Bodrum kadar olmasa da bölgenin en önemli turizm ve rant piyasası haline gelen Muğla'nın Marmaris ilçesinde ilginç olaylar yaşanıyor bir süredir.
Büyüteç okurları hatırlayacaktır; ilçede yaşananlarla ilgili 9 Haziran ve 13 Haziran'daki yazılarda bazı bilgiler aktarmıştım.
İlk yazıda, "deniz kenarında yer alan ve göçmen kaçakçılığının ana üslerinden birisi olan ilçenin emniyet müdürünün teknesini göçmen kaçakçılığından sabıkalı bir kişinin atölyesinde imal ettirmesi"ni konu etmiştim.
Doğrusunu isterseniz, sürecin bilgileri mevcuttu ancak Emniyet'in ne yapacağını izlemek için okurla paylaşmadım.
Söz konusu bilginin yayımlanmasının hemen aynı gün Emniyet Genel Müdürlüğü, yazıya konu olan ilçeyi ve emniyet müdürünü buluverdi! Eliyle koymuş gibi hem de.
Ve iddianın odağındaki Marmaris İlçe Emniyet Müdürü Oktay Kapsız hakkında soruşturma başlatıldı. Kapsız, Vali Orhan Tavlı'nın onayıyla Marmaris'ten alındı, Muğla merkeze çekildi. İlçeye yeni atama yapıldı.
Oktay Kapsız
Bıçaklı saldırı ve kurşunlama
Aslına bakarsanız olaylar zincirinin geçmişi var. Fakat bu geçmiş üzerine kurulu yakın dönemde yaşananlar, sistemin kokuşmuşluğunun da örneği haline dönüştü.
Süreç, bir ilçe emniyet müdürünün sabıkalı bir kişinin kaçak atölyesinde milyon dolarlık yat inşa ettirmesiyle sınırlı değil.
Olaylar zinciri, Ekim 2021'e kadar uzanıyor.
Bu tarihte Marmaris'te faaliyet gösteren bir tersaneye sahip olan özel firmanın hisselerinin devriyle ilgili firmanın ortağı M.Ö., bıçaklı saldırıya uğradı.
Aynı zamanda jandarma bölgesi olan Bozburun'daki tersanede yaşanan saldırıyı gerçekleştirenlerin ilginç bağlantısı ortaya çıktı.
Olayın başındaki isim Sefa Dönmez'den başkası değildi. "Oflu Sefa" olarak tanınan Dönmez ise, dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun halasının oğlu idi. Saldırıyla ilgili Marmaris'te adli soruşturma başlatıldı.
Dönmez, sonrasında memleketi Trabzon'da Temmuz 2022'de tartıştığı bir kişi tarafından tabanca ile öldürüldü. Dolasıyla soruşturma düştü.
Bu olayla ilgili adli süreç devam ederken, bu kez tersane firmasının ortağı M.Ö., Aralık 2022'de Marmaris'te evine giderken kurşunlandı. Kışın boş olan ilçede MOBESE kameraları olmasına karşın zanlılar kayıplara karışmayı başardı.
Akabinde, bu kez Mart 2023'te ilçede yine kriminal olay gerçekleşti. Bu kez kendilerini dönemin MİT Başkanı Hakan Fidan'ın yakını olarak tanıtan bir grup, firmaya gelerek yine hisselerin devrinin sağlanması amacıyla iş insanı M.Ö.'yü tehdit etti.
Olay, polise ve savcılığa yansıdı, doğal olarak. Polis, tehdit iddiasında adı geçenleri savcılık talimatı çerçevesinde yol kontrolü sırasında gözaltına aldı.
Müdür gitti, zanlılar yakalandı
Bu aşamada ilginç gelişmeler yaşandı. Zanlıların, dönemin MİT Başkanı Fidan'la hiçbir yakınlığının olmadığı anlaşıldı. Haklarında yapılan şikâyete Marmaris Cumhuriyet Başsavcılığı "takipsizlik" kararı verdi!
Şüphelilerin savcılık talimatıyla gözaltına alınması işlemini gerçekleştiren polis amiri ise Marmaris'teki görevinden alındı! Marmaris KOM Bürosu'nda görevli polis amiri Muğla merkeze çekilerek Asayiş Şubesi'nde görevlendirildi.
Devletin en önemli kurumlarından birisinin en tepe yöneticisinin – hiçbir bağı olmamasına karşın -adını kullanarak suç işlemeye çalışanların yakalanmasını sağlayan polis amiri görevden alınarak ödüllendirildi!
Devam ediyorum.
Olaylar devam edilirken, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün başlattığı soruşturma çerçevesinde Marmaris İlçe Emniyet Müdürü Oktay Kapsız görevden alınıp Muğla merkeze çekildi.
Bu arada, iş insanı M.Ö.'nün evinin önünde vurulmasıyla ilgili yine savcılık talimatıyla Muğla Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı KOM Şubesi zanlıların yakalanması için çalışma başlattı ancak bir ilerleme sağlanamadı.
Ta ki, Kapsız görevden alınana dek. Kapsız'ın görevden alınmasından on gün sonra Muğla KOM ekipleri, M.Ö.'yü vuranları yakaladı!
Polisin; Muğla, İstanbul, Samsun ve Ağrı'da yaptığı operasyonlarda şüpheli olarak gözaltına alınan 6 kişiden 5'i mahkemece tutuklandı.
