12 Ocak 2015

Seni kayıtsız şartsız sevdim

Bu yazının amacı sevda ve aşk

Yıllar önce “lumbersexual” olarak adlandırabileceğimiz birisi bana şöyle demişti, “siyaset aşk gibidir, ama bir kez  siyaseti kemiklerinde hissedersen bir daha asla dünyaevi aşkı yaşayamazsın, çünkü güç herşeyden tatlıdır”…. Bunun da her dert gibi bir dermanı olduğuna inanan ben seyyahlıkla bir sırra erebileceğime inanmıştım. Zamanla siyaset aşkına dermanın din olduğunu öğrendim.  

Bu yazının amacı sevda ve aşk… Konumuz ise ISIS vs AQAP. Kusura bakmayın, ama tüm dünyada  “globalish intel” dilinde böyle geçtiği için ben de bu kısaltmalarla yazacağım.

Inspire Magazine okuyor musunuz? Muhtemelen buna evet cevabı verecek “kamusal açıklıklıktaki” T24 okuru sayısı azdır. Böyle söylemlerle ilgilenmek için gerçekten uçlarda dans eden çılgınları, radikal, marjinal dediğimiz yürekleri çok ilginç bulmanız gerekir. Burun kıvırabilirsiniz. Ben alışığım buna. Aynısı 2013 Ekim’inde Türkiyede karikatüristleri araştırmaya başladığımda başıma 1000+n kez gelmişti. “Neden karikatüristleri yazıyorsun yahu sen güvenlik uzmanışın, biyolojik kimyasal silah, terör uzmanısın ne diye karikatüristlerle uğraşıyorsun ki?” Ama karikatüristlerle defalarca dava açanlar, küfür edenler benim neden bu konuyu yazdığımı anlayabilirler. Gerçek düşman ve dost, yin ve yang, aşk ve aşık,güneş ve ay, ışık ve kelebek misali çünkü… çok uzun süre izlerseniz, hangisi hangisiydi unutursunuz. Kalbinizdeki düşman meğer sadece sizin sadece en zayıf noktanız, en büyük zaafınız değilmiş …. Yüzünüze, ve en mahrem yerlerinize nakış gibi işlenmiş yara izlerimiymiş meğer… Gerçek düşman sahibi olmak için derin bir tutku sahibi olmanız yeterli değil.. Bir de mangal gibi yürek gerekiyor.

Neyse üzülmeyin, çevrenizde ODTÜ’lü dindarlar olarak bilinen grubun büyük bir kısmının Inspire değil Cosmopolitan okuduğu hem sigortasız çalıştırılan “gündelikçi kadınlar”, hem de çöp toplayan “kardeşimiz” Suriyeli dilenci çocuklar tarafından defalarca tastiklenmiş bilgidir. Toplumu tanıma bilimi okuyup Türk toplumunu mükemmel tanıyan, her daim “milli irade” kalkanı ardına gizlenen, ve iktidar gücünü babası sağolsun elinde tutan pala bıyıklıları bir nebze rahat bırakıp  size gerçekten bildiğim bir konuda yazmak istiyorum. AQAP vs. ISIS

Charlie Hebdo saldırının bize anımsattığı ve ilginizi çekecek gerçekler

1-      Aşk önemlidir. (Ne???? diyorsanız, burada okumayı birabilirsiniz, çünkü siz bilgesiniz. Diğerleri bunu not ediniz.)

2-      ISIS önce Şiileri öldürmeye yoğunlaşmışken, ve elindeki Birleşmiş Milletlerin Genel Kurulu misali “assassin” ekipleriyle Suriye halkını, ordununu kılıçtan geçirirken, AQAP önceliği kafirlere verdiğini açıklamıştı. İki grup da Avrupa, ABD, ve diğer batı ülkelerinden gelenlere kucak açıyorlar. ISIS pasaportları yakma seramonileri yaparken, AQAP pasaportları koruyor. Önemli bir detay.

