29 Eylül 2023

Bodrum Gümüşlük'ten sevgilerimle...

Pandemiden sonra nihayet sponsorlu da olsa dört günlük bir 'ayağımı suya sokma' tatili yapabildim...

Bütün kalabalığa rağmen Gümüşlük Greta'da gün batımı muhteşem
Selda ile kendimize Gümüşlük'te müthiş bir ziyafet çektik 
Sezen Aksu, Ferzan Özpetek'in filminden bir şarkısını şimdi de sizler için söylüyor...
Yargı'nın Emmy'e aday olması hepimizin çok hoşuna gitti 

Eylül'ün son haftası, yani yaz bitmeden ben de nihayet ayağımı denize sokabildim. Allah başka felaket vermesin, Bodrum Gümüşlük'e gitmek zorunda kaldım.

Ben az zengin olduğumdan, bu tatil için işten kovduğum stajyerlerimden Cengiz Semercioğlu, Karaağaç biraderler, Cihangir'den muhtarımız Halil Kalafat, Mülkiye'den arkadaşlarım Ahmet ve Ferhan Babalıoğlu sponsorlarım oldular. 

Uçak, tam 3 saat rötar yaptı! 

Size gidiş maceramı anlatarak başlamak istiyorum, çünkü perişan olduk. Halil Kalafat ve ben, iki saatten fazla havaalanında, bir saat de uçağın içinde kalkışı bekledik. 3-4 saatimiz haybeye gitti... Beklerken, ne bir su ne bir yiyecek, en ufak ikramları bile olmadı. Pilotumuz da özür dilemek yerine 'anlayışımıza sığınmayı' tercih etti. Doğrusunu isterseniz Türk Hava Yolları'ndan bu sorumsuzluğu beklerdim ama bu kadarı fazla! 

3 saat bekleyince yolculuğum biraz tatsız geçti

Greta'ya gidin, Gümüşlük'ü keyifle seyredin 

Fanlarımın "Sürekli ünlü fotoğraflarını paylaşıyorsun" demesine karşılık, Gümüşlük'teki favori yerim Greta'da sizler için müthiş bir fotoğraf çektirdim. Benim dışımda fotoğrafta gördüğünüz herkes, işçi sınıfını temsil ediyor. Siz kıyafetlerinin modernliğine bakmayın, istedikleri kadar frapan görünsünler onlar hâlâ işçi sınıfı... Ben fotoğrafa bayıldım, umarım siz de bayılırsınız. 

Greta'nın hepsi birbirinden yakışıklı ve güzel çalışanları ile çekilen bu güzel fotoğraf, benim geldiğim gece verdikleri partiden...
(Foto: Greta'nın sahibi Deniz Karaağaç) 

Gecenin yıldızı Selda'ydı 

Greta çalışanlarının parti yaptığı gece, bizler de Cengiz Semercioğlu'nun davetlisi olarak aynı mekândaydık. Bizler kim diye merak ediyorsanız, Semercioğlu ile yeni bir proje üzerinde çalışan Selda Bağcan, Selda'nın uzun yıllardır arkadaşı ve menajeri olan Ferhan Üçoklar, mekân sahibi Deniz Karaağaç, Gonzo Tuğrul ve tabii ki fotoğrafı çeken Halil Kalafat... Başta Selda olmak üzere, bütün masa, bütün gece bol bol yiyip içtik. Umarım Deniz Karaağaç, davet sahibi Cengiz Semercioğlu'na iyi bir indirim yapmıştır. 

Gümüşlük Greta'daki yemeğimiz 2-3 saat sürdü

Tarihimden yapraklar 

80'lere dönüş

Gümüşlük tatilinde en keyifli anlarımdan biri de 80'lerde Yeni Gündem dergisini çıkardığımız Semra Emre ile buluşmak oldu. Semra Emre, Ümit Kıvanç ile Yeni Gündem kavgalarımıza rağmen çok başarılı bir görsel yönetmenlik performansı göstermişti. Kendisini, o zamandan beri çok severim. Tahmin edeceğiniz gibi Semra ile ben, Tuğrul Paşaoğlu'ndan Ümit Kıvanç'a kadar o dönem İletişim Yayınları'nda olan herkesi bol bol çekiştirdik. Sadece artık aramızda olmayan gazeteci Nihat Tuna'yı keyifle hatırladık...

