Demokratikleşme paketi tartışılıyor. Pakette önemli eksiklikler, avutmalar olduğu bir gerçek. Ancak yılların devletlularının bile "nasıl oldu da falanca değişikliğe cesaret edebildiler" dediği değişiklikler de yapıldı. Paketten çıkanlar için "daha iyisi olabilirdi" , "kabak çıktı" dendi ama paket Taraf gazetesine konuşan Murat Belge'nin "asker vesayeti bitti Müslüman vesayeti başladı" iddiasını haklı çıkartacak düzeyde mi?
Türkiye'de yıllarca birçok kesim haksızlığa uğradı. Yönetimi elinde bulunduran Kemalist kesim hariç herkes zulme uğradı. Mağdurlar ise genellikle sadece kendilerinin haksızlığa uğradığını düşündü hep.
Demokratikleşme paketinden şu ana kadar epeyi bir zulme uğramış İslami kesime yönelik daha çok özgürlükler çıktı. Ama bu Müslüman vesayeti oluştu iddiasını geçerli kılacak ölçüde midir? Paketin açıklanmasından sonra en başta Alevilere haksızlık olduğunu, Kürt sorunu alanında önemsenmesi gereken adımlar atıldığını ancak sorun çözücü çok önemli adımlar atılmadığını söyleyen birisi olarak iddiaları adaleti konusunda yine hakkaniyet içinde kalmaya çalışacağım.
Pakette yer alan faşizan uygulamalara son verilmesi ve özgürlüklerin önünün açılması dindarların diğer kesimler üzerinde baskın unsur olduğunu göstermez. Başörtüsü alanında verilen özgürlüğün yıllarca akıl almaz zulümler yaşatıldıktan sonra sınırlı, kısıtlı bir şekilde verilmesi mi bilinçaltlarında tedirginliğe yol açıyor?
Türkiye normalleşiyor. Yıllarca toplumun tüm mağdur kesimleri olarak hep birlikte yaşadığımız haller bazen pusulayı şaşırmamıza yol açabiliyor. Normalleşmeyi hemen "bir tarafa vesayet ağırlığı kaydı" mantığı ile algılarsanız yıllardır tutulduğumuz "sadece kendisinin hakkı için ağlayanlardan" olmaktan yine kurtulamamışsınız demektir.
Başkasının hakkı için hep birlikte hareket etmeye odaklanmadığımız müddetçe iktidarı elinde bulunduranın terazisini tutuş biçimine göre sizin de kafanız eğilebilir ama gerçek anlamda doğrunun, adaletin mihengini kaybetmiş olabilirsiniz bu arada.
İktidarı elinde bulunduranın kendi taraftarları söz konusu olunca teraziyi eğik tuttuğunu düşünüyorsanız yapacağınız alerjileri, kamplaşmaları, kutuplaşmaları uyandırmadan herkes için adalet istemenin erdemine dikkat çekme olması daha uygun değil miydi?
Aslında paketi açıklayan Başbakan ve arkadaşlarının en başta dikkat etmesi gereken husus buydu. Zaten bu konuda Başbakanın birçok kez empati eksikliği içinde olduğunu, buyurgan tavırlarını eleştirdik. Siyasi görüşünüz, dini kimliğiniz ne olursa olsun haksızlığı düzeltme anlamında adaleti gözetmeniz gerekir. Ancak siyasi hesaplar, pazarlık ruhu ön plana geçince görüntü eleştirenlerin gördüğü bir görüntü gibi olabiliyor.
Murat Belge'nin dediği gibi "asker vesayetinin bittiği, Müslüman vesayetinin başladığı" iddiasını kabul etmiyorum ama böyle bir durum olursa ötekine karşı yapılan haksızlıkta ayrım gözetmeksizin mağdurun yanında olacağımı ifade ediyorum. Aydınlarımız, siyasetçilerimiz, sözü dinlenen köşe yazarlarımız heyecan ile söyledikleri iddialarına biraz daha dikkat etseler kamplaşma ve kutuplaşma girdabından daha kolay sıyrılabileceğiz.