Diyarbakır
Bu satırları sizlere İMC TV’nin Diyarbakır bürosundan yazıyorum. Büroda hüzün var. Son yayın yapılıyor. 5,5 yılda İMC TV imkânsızlıklar içinde çok şey başardı. Bu büroda çalışan arkadaşların çoğu büyük bedeller ödeyerek bizlere haberleri ulaştırdılar. Kameralarını, mikrofonlarını kimsenin tutmak istemediği yerlere tuttular. Nusaybin’e, Suriçi’ne, Cizre’nin bodrumlarına…
İMC TV Diyarbakır bürosundan Faruk Balıkçı ile konuşuyorum:
“İMC bu toplumun sesiydi. Biz her yerdeydik. Cizre’deydik, Sur’daydık. Gerçekleri gözler önüne seriyorduk. Bizim kapatılmamız buradaki sivil toplumun da sesinin kısılması anlamına geliyor. Artık kim buradan ses duyuracak? Sağır ve dilsiz bir toplum istiyorlar. Gerçeklerin gösterilmesini istemiyorlar.”
Sesi kısılan tek kanal İMC değil. İMC TV, Hayatın Sesi, TV 10, Van TV, Jiyan TV, Azadi TV ve Zarok TV’nin de bulunduğu 12 televizyon kanalı ve 11 radyonun lisansının iptaline Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile karar verildi. Bir kısmının binaları mühürlendi bile. Bu kanalların hepsi hükümete muhalif kanallar. Hükümet belli ki artık tek seslilik istiyor. Ve hepimiz biliyoruz ki istedikleri barışın sesi değil!
Zarok TV 2015 yılında yayına başladı. Bu kanal çocukların çok sevdiği Sünger Bob, Şirinler, Ten Ten, Yakari isimli çizgi filmleri Kurmanci, Soranca ve Zazaca dublajını yaparak yayınlayan bir çocuk kanalı.
Hükümete sormak lazım: Zarok TV’nin hangi faaliyetinde “bölücülük” buldunuz?
Zarok TV açıldığında ana akım medya kocaman harflerle yazıyordu “Çocuklar anadillerinde çizgi film izleyebilecekler” diye. Ana akım medya bugün neden suskunsunuz?
Bir çılgınlık zamanından geçiyoruz. 40 yıllık ömrümün her açıdan en karanlık dönemlerine tanıklık ediyorum. Bu dönemden sağ salim çıkıp çıkmayacağımızı da açıkçası bilmiyorum. Bildiğim bir şey varsa o da şu: Böylesi karanlık dönemlerde gerçeğe her zamankinden daha çok sahip çıkmak gerekiyor. Daha çok dayanışmak gerekiyor. Birbirini kollamak gerekiyor. İyinin, güzelin, doğrunun kazanacağına dair inancımızı kaybetmemek gerekiyor.
Şirinler aşkına Şirin Baba, söyle bana, nereye şirinliyoruz?
Şirin Baba her zaman der ki: Kötüler kaybeder, iyiler kazanır!