Gümüşlük Satsuma'da Semra Emre ve ben 

Linkler ve çağrılar

* Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi, Konak Belediyesi, Konak Kent Konseyi ve Mülkiye Bilimsel Araştırma ve Geliştirme Kooperatifi tarafından ortak olarak düzenlenecek olan 'Nermin Abadan Unat Göç Sempozyumu’nun bu yılki başlığı "Toplumsal Cinsiyet ve Göç" olarak belirlendi. 30 Eylül'de gerçekleşecek sempozyum, ilgilisine duyurulur.

***

Gazeteciliğe devam

Gümüşlük Sahil'de çekilen bu fotoğrafa bakıp, “Yine dayanamadı kendini teşhir ediyor” demeyin lütfen, teşhircilik değil bu. Güneş altında yatarken, bu sarı noktamla yazıyı nasıl yazar yollarım diye dertleniyordum ki tamamen tesadüfen editörüm Gözde Yel'in de Bodrum'da tatilde olduğunu öğrenmeyeyim mi! Şimdi siz yine, "Gonzo Tuğrul uyduruyor" demeyin diye, çalışma sırasında çektiğimiz fotoğrafı da güneşlenme fotoğrafımın altına koyuyorum. İster inanın, ister inanmayın. Bu kadar çok yalan söyleyebilmişsem aferin bana! 

Gonzo Tuğrul güneşlenirken aklında yine haber var

Editörüm Gözde Yel ile uzaktan çalışmanın hakkını verdik

Yargı, Emmy adayı

Geçen hafta dizilerin çok zayıf olduğunu yazmıştım. Bu hafta diğer diziler de gösterime girdi. Bunlar arasından benim için en önemli olan, Ay Yapım'ın Yargı dizisi. Benim katkımın da olduğu bu diziden itiraf edeyim 3-5 kuruş da kazandım. Üçüncü sezonunu da çok fazla homurdanmadan bayağı seyrettim. Bence pazar akşamında kalmaları çok zekice olmuş. Tam bu yazıyı yazarken de dizinin Uluslararası Emmy Ödülleri'ne (International Emmy Awards) Türkiye'den tek aday olduğunu öğrendim. Haberlere göre, dünyadan 4 projenin seçildiği Telenovela kategorisinde En İyi Dizi adayı da Yargı'ymış... Herhalde yönetmen Ali Bilgin ve senarist Sema Ergenekon, benden daha çok fazla gurur duymuşlardır. 

Yargının başrol oyuncusu Pınar Deniz'in performansı hiç de fena değil

Nefretin böylesi! 

Kaos GL'nin 29. yılına özel olarak hazırladığı, "Nefrete karşı el ele" mesajı veren kamu spotu, akıllarını fikirlerini eşcinsellerle bozmuş bir grubun hedefi oldu. Marmaray'da çekilen video hakkında TCDD, suç duyurusunda bile bulunmuş. Kaldırılmadan izleyebildiğim videoyu ben çok beğendim... Verilen mesaj çok güçlü ve yerindeydi. Hem nefret suçunu yasaklamaya çalışıp hem nefret yaymak maalesef sadece Türkiye demokrasisinin marifeti!  

Sıkça sorulan sorular ve cheap shots

* Bütün yaz boyu ekranlardan uzak kalan FOX Haber sunucusu Selçuk Tepeli, nihayet yeniden full time ekranlara döndü. Ne var ki, seyirciye sürekli "Patron sizsiniz" deyip beni sinirlendiren sevgili meslektaşım belli ki başkalarını da kızdırmış. Artık reyting sıralamasında hiçbir kategoride ilk üçe giremiyor. Ayrıca, her haber programında ünlü olduğunu söylediği fakat benim gibi bir entelin bile tanımadığı isimlerden bahsetmesi belli ki başkalarını da kızdırmış. 

