Koç Topluluğu’nun kurucusu Vehbi Koç adına her yıl eğitim, sağlık, kültür alanlarında çalışmalarıyla fark yaratanlara ödül veriliyor. Bu yıl kültür alanında Prof.Dr İlhan Tekeli ödülün sahibi oldu. Yerel yönetimler konusunda sıkıntılı bir dönemden geçilirken, yıllarca kendisini şehircilik ve toplumsal dönüşüm konusuna adamış bir bilim insanına ödül verilmesi sevindirici. Diğer yandan ödülü alan kadar ödülü veren seçici kurul da önemli. Prof .Dr.Zeynep Ahunbay ,Prof.Dr Çiğdem Kafesçioğlu, Prof.Dr. Zeynep Mercangöz, Prof.Dr.Asuman Türkün ve Prof.Dr.Ahmet Yaraş ‘ın yer aldığı kurulda bilim kadınlarının sayısal üstünlüğü diğer seçici kurullara da örnek olur umarım.
Törenin açılışında Vehbi Koç ödülü sahibi Filiz Ali’nin kurduğu, geliştirdiği ve genç müzisyenleri dünyayla buluşturan Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’nin iki genç yeteneğinin; Alara Hekimoğlu ve Beril Eren’in mini konseri ile başlaması da bence çok anlamlıydı.
Vehbi Koç Ödülü’nü İlhan Tekeli’ye veren Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç’un yaptığı konuşmada şu bölüm önemli:“Maalesef gerek ülkemiz, gerek dünyamız fevkalade zor bir dönemden geçiyor. Bir yanda bölgesel sorunlar, mülteci krizi, iklim değişikliği; diğer yanda demokrasi ve insan haklarını tehdit eden rejimler, zaman zaman geleceğe dair ümitlerimizi azaltıyor, bizi karamsarlığa ve endişeye sevk ediyor. Ülkemizde de gençlerimiz tarihi seviyede bir işsizlik sorunu ile mücadele ederken çok iyi yetişmiş, vasıflı birçok genç de maalesef hayatlarını başka ülkelerde kurmanın ve kazanmanın yolunu arıyor. Tüm bu olumsuz şartlara rağmen, Atatürk’ün koyduğu ‘muasır medeniyet’ hedefinden gözünü hiç ayırmadan, büyük bir şevk ve inançla çalışmalarına devam eden, üreten, araştıran, gençlere ışık tutan hocalarımız da var. İşte bugün Vehbi Koç Ödülü’nü böyle bir akademisyene takdim edeceğiz”
Prof. İlhan Tekeli ömrünü gerçekten düşünmeye, üretmeye, eğitmeye adamış bir bilim insanı. Yıllardır üretmesine rağmen birikimini yeterli bulmayan, hep daha fazlası için uğraşan İlhan Tekeli’nin törendeki konuşması da özgür düşünceye dair:
"Geldiğim bu noktada yaşamın üreterek, gerektiği yerde direnerek, toplumda kendisine bir yer açmak ve bu yolla bir anlam üretebilmek çabası olduğunu düşünüyorum. Bu yaşam, özgür olarak gerçekleştirildiğinde onurlu yaşam haline geliyor. Bu nedenle iç dünyamda ne kadar özgür kaldığımı, hafızamın kapılarını başka görüşlere ne kadar açık tuttuğumu, dıştan gelen telkinlere ne kadar katıldığımı yahut katılmadığımı sürekli olarak sorguluyorum. Önümde geçmişten başka bir şey kalmadı düşüncesine düşmemek için de sürekli yeni projeler üretmeye çalışıyorum. İnsanların yaşamdaki anlamlılık arayışı içinde geldiği noktalar farklı oluyor ve olacak. Demokratik toplum böyle bir şey.”
Şehircilik, toplum ve sosyal değişim konusunda önemli eserler veren, Tarih Vakfı’nın kurucusu İlhan Tekeli “Yerelin ve açık sistemin önemini akıldan çıkarmamamız gerekir. Merkezden ve kapalı bir sistem anlayışıyla kurulmaya çalışılan yurttaşların toplumsal yaratıcılığının önünü açmaktan kaçınan bir demokrasi sürekli hayal kırıklıkları yaratacaktır” diyerek yerel yönetimlerin demokrasi içindeki önemine, sosyal değişimi yönetmenin, anlamanın değerine vurgu yaptı.
Şehircilik ve sosyal bilimleri kapsayan geniş bir alanda en fazla referans alan akademisyenlerden biri olan Prof. Dr. İlhan Tekeli’nin şehir planlama, bölge planlama, sosyal sistemler, makro-coğrafya, yerel yönetimler, iktisadi politikalar, iktisat tarihi, şehir tarihi, belediye tarihi, eğitim planlaması, bilim felsefesi ve tarih yazıcılığı konularında 660’ı aşkın bilimsel yazı ve bildirisi bulunuyor.
Bilimsel yazıları Tarih Vakfı Tarafından 26 cilt halinde yayınlanan Prof. İlhan Tekeli’nin adını taşıyan vakıf da farklı dönemlerden öğrencilerinin katkılarıyla Şubat 2018’de kuruldu. Yerleşmelerin gelişim ve dönüşümünü anlamak, kent yaşamının ayrılmaz parçaları olan insan hakları, demokrasi ve yaşam kalitesinin gelişmesi konularında önemli çalışmalar yürüten İlhan Tekeli Vakfı, aynı zamanda Ankara’da İlhan Tekeli Şehircilik Bienali’ni düzenliyor
Türkiye’de bilimin, bilimsel çalışmaların, sivil toplumun öneminin değersizleştirildiği şu günlerde İlhan Tekeli’ye verilen bu ödül ülkeyi birer birer terk etmek zorunda kalan ya da gitmese kalsa da bu sefer de çalıştırılmayan, üniversitelerden kovulan , imkanları elinden alınan tüm akademisyenlere verilen bir ödül oldu. Bir toplum, bir ülke , bilim, sanat, kültür üretimiyle büyür gelişir, güçlenir. İlhan Tekeli’ye verilen bu ödül bu nedenle de önemlidir.