3-      AQAP’e katılmanın bölge dışından gelenler için ISIS’e katılmaktan daha detaylı ve uzun bir süreç oluşturduğunu anlıyoruz. ISIS Suriye ve Iraktaki başka gruplardan gelenleri içine almak konusunda şimdilik daha kabullenici görünüyor.

4-      2013 sonlarından beri AQAP ve ISIS arasında ciddi bir rekabet var. daha da önemlisi Suriye ve Iraktaki Al Qaida ya bağlı grupların ISIS tarafından tahrip edilmesi. Kavga bitmiş değil, Al Qaida henüz ve hala Suriye ve Iraktan vazgeçmiş gözükmüyor. Ancak özellikle Jabhat al Nusra’nın yaşadıkları o bölgede gücünün sınırını gösteriyor.

5-      Bilinen ISIS’in maddi olarak çok daha güçlü olduğu. Bu da Suriye ve Irak bölgesinde ISIS’e bağlanmak isteyenlerin sayısını arttıyor ve Al Qaidanın işini zorlaştırıyor.

6-      ISIS global olarak AQAPle rekabet etmek istediği için hilafet ilan etti algısı Ortadoğuda hakim. ISIS’in bu ilan ile dünyanın her yerindeki Müslümanlardan belli oranda ilgi, onay ve destek aldığı da biliniyor.

7-      ISIS çok daha zalim. Yani her ne kadar AKP hükümeti üyeleri ISIS öldürüyor ama işkence etmiyor diye beyanlarda bulunsalar da, eldeki veriler bu beyanı doğrulamıyor. Tam dersine ISIS kaynakları şiddeti ve şiddetin belgelenmesini, şiddetin olabildiğince korkutucu olmasını ve ayrım yapılmadan herkese uygunlanmasını öngörüyor. Bu nedenle ISIS’in medyatik yayınları Universal Studios’da Halloween zamanını aratmayacak kadar profesyonel. Bu ürkütücü şiddet propagandasının hiçbir fiziksel acı yaşamamış, gamer generation dediğimiz, video oyunları bağımlığısı genç kuşağın beyninde büyük bir açlığa cevap verdiğini görüyoruz. Kadın ya da erkek, bu gençler dökülen kandan, kıvranan insan görüntülerinden, havada uçuşan kol, bacak ve kafalardan son derece derin bir zevk alıyorlar.

8-      AQAP ise yolunu değişti. Yani katliamlarını battaniye usulü değil seçerek yapmaya başladı. Her yerde aynı taktikleri uygulamasa da strateği esir alınan kitle arasından öldürülmesi gerekenleri seçmek üzerine kuruluyor. Fransadaki kosher deli’de ya da gazete ofisinde kadınlar, çocuklar hedef yapılmazken, Afrikada alışveriş merkezinde Müslüman olup olmama kriteri kullanılabiliyor. Müslümanlıkla ilgili, “Hz Muhammedin annesinin adı nedir”gibi sorularla kimin öldürüp kimin öldürülmeyeceğine karar veriliyor. AQAP bu açıdan tüm dünyayı yok etme misyonunda olmadığını anlatmaya çalışıyor. ISIS ile ters düşme nedenlerini (ki elbette tek neden bu değil) bu hiçbir sınır tanımadan öldürme, ve öldürmeden keyf alma diye açıklıyor. AQAP ancak askerler öldürülebilir diyor yani, ve şehit olmak içinde silahlı kişilerle çatışmak gerektiğine inanıyor. Bu nedenle Fransadaki saldırıların intihar saldırısı olmadığı düşünülüyor. Oradan ya sağ salim çıkıp saldırılara devam edecekler ya da polisle çatışarak şehit olacaklar. İntihar saldırısı hedefe ulaşmak başka yolla mümkün değilse onaylanıyor.