Kapsız'ın sorumlu olduğu ilçede işlenen bir suçun faillerinin, Kapsız'ın görevden alındıktan sonra yakalanıp tutuklanmasının yarattığı soru işaretinin elbette yanıtı vardır.
Yanıt; zanlıların polis tarafından korunması şüphesidir.
Olaylar bitmedi. Firmanın hisselerini alabilmek amacıyla başlayan çatışmada son saldırı geçen hafta Ordu'da gerçekleşti.
Memleketi Ordu'ya giden iş insanı M.Ö., geçen hafta silahlı saldırıya uğradı. Saldırganların açtığı ateşle yaralanan M.Ö., hastanede tedavi gördü. Saldırganların kullandığı Giresun plakalı özel araç, ormanlık alanda bulundu. Şüphelilerden birisinin babası gözaltına alındı.
Olayın ardından Muğla - Ordu hattında adli soruşturmalar gizlilik kararı çerçevesinde devam ediyor.
Fatih Sultan Mehmet misali karadan taşınan tekne
Buraya kadar yazdıklarım, Marmaris'te yaşanan adli olaylarla ilgiliydi.
Şimdi biraz da Kapsız'ın olayının ortaya çıkmasından sonra yaşananlara Büyüteç'i tutayım.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün başlattığı idari soruşturma çerçevesinde ilçeye gelen polis başmüfettişi çalışmalarını tamamladı. Müfettiş, Kapsız başta olmak üzere bazı personelin ifadesine başvurdu. Kapsız'ı ilçede görevlendiren Muğla Emniyet Müdürü Suvat Dilberoğlu ile bir araya geldi. Olayın raporu önümüzdeki günlerde tamamlanacak.
Bu arada, Kapsız'ın değişik suçlardan sabıkası bulunan D.Ö.'ya ait işyerinde oğlunun adına kurulu firma adına tekne yaptırdığını ortaya çıkması taraflarda huzursuzluk yarattı.
Kapsız'a ait olduğu anlaşılan tekne, D.Ö.'ye ait ve ruhsatsız faaliyet gösteren bölgeden karayoluyla Bozburun'da başka bir işletmeye taşındı.
Bu taşınmanın gerekçesi; hem teknenin denize indirilebilmesi için gereken mevzuata göre yasal bir şekilde imalinin gerçekleştiğinin kanıtlanması, hem de jandarmanın denetiminden kurtulmak.
Tabii bu arada, teknenin yapımı sırasında iş insanı M.Ö.'ye ait tersanedeki çalışanlardan bir bölümünün, mesai dışında Kapsız'ın teknesinin inşasında çalıştırıldığı iddiası var.
Kaymakam neden işlem yapmadı?
Marmaris İlçe Emniyet Müdürlüğü kadrosundaki bazı polisler ve hizmet araçlarının zaman zaman tekne için görevlendirildiği hemen herkesçe biliniyor.
Kaldı ki, teknenin yapıldığı yer Marmaris ilçe merkezine 40 -45 dakika uzaklıkta ve jandarma bölgesinde. Polislerin ve hizmet araçlarının normalde görevlendirme emri ile gitmeleri gerekiyor.
Olayı soruşturan polis başmüfettişi, bu konuları tespit etti mi bilemiyorum, rapor çıktığında görülecek.
Öte yandan, ilçede bu kadar iş olurken Kaymakam Ertuğ Şevket Aksoy'un da sessiz kalması dikkat çekici.
Mesela, Kaymakam Aksoy'un ruhsatsız biçimde faaliyet gösteren ve Kapsız'ın teknesinin inşa edildiği alanla ilgili jandarmaya neden denetim talimatı vermediği merak konusu. Zira, edindiğim bilgiye göre kaçak çekilde faaliyet göstermenin cezası 500 - 800 bin lira arasında değişiyor.
Son bir haber vereyim; Kapsız'a ait teknenin geçtiğimiz günlerde denize indirildiği ifade ediliyor. Herkese hayırlı olsun!
* * *
Sistemin kokuşmuşluğu demiştim yukarıda. Devlet ve kamu gücüyle elde ettiği olanakların, kimilerince kendi lehine kullanılarak istismarla birlikte hareket alanı yaratılmasını görmek üzücü.
İlla ki milyon / milyar liralar değil, devletin bir kuruşunun bile bireysel menfaat için kullanılması, sistemin kokuşmuşluğu için yeter de artar.
Tolga Şardan kimdir?
Tolga Şardan, 1988'de yerel yayımlanan Ankara Ulus Gazetesi'nde mesleğe başladı. 1989'dan 2018'e kadar Milliyet gazetesinde polis muhabirliği, Ankara Temsilci Yardımcılığı ve köşe yazarlığı yaptı.
Haber ve yazılarıyla, 1992'den itibaren Çetin Emeç, Muammer Yaşar Bostancı, Abdi İpekçi'nin adını taşıyan gazetecilik ödüllerini aldı. Yanı sıra, haberleri Çağdaş Gazeteciler Derneği ve Türkiye Spor Yazarları Derneği'nce ödüle layık bulundu.
Ayrıca, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nce verilen 2021 Yılı Basın Özgürlüğü Ödülü'nün sahibi oldu.
Şardan, 2019'da Doğan Kitap'tan yayımlanan "Komonist Masası'nda Nazım Hikmet" adlı araştırma dalındaki kitabını kaleme aldı.
2019'dan bu yana T24'te çoğunlukla güvenlik konularını ele aldığı Büyüteç adlı köşeyi yazıyor.
|