nüfus bilgileri sıfırlandı

İsrail Suriye halkının nüfus, pasaport ve istihbarat kayıtlarının yer aldığı binaları bombalıyor, o kayıtları yok ediyor. Böylelikle kim kimdir, nerede yaşıyor, aidiyeti ne, bunları sıfırlıyor. Bombalayacak başka yer mi yok?

İngiliz + Amerikan planı: Suriye şimdilik Colani’ye emanet

Erdoğan onca kavgadan sonra, nasıl ki Mısır lideri Sisi ile anlaştı, Yunanistan ile anlaştı, AB ile anlaşmaya çalışıyor, diktatör Esad ile de anlaşmak için yollara düştü. Bütün olanların toplamında: İsrail ile yeniden el sıkışırsa... Artık yeni bir “İleri Üçlü” görmeye hazırlanın!.. Türkiye - Amerika - İsrail.

"
"