9-      ISIS şu ana kadar kendi toprakları dışında, Batı dünyasında bir saldırı düzenlemedi ve böyle bir niyeti olduğunu ifade etmedi. Sınırları dışında ne kadar iyi eğitilmiş ünitelerinin bulunduğu muğlak, ama Al Qaida ile yarışmaları mümkün görünmüyor. Şimdilik.

10-    Al Qaida özellikle AQAP, Yemende çok ciddi dini eğitim veriyor seçilmiş üyelerine. Yani sadece savaşçı tabanından öte İslam hukuku, Kuran, Hadis uzerine ciddi çalışmalar yapan ulema kesimi de yetiştiyor ki bu ulemanın farklı  ülkelerde çalışmaları olduğunu biliyoruz.

11-     Yalnız, elbette bunların hepsi yanlışlarla dolu genellemeler. Yani hayır sizlere yanlış bilgi sunmadım, sadece Ortadoğu –ve diğer yönetim biçimleri Batı standardlarıyla karışık ve görünebilirlik düzeyi düşük olan sistemler misali—gerçeklerin çabuk değiştiği ve bilinenlerin ötesinde gerçeklerin önce çok önemsiz ardından en önemli konumuna oturabildiği bir yer. Burada da detay önemli. AQAP artık tek elden yönetilmiyor. Ve AQAP içinde Jalal Mohsen Saeed Baleedi Al-Markaşi,’nin yönettiği grubun ara ara ISIS’İ destekleyen açıklamaları oldu. Hem bilgi ve hem de method konusunda yayınları aracılığıyla iletişim halinde olduklarını biliyoruz.

12-    Jalal Baleedi ismi sizde bir çağrışım uyandırmadıysa, kendisini belki de Hamza al Zinjibharı olarak tanıyorsunuzdur. Jalal Baleedi, asker bir aileden geliyor, ve Yemende özellikle Hadramout bölgesinde çok ünlü. İnsanları ikna etme yeteği, hitabet yeteneği çok güçlü, saygı duyulan ve korkulan birisi. Hakkında bilinen nadir verilerden birisi fırıncılık yapmış olduğu. Aşçılar ve fırıncılar arasında ciddi bir fark vardır. Fırıncılık ciddi bir sabır işidir. Baleedi ismi AQAP içinde tüm dikbaşlığığı, başına buyrukluğuna rağmen önemli. Yayımladığı videoları internette rahatlıkla bulup izleyebilirsiniz.

AQAP içindeki sorunların nasıl halledileceği, AQAP ve ISIS’in rekabetinin alacağı şekli de belirleyecek çok yakında. Ve siyaset hastalığına kapılmış olanlar elbette bu grupları ellerini yakmadan izlemeye, anlamaya çalışmaya devam edecekler. Bu iki grubun rekabetinin dünya üzerindeki kurbanları kimler olacak? Türkiye’de bu rekabetin etkileri neler olacak? Türkiye ne yapabilir? Üzerine sayfalarca rapor yazılan sorulardan sadece birkaçı… Yine de Hayat Boumeddine’in hayatını Charlie Hebdo’nun çizimlerine bağlayan kaderi hangi çalışma, hangi istihbarat birimi zamanında çözebilirdi? Tüm bunların lumbersexual Batılı adamla alakası nedir? Dünya siyaseti aşk edinmiş insanlar için ne kadar küçükse, koşulsuz karşılıksız sevenler için de o kadar büyük korkarım.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Eyyy sevgili eskimeyen aşklar için HDP vardır!

Ayrıldıkları sevgililerini arayıp ikna eden AKP’li sayısına bakmamız icap edebilir mi?

İdeolojik halay çekelim mi? HDP'ye oy vermeniz için 6 neden

Beyaz Türkler, Demirtaş’a Cumhurbaşkanlığı için oy verdiler, ve şimdi de daha büyük rakamlarda HDP'ye oy verecekler

Menderes Sendromu ya da thanatophobia

Çocuklarımız kefenle dolaşmanın cesaret göstergesi olmadığı bir dünyayı hak etmiyor mu?