Selçuk Tepeli, takip ettiğim kadarıyla ilk üçten düştü...

Advertorial (!)

T24'ün Ankara Temsilcisi gazeteci, yazar Gökçer Tahincioğlu'nun yeni romanı "Sabahattin Ali'yi ben öldürdüm" şimdiden büyük ses getirdi. Kurmacadan gerçeğe uzanan romanı okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Romanda cinayetle ilgili iddiaları gün yüzüne çıkarabilecek değerlerde ilk kez yayımlanan belgeler de var, çok iyi iş doğrusu...

 

Müzik önerisi

Gümüşlük'te sürekli oram buram ağrıdığından bir türlü arkadaşım Sezen Aksu ile buluşamadık. Ama ben buna karşılık, Gümüşlük tatilim tam olsun diye ondan bir şarkı seçtim... Yönetmen Ferzan Özpetek'in, "Serseri Mayınlar"ında da çalan Kutlama... 

Tuğrul Eryılmaz kimdir?

Tuğrul Eryılmaz, kendisini "sadece gazeteci" olarak tanımlıyor. Dünyayı etkileyen 1968 rüzgârı sırasında üniversiteye gitti. 1969 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni (Mülkiye) bitirdi. Bir süre Londra'da öğrenim gördükten sonra Türkiye'ye döndü.

Mülkiye'de yüksek lisans eğitiminin ardından Ankara'da TRT Haber Merkezi'nde gazeteciliğe başladı. Bir dönem Ankara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu'nda iletişim dersleri verdi. 12 Eylül 1980 darbesinin ardından üniversiteden ayrıldı.

İstanbul'da haftalık Nokta, Yeni Gündem, Tempo ve Sokak dergileriyle Cumhuriyet ve Yeni Asır İstanbul gazetelerinde çalıştı.

Ankara, Bahçeşehir, Bilgi, İzmir Ekonomi ve Kadir Has üniversitelerinin iletişim fakültelerinde gazetecilik dersleri verdi.

1996’daki kuruluşundan 2013 yılına dek yaklaşık 16 yıl Radikal İki’nin yayın yönetmenliğini yaptı. “Gazeteci olarak yaptıklarımın çok azından pişmanım. Neyse, ‘önemli’ bir köşe yazarıymışım gibi sizlerin sütunlarından çalmayayım. Bize güvenerek yazı gönderen herkese bol minnettarlık ve sevgiyle…” satırlarıyla Radikal İki'ye veda etti.

Özgür Gündem Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği'nden yargılanan gazeteciler arasında yer aldı; bu nedenle açılan davada 1 yıl 3 ay hapis ve 6 bin lira para cezasına çarptırıldı.

Sinema ve dizilerde senaryo ve kurgu danışmanlığı da yapan Eryılmaz, IPS İletişim Vakfı kurucusu ve Yönetim Kurulu üyesi. Rolling Stones ve Marianne Faithfull hayranı. Asya'nın dedesi.

Yazarın Diğer Yazıları

Baharla giden can arkadaşlar, bana haksızlık edenler ve tabii ki popülaritem

Her yere ben gitmesem bile, görevlendirdiğim Gonzo Haber Ajansı muhabirleri hep orada... UNICEF'e bağış yapmayı atlamayın!

Özgürlüğü olmayan bayramlar

Bu hafta yine dünyadan bahsediyormuş gibi yaparak kendi reklamımı yapıyorum...

Ödül bolluğu, Mülkiye Pide Grubu ve itirazlarım...

Hastalıktan mabadımı kaldırabilseydim, İstanbul'a gelen Mülkiyelilerin pide partisine katılıp çeşitli sınıfsal rezaletler çıkaracaktım ama olmadı...