Kişnişle marine edilmiş kuşkonmazlı biftek!..
Pişirme tarifine geçmeden önce...
Kuşkonmazın kilosu 1.000 lira dolayında.
Biftek kilosu 800-900 lira arasında.
Kullanılan malzemenin miktarına göre, bu yemeğin en düşük maliyeti yaklaşık 1.200 lira.
Sakın yanlış anlama olmasın. Lüks bir lokantada değiliz.
TRT’de yayımlanan yemek programındayız.
Kuşkonmazlı biftek TRT’nin o programında tarif ediliyor.
İnsanlar biraz ucuza yarım kilo kıyma için sabahın köründe kuyruğa girerken, üç, beş lira daha ucuz ekmek için uzun kuyruklar oluştururken...
TRT’de maliyeti 1.200 lirayı bulan kuşkonmazlı biftek tarifi!..
Alay eder gibi.
Sadece TRT’de değil, çeşitli TV kanallarında hemen her gün yemek programları var. Geçim sıkıntısının dibe vurduğu bir ortamda o programlar fena halde ayıp kaçıyor.
Bir yanda TRT’de kuşkonmazlı biftek tarif edilirken, diğer yanda Ticaret Bakanlığı simite 5 liralık zam yetkisini kendisine bağlıyor.
Madem simite 5 liralık zammı çok görüyorsun, TRT’de 1.200 lira maliyetli yemek programlarına neden ses çıkarmıyorsun?..
Halktan kopuşun fotoğrafları.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM'deki makamında Taha Hüseyin Karagöz ile bir araya geldi
Başka bir fotoğraf
Kuşkonmazlı biftek fotoğrafı çok tepki topluyor.
Ama, insanları çileden çıkartan başka bir fotoğraf var.
İşte o fotoğrafa...
Altmış bin (X) atılıyor, eski ismiyle tweet atılıyor.
İnsanları böylesine ayağa kaldıran ne?..
Her fırsatta CHP’ye ve AKP’li olmayanlara hakaret eden...
Toplumun hassasiyet duyduğu olayları örtbas etmeye çalışan, “gazeteci” geçinen, AKP’li bir trol…
CHP Lideri Özgür Özel’i ziyaret ediyor!..
Adam, birlikte çekilen fotoğrafı sosyal medyada paylaşıyor.
Hassasiyet
Özgür Özel’in böyle bir kişiyi makamında kabul etmesi öyle tepki çekiyor ki...
O fotoğrafı eleştiren tam altmış bin X (tweet) atılıyor.
Neden bu kadar büyük tepki?..
Yolsuzluk iddialarının, hukuksuzlukların, olağanüstü haksızlıkların, görülmemiş geçim derdinin, adam kayırmanın yaşandığı bu ülkede insanlar 31 Mart seçiminde CHP’ye umut bağlıyor.
Yıllardır yaşanan acılar küllenmiş değil, sicili epey tartışmalı birini Özel’in kabul etmesi, “yumuşama ya da normalleşme” filan değil. Olmadığı için toplumda hassasiyet yeniden canlanıyor.
31 Mart’ta oylarıyla isyan edenler, şimdi bu görüşmeye isyan ediyor. Vicdanları kaldırmıyor.
Özgür Özel Halk TV’den İsmail Küçükkaya’ya yaptığı açıklamada:
“Nikah davetiyesi getirmek için gelmiş, kapıya kadar gelmiş birini geri göndermek olmaz.”
Neden olmasın?..
CHP Genel Merkezinin bu işleri organize etmesi gerek.
CHP’ye kalan miras
Ayrıca...
Hiç kimse AKP iktidarında çektiklerini şimdi CHP’li belediyelerde asla görmek istemiyor.
AKP’den CHP’ye geçen belediyelerde CHP’nin aldığı miras ortada.
Milyonluk, milyarlık borçlar...
Garip ihaleler...
Araç saltanatı...
Lüks makam odaları...
Adam kayırmalar...
Bunlara karşı CHP’ye oy verenler pür dikkat CHP’li belediyeleri izliyor.
İzlerken ne oluyor?..
“Dost kayırma yeri değil”
Örneğin, Bursa’da.
Yıllar sonra AKP’den CHP’ye geçen Bursa’da CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey yeğeni ve bir yakınını belediyede bir işin başına getirmeye kalkıyor.
İnsanlar adam kayırmadan zaten bıkmış.
CHP’ye oy verme nedenlerinden biri aday kayırmanın sona ermesi umudu.
Başkan Mustafa Bozbey yerden yere vuruluyor, Ekrem İmamoğlu sözünü esirgemiyor:
“Burası eş, dost kayırma yeri değil kardeşim. Bu konuda taviz yok. Derhal o yanlışı düzeltecek. Hata olmuştur, düzeltiyorum diyecek, bu kadar basit.”
Halk 31 Mart’ta CHP’ye neden oy veriyor, yıllar sonra AKP’ye sırtını neden dönüyor, sanıyorum CHP hala farkına varmış değil.
22 yıldır yaşananların benzerleriyle şimdi karşılaştığında öfke duyuyor.
Özgür Özel’in AKP’li bir trolle görüşmesi, şu belediye başkanının kendi yakınını işe alması, öteki başkanın makam odasını yeniden döşetmeye kalkması halktaki öfkeyi harekete geçiriyor.
Halka “CHP geldi de ne değişti” dedirtmek, bindiği dalı kesmekten farksız.
Yolun daha başında, incirin çekirdeğinden üzümün sapına kadar CHP’nin dikkatli olması gerek.
Yalçın Doğan kimdir?
Yalçın Doğan, 1965 yılında Alman Lisesi'ni, 1969'da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi.
Gazeteciliğe 1973 yılında Cumhuriyet'te ekonomi muhabiri olarak başladı. 1981 yılında Cumhuriyet Ankara Temsilciliğine atandı.
1989'da köşe yazarı olarak geçtiği Milliyet'te önce Yayın Koordinatörü, 1999'da Genel Yayın Yönetmeni görevlerini üstlendi. 2003'te Hürriyet Gazetesi'nde sürdürdüğü köşe yazarlığı 2015 yılında sona erdi. O tarihten bu yana T24'te köşe yazarlığına devam ediyor.
Türk Dil Kurumu, Sedat Simavi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'in çeşitli ödülleri yanında, 2014'te yılın en iyi köşe yazarı, Halk TV'nin 'Kırılmayan Kalemler' ödülünü kazanan gazeteciler arasında yer aldı.
Her biri özgün araştırma içeren IMF Kıskacında Türkiye, Dar Sokakta Siyaset, Fenerbahçe Cumhuriyeti, Savrulanlar kitapları ile anılarını derlediği Sussam Susulmaz Yazmasam Olmaz kitaplarını yazdı. Ayrıca, Komünist Enternasyonelde Faşizmin Tahlili başlığı ile yayımlanan Almancadan yaptığı bir çevirisi bulunmaktadır. Almanca ve İngilizce bilir.
|