24 Nisan 2022

Uyku herkese lazım, cerrahlara da

Uykusuz bir sürücünün aracına kimse binmek istemez. Eminim ki uykusuz bir cerrah tarafından ameliyat edilmek de hastalar açısından istenilen bir durum değildir

Ameliyathaneler hep gizemli yerler olmuştur. Orada neler oluyor, çalışanlar neler yapıyor gibi sorular ameliyathaneleri bilmeyenler için merak konusudur. Oysaki orada da, gözden ırak olsa da, bildiğiniz insanlar işleri her neyse onu yapıyor.

Cerrah olmanın iyi taraflarından biri de ameliyathanenin koruyucu zırhıdır. Bir cerrah ameliyathanede dendiğinde kesinlikle ulaşılmazdır ve rahatsız edilmemelidir. Bir iş insanı için toplantıda olmak aynı koruyuculuğu sağlamaz, en azından telefonla ulaşılabilir. 

İyi de cerrahlar ve diğer ameliyathane çalışanları ameliyathanede hep ameliyat mı yapar? Cevap çok net: Hayır. İki ameliyat arasında (bazen bu uzunca bir süre olabilir) çay içer, sohbet eder ve uyur. Evet, uyur. Bazen de ameliyat arasında değil sırasında uyur. 

Ameliyathane sırlarını ifşa etmeye devam ediyorum: Cerrahların asistanlık dönemleri ve erken uzmanlık dönemleri, özellikle de Sağlık Bakanlığı Eğitim Araştırma ve Üniversite Hastanelerinde, yoğun nöbetlerle geçer. Her 48 saatin 36 saatinin hastanede geçtiği dönemler vardır ki bu yıllarca sürebilir. İş yükünün çok fazla olduğu bu hastanelerde gece boşluk bulup biraz olsun uyumak şans işidir. Ertesi gün de iş aynı hızla devam eder. 

Uykusuzluk cerrahi asistanları için bir kader gibidir. Son yıllarda cerrahi dallara ilginin azalmasının önemli nedenlerinden birisi de elbette bu durum. Benim asistanlık yaptığım dönemde bir asistan arkadaşımız uykusuz geçen günler sonrası ameliyat sırasında uyumuş ve düşerek kafasını sert zemine vurmuş, sonrasında da yoğun bakımda gözlem altında tutulmuştu. Geçici bilinç kaybı olan bu arkadaşımızda neyse ki önemli bir sorun olmadı, biraz uyku ve dinlenme sorunu çözdü. Yurt dışında çok yoğun çalışan bir organ nakli merkezinde gecenin ilerleyen saatlerinde elindeki iplikle düğüm atarken elleri havada uykuya dalan bir meslektaşa da şahit olmuştum. 

Karayolları Trafik Yönetmeliğinin "Araç Kullanma ve Dinlenme Sürelerine Uyma Mecburiyeti ve Denetleme Esasları" başlıklı 98. maddesinin A bendinde aynen şu kurallara yer verilmiştir: "Ticari amaçla yük taşımacılığı yapan ve azami ağırlığı 3,5 tonu geçen araçların şoförleri ile ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapan ve taşıma kapasitesi şoförü dahil 9 kişiyi geçen araçların şoförlerinin 24 saatlik herhangi bir süre içinde; toplam olarak 9 saatten ve devamlı olarak 4,5 saatten fazla araç sürmeleri yasaktır. Bu şoförler en fazla 6 günlük araç kullanma süresinden sonra 1 günlük hafta tatilini kullanmak zorundadırlar. Hafta tatili en az 24 saattir."

Gerekçesi orada yazmıyor ama çok açık değil mi? Uykusuz ve yorgun araç kullanırsanız kendinize, taşıdığınız yolculara ve diğer araçlara zarar verebilirsiniz. Hekimler ve özellikle de cerrahlar için böyle bir düzenleme yok. Kendilerine zarar verme olasılığı az ama tedavi ettiklerine zarar verme olasılığı hiç de az değil. 

Bu sorun ABD ve AB ülkelerinde ele alındı ve çalışma ve nöbet süreleri kısaltıldı. Hekim istese bile verilen süreden daha fazla çalışamıyor. ABD’de bu düzenlemeye götüren gelişme cerrahi dallara başvuruların azalması ile başladı. Yapılan çalışmalar boşanma oranlarının, intiharların ve mesleği erken bırakma kararlarının cerrahi dallarda çok daha fazla olduğunu ortaya çıkardı ve düzenleme bu bilgilerden sonra hayata geçirildi. 

Erişkinler için 7-9 saat uyku tavsiye ediliyor, çocuklar için bu süre daha fazla. İyi bir uyku insanın kendini iyi ve verimli hissetmesini sağlaması yanında bağışıklık sistemine de önemli yararlar sağlıyor. Obezite, şeker hastalığı gibi sorunlar uyku düzensizliği olanlarda daha fazla. 

Uyku sırasında hafif uykudan (evre 1-2), derin uykuya (evre 3-4) ve daha sonra da REM evresine geçeriz. REM İngilizce "rapid eye movements" kelimelerinden geliyor. Bu dönemde gözler hızlı bir şekilde yana doğru sürekli hareket eder. Rüya görülen dönem de REM dönemidir. Beyin dalgalarının yavaşlaması ile başlayan bu döngü uyku sırasında beş, altı kez tekrarlanır. Uykunun en dinlendirici ve verimli dönemi kalp hızının en düşük normale geldiği, kol ve bacakların neredeyse felç olduğu REM dönemidir. 

Kesintisiz uykunun en yararlı uyku olduğu da biliniyor. Bunu sağlayan da uyku hormonu olarak bilinen melatonin. Hava karardığında melatonin kişiyi uykuya hazırlamaya başlar ve uyanınca salgısı durur. Elbette uyku isteği vücudun alıştığı düzene de çok bağlıdır. Bu nedenle de belirli bir saatte yatmak ve uyanmak düzenli bir uyku için çok gerekli. 

Uykusuz bir sürücünün aracına kimse binmek istemez. Eminim ki uykusuz bir cerrah tarafından ameliyat edilmek de hastalar açısından istenilen bir durum değildir. Ameliyata giren bir hastanın "Doktor bey/hanım, dün akşam iyi uyudunuz mu?" sorusu cerrahı tarafından nasıl karşılanır? Bu soruyu soran haksız sayılabilir mi?

Cerrahi dalların geleceği ve hastaların selameti açısından çalışma ve nöbet saatlerinde düzeltmeler yapılması gerekiyor. Bunu okuyan bir yönetici varsa "zaten böyle düzenlemeler var" diyebilir ama uygulamada durum bambaşka. Asistanların nöbet ertesi izin hakkı var ama bunu uygulayan hastaneyi ben ne duydum, ne de görüm. 

Yazarın Diğer Yazıları

Vitamin tutkumuz

Vitaminleri vücudumuz sentezleyemiyor ve gereksinimiz var. Haplarla değil de doğal yollardan alsak daha iyi olmaz mı?

Hastayken verilen sözler

Yataklarında ve hele de ameliyat masasında olan hastalarımızın zor durumda oldukları zaman verdikleri sözlerin işler yoluna girdiğinde değiştiğini sıkça görüyoruz. Hekim olarak bunları izlemek de ilginç oluyor

Düzensiz ortam, verimsiz sonuç

Araştırmalar, yeterli dinlenemeyen kişilerin fiziki ve mental çöküntü yaşadıklarını, konsantrasyon eksikliği ile karar vermekte zorlandıklarını ve hata oranlarının yükseldiğini gösteriyor