Mehmet Şimşek - Ekrem İmamoğlu
Bir araç muayenesinin, aracın başında 45 dakika, buna karşılık hasta bir insanın muayenesinin...
"İki dakikada ya da uzaktan yapılacağı"...
Bir ülkede yaşıyoruz.
Görmeden, dokumadan, fiilen muayene etmeden, uzaktan hastalık nasıl teşhis ediliyor, nasıl tedavi ediliyor acaba?..
Ya da hasta daha "şikayetiniz nedir" sorusunu yanıtlarken, muayene iki dakikada sona mı eriyor?..
Üstelik, AKP her fırsatta "sağlıkta dev adımlar atmakla" övünüyor.
O övünmenin sonuncusunda feci sahnelere tanık oluyoruz.
Burdur'da diyalize giren hastalardan üçü hayatını kaybediyor, bu yazı kaleme alınırken, on dördünün hayati tehlikesi devam ediyor.
Birbirinden ayrı alanlarda hepimizin tahammülünün çoktan aştığı skandallar bitmek bilmiyor.
Wulff istifa etti
Christian Wulff...
2012'de Almanya Cumhurbaşkanı iken, daha iki yılı dolmadan istifa etmek zorunda kalıyor.
Wulff Cumhurbaşkanı seçilmeden önce Aşağı Saksonya Eyalet Başbakanı.
"Sonbahar şenlikleri sırasında iş adamı olan yakın bir arkadaşının, ona ait 720 Euro tutan otel faturalarını ödediği iddiası ortalığı karıştırıyor."
720 Euro!.. Bugünkü kur üzerinden yaklaşık 25 bin lira!..
Başka bir iddia, yine yakın bir iş adamı arkadaşından düşük faizle 500 bin Euro kredi almış olması.
"Kendisi Eyalet Başbakanı ama, bunları parlamentoya bildirmiyor, gizliyor."
Günlük gazete Das Bild'de bu haberler patlayınca, Wulff istifa ediyor:
"Halkın bana güveni kalmamıştır, bu görevi sürdürmem artık mümkün değildir."
Orada hangi makamda olursa olsun, yetkililer istifa etmesini biliyor.
Sözleşmede özel madde
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu.
Bakan Bey başında bulunduğu Bakanlıktan çeşitli ihaleler alan bir özel firmanın uçağı ile Almanya'ya gidiyor. Bu skandal patlayınca, Uraloğlu işin iç yüzünü açıklıyor:
"Leipzig'de düzenlenen ulaştırma forumuna genel müdürlerimizle katıldık."
Sözleşmedeki şu müthiş maddeyi Uraloğlu'ndan öğreniyoruz:
"Bakanlığa büyük iş yapan ilgili firmanın sözleşmesinde 31. maddede var. Ulaştırma alanındaki eğitim, sempozyum ile ilgili masraflar bilabedel olmak üzere taraflarından karşılanır.
Biz özel uçakla gittik ama, hiç para ödemedik."
Bir özel firma Bakanlıktan ihale alıyor, arada sözleşmeye böyle skandal bir madde ekleniyor.
Bakan Bey de bunu itiraf ediyor.
Akla şu sorular geliyor:
- Benzer sözleşmeler devletten ihale alan başka hangi firmalarla imzalanıyor?..
- O firmaların devletten aldıkları ayrı ayrı ihale miktarı ne kadar?
Yirmi yılı aşkın süren düzenin fotoğrafından bir kare.
Şimşek'e övgü
Burdur'da hastenede hayatlarını kaybedenler...
İhale sözleşmelerinde skandal maddeler derken...
Bir skandala da Ekrem İmamoğlu imza atıyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek eliyle AKP'nin ekonomik politikası milyonlarca emekli ve düşük gelirli insana hayatı zehir ederken...
Orta sınıfı çökertmişken...
"Tasarruf Tedbirleri" adı altında anlamsız bir paketi halka yutturmaya çalışırken...
Dolaylı vergilerle halkın tepesine iyice binerken...
Candaş Tolga Işık'ın TV programında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu herkesi şaşırtıyor:
"Mehmet Şimşek Bey'den doğru adımlar, iyi tedbirler, itibarlı bir yolculuk tarifleme gayreti görüyoruz. Tabii bu birkaç ayda notu verilecek bir durum değil, bir süreç yaşamamız lazım."
Bu sefaletin neresi "doğru adım?.."
Bir önerim var kendisine.
Ekonominin perişan halini, atılan adımların "doğru ve iyi tedbirler" olup olmadığını, kendisine anlatacak çok sayıda iktisatçı var. Onları bir kalem dinlemesi yerinde olur!..
Kaldı ki, partisi CHP'nin genel başkanı Özgür Özel'den her kademedeki yetkilisine kadar, pek çok kişi Mehmet Şimşek ve ekonomi üzerine neler söylüyor, bakmasında yarar var!..
Bu gibi söylemlerin CHP'ye verdiği zararı bizden çok, kendisinin bileceğini tahmin ediyorum.
Yalçın Doğan kimdir?
Yalçın Doğan, 1965 yılında Alman Lisesi'ni, 1969'da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi.
Gazeteciliğe 1973 yılında Cumhuriyet'te ekonomi muhabiri olarak başladı. 1981 yılında Cumhuriyet Ankara Temsilciliğine atandı.
1989'da köşe yazarı olarak geçtiği Milliyet'te önce Yayın Koordinatörü, 1999'da Genel Yayın Yönetmeni görevlerini üstlendi. 2003'te Hürriyet Gazetesi'nde sürdürdüğü köşe yazarlığı 2015 yılında sona erdi. O tarihten bu yana T24'te köşe yazarlığına devam ediyor.
Türk Dil Kurumu, Sedat Simavi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'in çeşitli ödülleri yanında, 2014'te yılın en iyi köşe yazarı, Halk TV'nin 'Kırılmayan Kalemler' ödülünü kazanan gazeteciler arasında yer aldı.
Her biri özgün araştırma içeren IMF Kıskacında Türkiye, Dar Sokakta Siyaset, Fenerbahçe Cumhuriyeti, Savrulanlar kitapları ile anılarını derlediği Sussam Susulmaz Yazmasam Olmaz kitaplarını yazdı. Ayrıca, Komünist Enternasyonelde Faşizmin Tahlili başlığı ile yayımlanan Almancadan yaptığı bir çevirisi bulunmaktadır. Almanca ve İngilizce bilir.
|