28 Ocak 2022

Karlar düşer ağlarım, ameliyata yatarım

Valla bu sefer "drama queen"lik yapmıyorum. Tamamen yerli ve gayri milli bir melodram ünlüsü olarak devlet hastanesi TEAH'ta istirahatteyim

Arkadaşım Sezin Akbaşoğulları, birden mafya şefi oluverdi - Mor ve Ötesi bu zor günlerde ilaç gibi geldi - Halk TV'deki iki eski stajyerim Kadri Gürsel ve İsmail Saymaz'ın bilmişliklerini sevmeye başladım galiba - Tutuklu meslektaşım
Sedef Kabaş, hepimizdir.

***

Bu hafta birdenbire bastıran kardan sürekli ertelemek zorunda kaldığım hastane, doktor randevularından içime baygınlık geldi. Upper Cihangir'in dışına adım atamadım. Dolayısıyla bu yazımı abuk sabuk bulup "aman" deyip kapatmadan önce lütfen içinde bulunduğum objektif koşulları anlamaya çalışın.

Bol bol BBC 6 Music Radio ve TRT 3 dinleyip yerli diziler seyrettim. Bu arada Kulüp yüzünden Netflix'e abone oldum. İtiraf edeyim ki orada beğenip izlemeye başladığım birkaç dizi bile oldu. Kısacası bu haftaki magazinim gerçekten Gonzo gazeteciliğe fena halde yaklaştı. 

Zoraki magazin

Evden çıkıp ancak 100 metre yürüyebildiğim karlı günlerde ilk kurbanlarım Cihangir'in az ve orta ünlü mensupları oldu. Ne yapalım artık bunlarla yetineceğim derken, bazıları "Bizi dinleme" diye beni tehdit ettiler.
 
Tabii bu ifade ve haber özgürlüğüne karşı tavırları beni işimi yapmaktan alıkoymadı. İşin aslını isterseniz, ben de magazinime onlarla başlamaya bayılmadım ama "Ah bu kara kışın gözü kör olsun." Zaten o az ve orta ünlüler de Oksijen'den Defne Akman'ın doğum günü için benden gizli toplanmışlar. Çok sinirlendim. Niye bu kadar ötekileştiriliyorum anlamadım.

Merkez gazeteci Ahmet Sever, turne turne gezen Tülay Günal ve #Tarih dergisini artık iki ayda bir çıkaracak olan eşi Gürsel Göncü, podcast piyasasının kralı olacağını umut eden eski stajyerim Eray Özer ve merkez sol Tele1'ci Zeynel Lüle.
(Foto: HomeRoom Emre Erdem)

Komşuda pişer

Akşam 18:30'da karşı komşum oyuncu Gonca Vuslateri'den bir yemek daveti aldım. 18:45'de karşı apartmanın zilini çalmıştım bile. Benden başka müzisyen, kültür-sanat gazetecisi, belgeselci... Bir başka Upper Cihangirli olan Mehmet Güreli de oradaydı.
 
Vuslateri'nin yaptığı biberli domatesli şehriyeli pilavı ve köfteleri yedik. Birer kadeh de şarap içtik. İşin haber kısmına gelince, Vuslateri kendi yaşamından yola çıkarak bir televizyon dizisi yazıyor. Güreli ise Çiçek Bar'ın efsane ismi Arif Keskiner'in belgeselini yeni bitirmiş. Ünlülerle ilgili çok hoş anektodlar anlattı. Şimdilik sürprizini bozmamak için aktarmıyorum. 
Mehmet Güreli, Gonca Vuslateri ve Gonzo Tuğrul'la bir selfie. Arkadaki resimlere dikkat. 

Pamuk eller cebe

Hayata Destek adını hiç duydunuz mu? Hafif utanarak söyleyeyim, ben çok geç öğrendim. Aynı coğrafyayı paylaşan herkesin; kadınlar, çocuklar, mülteciler... insanca bir yaşam sürdürebilmeleri için destek sağlıyor.
 
Hayata Destek Derneği'nin faaliyetlerine kaynak oluşturmak için Destekar adında bir sosyal tasarım platformu var. Zaten fotoğrafta üstümüzde gördüğünüz kazaklar onların ürünü. Buradan yapacağınız her alışveriş, daha doğrusu katkı gerçekten ihtiyaç sahiplerine ulaşacak. Üstelik kullandıkları malzemeler de gayet güzel.
Defne Akman'ın üzerinde Türkan Şoray'ın Kara Gözlüm filminde giydiği Balıkçı Azize Kazağı, benim üzerimde ise Nâzım Hikmet'in "Yaşamak bir ağaç gibi, tek ve hür, bir orman gibi kardeşçesine" dizelerinden esinlenen Nâzım Kazağı. Başka kazaklar ve t-shirtler de var.
(Foto: Cengiz Yaldız)

Bu linkler ihmal edilmesin

* Yetişkinlere çocuklar için bir yazma atölyesi. Çevrimiçi. Şubat'ta başlıyor.

* Mülkiyeliler Birliği'nden edebiyat buluşmaları: 29 Ocak Cumartesi, saat 16.00'da Cihangirli arkadaşım yazar Gönül Kıvılcım ile söyleşi.

