06 Ağustos 2021

Uzak diyar ülkesinde “bir garip uçak kiralama” öyküsü!

Uçak kiralama işlemi, aslında doğrudan ülkeler arasındaki resmi kurumlar arasında olabilecekken, nedense aracı bir firma üzerinden gerçekleştiriliyor.

Uzak diyarlarda bir ülkeye gidiyoruz, bugünkü Büyüteç için.

Tıpkı Türkiye’deki gelişmelerin bir benzeri yaşanıyor, bu uzak diyar ülkesinde de.

Her ne kadar ülkemizin gündemi yoğun olsa da, Büyüteç için kulaklarımı uzak diyar ülkesine çevirdim, bu seferlik.

Belki ‘ilginizi çeker’ diye düşündüğüm yaşananlar hakkında elde ettiğim bazı bilgileri sizlerin bilgisine sunuyorum.

Dikkatimi yoğunlaştırdığım uzak diyarlar ülkesi, dediğim gibi Türkiye’nin benzeri günleri yaşıyor.

Ülke, sıcak iklim bölgesinde çıkan orman yangınlarıyla boğuşuyor! Gerek ülkenin yönetimi, gerekse halk, günlerdir alev alev yanan orman yangınlarının etkisinde. Özellikle ülkenin güney ve güney batısındaki tatil yerlerine yakın yerleşim yerleri yangının alevleriyle kavruluyor.

Uzak diyarlar ülkesinde hemen her yıl yaşanan orman yangınları, bu yıl şiddetini artırmış durumda. Yangınlar, ilk kez yerleşim yerlerini bu kadar yoğun biçimde etkiledi. Ormanlık alanlar içinde olup alevlerden ağır etkilenen yerleşim bölgelerinden tahliyeler var. Yaşamlarını yitirenler mevcut.

Henüz söndürülemeyen yangın alanları, ülkeyi idare ettiğini belirten iktidarı zor durumda bıraktı. İktidar muhalifleri, son olarak orman yangınlarını konu ederek, ülke idaresine yükleniyor. Ülke güç günlerden geçiyor.

* * *

Orman yangınlarına yeterli müdahale yapılamayıp, aradan bir hafta geçmesine karşın kontrol altına alınamaması, iktidarı oluşturan gruplar ve siyasiler arasında da tartışmalara neden oluyor.

Hedefteki öncelikli isim, ülkenin tarım ve orman politikalarını oluşturup yönetmekle yükümlü olan siyasetçi.

Uzak diyar ülkesinin eleştirilen bu siyasetçisi de, benzer süreçleri yaşayan Türkiye’nin tarım ve orman politikalarını yöneten bakanı gibi hem doktor unvanı taşıyor, hem de pilot.

Tesadüf bu ya; pilotluk brövesi, tıpkı Cumhuriyet’in kurucusu Atatürk’ün yoktan var ettiği Türk Hava Kurumu’ndan (THK) pilotluk brövesini alan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli gibi, ülkenin kurucu liderinin yarattığı kurumdan.

Yine tesadüf olsa gerek, uzak diyarlar ülkesinin hedefteki ismi, orman yangınlarının kontrol altına alınamaması ve bugünleri öngörememesi sebebiyle yoğun eleştiri bombardımanı altında.

*  *  *

Şimdi bu ülkede yaşanan süreçten bir kesit aktarmaya başlayayım.

Uzak diyardaki ülkenin Tarım ve Orman Bakanı; göreve geldikten hemen sonra, pilotluk brövesini aldığı kurumun, ülkenin orman yangınlarına müdahalede görev alan uçaklarını hangara çektiriyor.

Yıl 2020, ülkemizdeki Orman Genel Müdürlüğü benzeri kurumu, Rusya’dan yangınla mücadele etmek amacıyla uçak kiralamak için harekete geçti.

Uçak kiralama işlemi, aslında doğrudan ülkeler arasındaki resmi kurumlar arasında olabilecekken, nedense aracı bir firma üzerinden gerçekleştiriliyor.

Doğrusu nedeni belli; kurumdan birinci dereceden sorumlu siyasetçinin çalışma prensibi!

Biz, uçak kiralamada aracı olan ve piyasada pek de adı duyulmamış şirkete (A) firması adını verelim. 

Üç yangın söndürme uçağını 120 günlük kiralama bedeli için açılan ihale, günlüğü 352 bin lirras (yerel para birimi) bedelle A firmasına verildi.

Daha sonraları, A firmasının, Ruslardan saati 15 bin dolara kiraladığı uçakları, devlete 30 bin dolara kiraladığı anlaşıldı. Bu noktada tartışmalar başladı.

Kiralama süresi sonunda üç uçak, fiziki olarak Rusya’ya geri döndü.

Ülkenin THK benzeri kurumuna ait orman yangınlarıyla mücadele için geçmişte özel olarak satın alınan uçaklar hangarda bekletilirken Rusya’dan getirtilen ve kullanım sonuçları tartışılan uçaklar için ödeme yapıldı.

* * *

Gelelim 2021 yılına.

Orman yangınlarıyla mücadele amacındaki kurumun talebi doğrultusunda üst kurum olan bakanlıkça açılan ihaleye A firmasının yanı sıra bu kez üç ayrı firmadan kurulu B şirketi de katıldı.

Bu arada ek bilgi vereyim, B şirketi aynı zamanda kuruma yine orman yangınlarını söndürmede kullanılan helikopter kiralayan bir firma.

A firmasına göre sektörde daha aktif konumda.