İHD İstanbul Şubesi LGBTİ+ Komisyonu, 30 Ocak Pazar günü saat 14.00'de basın açıklaması yapacak: "Stonewall'dan Ülker Sokağa Ülker Sokak'tan Boğaziçi'ne güçleniyor, örgütleniyor, büyüyoruz"

***

Üç Kuruş'a devam

"Kulüp" yüzünden Netflix izlemeye başladım diye yerli dizilerimizden vazgeçtiğimi düşünen fanlarım ve okurlarım yanılıyorlar. Yargı'yı izliyorum, çünkü hem senaryosu heyecanlı, hem de senarist Sema Ergenekon, "çaktırmadan" kadın sorunlarını ve kadını öne çıkarıyor. Camdaki Kız'ı da arkadaşım olan oyuncular olduğu ve Cihangir'de çekildiği için izlemedeyim. 

Brechtyan bulduğum için başından beri izlediğim Üç Kuruş'a gelince. Artık favorim oldu, çünkü arkadaşım (inanmayanlar fotoğrafa baksın) Sezin Akbaşoğulları Üç Kuruş'a, hem de bir kadın gangster lideri olarak girdi. Azad diye beklediğimiz mafya şefi meğerse Azade imiş, yani Sezin Akbaşoğulları.
 
Akbaşoğulları erkek raconu kesmeden, harbi kadın gangster olmuş. Neden bilmem aklıma Bonnie ve Clyde geldi.
Sezin Akbaşoğulları ve ben kış bastırmadan önce Kaktüs'ün önünde.
İsmail, Kadri ve Timur
 
Televizyonların haberlerin yerine koydukları "talking heads" programlarına hiç bayılmam ve kılçık atarım. Fakat salı gecesi 20.00'den itibaren Halk TV'de art arda  izlediğim iki "konuşan kafalar" programından sonra sesimi kısmaya karar verdim.
 
"Konuşmasak Olmaz"da İsmail Saymaz ve Kadri Gürsel, "Kayda Geçsin"de Timur Soykan, hem Sezen Aksu, tutuklu olan Sedef Kabaş, İmamoğlu dediler, hem de inşa edilen korku iklimi konusunda cesurca ve gazeteci gibi konuştular.
 
Üçüyle de, onlar pek gençken aynı çatılar altında çalışmış olmaktan birden keyif duydum. Fakat yine de söylemesem olmaz: Saymaz, "Halk TV izleyin" reklamında biraz amatördü.

Sıkça sorulan sorular ve cheap shots

- Evet, siz bu magazini okurken ben perşembe sabahından itibaren Taksim İlk Yardım'da (EAH) olacağım. Evet, yine bildiniz doktorum İsmet Hazar yine beni bir miktar kazıyacak. Hayır hayır, iki sene içinde beşinci değil, dördüncü sistoskopim olacak.

Hastane B Blok ikinci kat odamdan bir Lower Cihangir manzarası ve ben...

Ben operasyon saatini beklerken sağlıkçılar çarşamba günü saat 17.30'da, hastane önünde hakları için sağlık nöbetindeydiler. Gonzo Haber muhabirleri, gazeteci Hüseyin Gündoğdu ve muhtarımız Halil Kalafat fotoğraflar yolladılar. Editörüm Melis Karaca'nın hangisinin fotoğrafını seçeceğini bilmediğimden ikisinin de adını zikrettim. Onun için kendimi iyice sağlama alayım, doktorlar arasında Şahika Yüksel, Pınar Saip, Sebahattin Saip, Ali Tükel ve Cihangirli İncilay Erdoğan da varmış. 

Sağlıkçılar, aralarında doktorum da var, Taksim EAH önünde hak nöbetinde. 

Advertorial (!)

Üç belgesel

1999 ve 2000 yıllarında İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde birlikte çalıştığım Ethem Özgüven ve Petra Holzer ve ayrıca Selçuk Erzurumlu'nun yaptıkları üç belgeseli daha yeni seyredebildim.
 
Sizler geç kalmadınız. Çünkü MUBI gösteriyor. İşçiler ve direnişlerle ilgili olan bu üç belgeselin adları; Kum, Alethea - Hakikat ve 4857.
 
Üçünün de fragmanları için linklere tıklayabilirsiniz.

 Müzik önerisi

Bu haftanın şarkısı salgından beri Kaktüs'te göremediğim komşum Harun Tekin yani Mor ve Ötesi'nin son albümü Sirenler'den. Forsa. 

Yazarın Diğer Yazıları

Baharla giden can arkadaşlar, bana haksızlık edenler ve tabii ki popülaritem

Her yere ben gitmesem bile, görevlendirdiğim Gonzo Haber Ajansı muhabirleri hep orada... UNICEF'e bağış yapmayı atlamayın!

Özgürlüğü olmayan bayramlar

Bu hafta yine dünyadan bahsediyormuş gibi yaparak kendi reklamımı yapıyorum...

Ödül bolluğu, Mülkiye Pide Grubu ve itirazlarım...

Hastalıktan mabadımı kaldırabilseydim, İstanbul'a gelen Mülkiyelilerin pide partisine katılıp çeşitli sınıfsal rezaletler çıkaracaktım ama olmadı...