İhale şartnamesi belliydi: Yine üç uçak kiralanacaktı ama kiralama süresi bu kez 153 gün idi.

A firması toplamda 201 milyon lirras (yerel para birimi) teklif verdi. B firması ise, teklifini 159 milyon lirras olarak verdi!

Ancak, süreçte ilginç gelişmeler yaşandı.

A firmasının almasına kesin gözüyle bakılan uçak kiralama ihalesine B firmasını katılması hesapları bozdu.

Fakat B firmasına el altından “ihaleden çekilmesi” tavsiyesinden bulunuldu. Bu tavsiyede ülkeyi yöneten bir numaralı ismin sağ kolu olan ve halkla iletişimini sağlayan devlet görevlisinin adı verildi.

Devlet görevlisinin bu durumdan haberinin olup olmadığı bilinmiyor. Yanı sıra talimat verdiği öne sürülen söz konusu devlet görevlisinden böyle bir talimat gelip gelmediğini B firması süreçte hiç öğrenemedi.

Sonuçta, 153 günlük üç yangın uçağı kiralama ihalesi, B firmasına göre yaklaşık yüzde 25 fazla fiyat veren A firmasına verildi.

* * *

Bir ara raydan çıkan işler, yeniden yoluna girmişti!

Fakat kiralamanın yapılacağı günlerde işlerin bir kez daha karıştığı ortaya çıktı.

Zira A firması, 2020 yılındaki kiralama çerçevesinde uçakların sahibi Ruslara ticaret dilinde “kazık” atmıştı. Sözleşme hükümlerine uymayıp Rus firmasına yaklaşık 1.5 milyon dolar daha az ödeme yapması, Rus firmasını kızdırdı.

2021 yılına gelinip A firması aynı Rus firmasından yine üç uçak kiralamak için girişimde bulunduğu sırada firma yönetimi 15 bin dolarlık saatlik kira bedelini 23 bin dolara çıkardı!

Rus firması, önceki yıldan uğradığı zararı bir yıl sonra tazmin etmişti, bir bakıma.

Bir ayrıntı daha var. Rus firması önce sadece bir uçak kiralayacağını A firmasına bildirdi. Kiralanması için gereken sayıda uçağın uzak diyar ülkesine gelişte sıkıntı çıkmasıyla baş gösteren krizi aşmak amacıyla, ilgili kurumun yöneticileri, bizzat 2021 Haziran’da Rusya’ya giderek görüşme yaptı.

Görüşmeler sonrasında uçak sayısı ikiye yükseldi!

Bu arada, gelişmelerden ülkeyi yöneten baş yöneticinin bilgisi oldu. Bizzat baş yöneticinin devreye girip Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le görüşmesi sonrasında üçüncü uçak filoya eklendi!

Bu girişim sonrasında uçaklar ancak temmuzun ortasında ülkeye ancak gelebildi. Kiralama süresi sonucunda uçaklar yeniden Rusya’ya dönecek.

Tabii bu arada kiralanan uçakların, uzak diyar ülkesindeki siyasetçinin kişisel kararıyla hangara çekilen uçaklarla benzerliğini söylemeye gerek yok.

* * *

Kiralanan uçakların yetersiz kalması uzak diyardaki ülkenin yönetimini epeyce zora soktu kuşkusuz.

Sorunun üstesinden gelebilmek amacıyla bu kez ilgili kurum, mevcut kiralık uçakların dışında İlyuşin tipi yangın müdahale uçağı kiralama kararını aldı.

Benzer şekilde Rusya’dan kiralanan yeni uçaklarla ilgili işlemler yine tanıdık firmaya verildi.

A firmasından başkası değildi bu şirket!

İki bin litrelik depoları olan uçakların kiralanması için temmuzun son günlerinde davetiye usulü ile ihale verildi. İhale yasasının 21/B hükmüne göre verilen ihaleyi alan A firması Rusya’dan aldığı uçakları, orman yangınlarının şiddetini artırdığı günlerde ülkeye getirtti.

*  *  *

Buraya kadar yazdığım öyküde yaşananlara bakıldığında benzer süreçlerin Türkiye’de yaşanmadığını biliyoruz!

İyi ki Türkiye’de böyle olaylar yaşanmıyor!

Gerek havadan, gerekse karadan yürütülen yangın söndürme çalışmalarında görev alan herkesin emeğine, ellerine sağlık.

Her türlü olumsuzluğa, eksiklere, sorunlara rağmen iyi ki varlar. Minnetarız…

 

Yazarın Diğer Yazıları

Bir trafik kazasının anatomisi: 35 saatte belirlenemeyen kimlik ve soruşturmada yaşanan gariplikler

"Sürecin başından itibaren haklarında ceza istenilen polislerin, bu kadar küçük ve basit ceza verilmesi, iki polise ceza verilmemesi ve bizin yaşadıklarımızla dosyaya müdahale edildiğini görmüş olduk"

Emniyet'te "sular ısınıyor", ekipler arasındaki savaş kızışıyor...

Şu anda birbiriyle mücadele eden en az üç ekip var. Devre kardeşliği ile tarikat ve cemaat birliktelikleri ekiplerin çimentosu. Mücadelenin asıl hedefi, mevcut İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş'ın yakın zamanda emekli olmasıyla boşalacak İstanbul Emniyet Müdürlüğü

Burdur'daki taciz skandalında ikinci perde: Tacizi tespit eden müdür vekili görevden alındı!

Yönetimindeki kurumda olanı biteni tespit ederek raporlayan ve devletin önlem almasının önünü açan Kılınç, sonuçta sisteme yenik düştü!